8. Serçe Parmaklar

16K 942 873
                                    

Okumayanlarrr okusunn diye güncelliyorum 😚

Selamlar ben geldimm 💜 hem de yumuş yumuş taekook çiftiyle 😌 yine çok tatlılar bu bölüm

İyi okumalar, yorumlarınızı belirtin olur mu 😔💜 bir de oy verseniz harika olur 😚

Taehyung gözlerini yüzünü ısıtan güneşe açtı, tabi açtığı gibi kapatmıştı da. Yüzünü güneşten gizlemek adına yastığına gömecekti ki yanında ufacık bir kıpırdanma hissetti.

Güneşin en azından yüzünün yarısından azına denk geldiği bir pozisyonu bulup gözlerini açmaya çalıştı. Birkaç defa göz kapaklarını kırptıktan sonra gözünün önündeki o bulanıklık gitti ve bakışlarını odaklayabildi.

Bakışları odaklandığında karşılaşacağı görüntüyü tahmin edebilseydi son bir kez ciğerlerini oksijenle doldurmayı denerdi. Çünkü gördüğü manzara nefesini kesecek kadar güzeldi. Jungkook aralık dudakları, şişmiş göz kapakları, yüzünü yastığa bastırdığı için daha da ortaya çıkan pofuduk yanaklarıyla nefesini kesmişti.

Güneş arkasını yalayıp Taehyung'a kadar ulaşıyor, kirpiklerini teğet geçerken onların parıldamalarını sağlıyordu. Taehyung ile paylaştığı pikenin açıkta bıraktığı kısımdan çıplak omuzları ile kısmen köprücük kemikleri görünüyordu ve Taehyung bir kez daha onun bembeyaz teninin pamuk gibi yumuşacık göründüğünü tescillemişti.

Hafif aralık dudaklari öne doğru büzülmüştü ve Taehyung onları iki parmağı arasına sıkıştırarak sevmek için uyanmasını beklemesi gerektiğini biliyordu. Melekler gibi uyuyan bebeğini rahatsız etmek istemezdi.

Dün akşam beraber uyumamışlardı ve omegayı gözlerini açar açmaz karşısında görmek en güzel sabahı vermişti Taehyung'a. Dudağındaki ufak gülümsemeyle omegayı izledi bir süre, ona yaklaşmak için hareket edeceği sırada daha önce fark etmediği bir ayrıntı ilişti gözlerine. Jungkook serçe parmağını onun yatakta öylece açıkta duran serçe parmağına geçirmiş sıkıca tutuyordu.

Bu görüntü karşısında alfanın göğsünde filizlenen sevgi yumağı öyle çok büyüdü ki az kalsın altında ezilip kalacaktı. Şimdiki gibi olduğu bazı zamanlarda Jungkook'a olan sevgisi öyle bir anda kendisini vuruyordu ki ne yapsa sevgisinin üstesinden gelebileceğini bilmiyordu. Bu onun için öyle müthiş bir duyguydu ki üstesinden gelmesi gereken problemleri bile zihnini ve tüm benliğini bu kadar büyük bir bunalıma sokmuyordu.

Taehyung Jungkook'u çok seviyordu, öyle seviyordu ki bazen bu sevgi kalbine hatta vücuduna bile fazla geliyordu. Ne zaman bu kadar büyümüştü sevgisi ya da ne zaman bu denli yoğunlaşmıştı ilgisi hiç bilmiyordu.

Tek bildiği Jungkook'tu. Yatağına o uyuduktan sonra giren, misafirmiş gibi köşeye kıvrılan, kıvrılırken de serçe parmaklarını birbirine bağlayan Jungkook'dan başkasına sahip değildi.

Taehyung başını yerinden kaldırarak ona daha yakın bir yere koydu, şimdi yüzleri arasında minicik bir mesafe vardı ve bu açıyla omegaya bakıyor olmak kalbini sızlatmıştı.

Öylece ne kadar uzandığını bilmiyordu, bir vakit sonra Jungkook'un kirpikleri titreşip açıldığında hala ona bakıyordu. Jungkook ise bilinci yerine geldiği anda hemen yanı başındaki yüze bakakaldı. Gece uyuyamamış, telefonla uğraştığı uzun vaktin ardından soluğu alfanın yanında almıştı.

"Günaydın." Taehyung o kalın yeni uyandığı için ham olan sesiyle sabahını kutsadı, o da "Günaydın" cevabını verdi. Sonra hatırladığı şeyle bakışları eline döndü, hala parmaklarının iç içe olduğunu görünce kocaman gülümsedi.

Seduce My Alpha - Tk Minific ✓Where stories live. Discover now