35|Kaosa Beş Kala

Start from the beginning
                                    

Yutkunarak bakışlarımı ellerimize indirdim. "Tamam konuşmayayım ama İzci olduğunu anladığımızı anlamaz mı? Belki de her zamanki gibi kısa bir şekilde iletişim kurmalıyım. En azından bir şey olduğunu hissetmez ve saldırıya geçmez." dedim.

Alkın başını iki yana salladı. "Hayır. Benimle sevgili olduğunu ve konuşmaya devam etmenizden rahatsızlık duyduğumu söyle." dedi.

Gözlerimi büyüterek "Saçmalama Alkın. Buna asla inanmaz. Benim karakterimi çok iyi biliyor." dediğimde çenesi sinirle kasıldı. Bakışlarındaki keskin oklar yüzüme batsa da geri çekilmedim. Bunu yapmak, bir şeyleri fark ettiğimizi söylemek gibiydi. Hemen anlardı.

Telefona gelen mesaj sesiyle bakışlarımı ondan çekip cebimden telefonu çıkardım ve ekranı açtım. Mesaj Yaprak'tan gelmişti.

'İzcilere ait bir ipucu bulmuş olabilirim. Onu takip edeceğim. Haber vereyim dedim.'

Kaşlarımı çatarak mesajı okuduğumda Alkın "Ne oldu? Bir sorun mu var?" diye sordu.

Hissettiğim rahatsızlıkla "Yaprak gruba mesaj atmış. İzcilere ait bir ipucu bulduğunu ve takip edeceğini söylüyor." dedim. Ardından gözlerimi Alkın'a çevirerek "Başı ne kadar belada?" diye sorduğumda Alkın "Çok." dedi. Huzursuzdum. Özellikle biraz önce Toprak'ın geçmişi hakkında duyduklarım, daha da kötü hissetmeme neden olmuştu.

Telefonum titrerken bir mesaj daha geldi. Bu seferki Yekta'dandı.

'Tek başına bir şey yapma Yaprak. Nereye gideceksen söyle, ben de geleyim.'

"Yekta da gitmek istiyor." dedim. Alkın düşünceli bir şekilde telefonuma bakarken onun grupta olmadığını fark ederek "Seni ve Eris'i de gruba ekleyeyim." dedim. İşlemi hallettiğimde Egehan da mesaj atmıştı.

'Ben de geliyorum!'

Alkın telefonuna bakarken elini tuttum. Mavi gözleri anında beni bulduğunda "Ben de gideyim. Onları yalnız bırakmak istemiyorum." dedim.

Alkın kaşlarını çatarak "Hiçbir yere gitmiyorsun Simay. Kimse gitmesin, belli ki tuzak kurmuşlar." dedi.

"Ya tuzak değilse? Yaprak mantıklı biri. Benim gibi hemen gördüğü ilk şeye atlamıyor. Belki de gerçekten önemli bir şey öğrendi." dedim.

Alkın iç çekerken "Öyle olmadığına o kadar eminim ki." dedi sıkıntıyla. Bir mesaj sesi daha geldiğinde ikimizde telefonlarımıza baktık. Mesaj Yaprak'tandı.

'Hayır, gerek yok. Ben halledeceğim.'

Hemen bir mesaj daha geldi. Bu sefer Alkın yazmıştı.

'Yaprak büyük ihtimalle tehlikedesin. Bulduğun iz Toprak'la ilgili değil mi?'

Yaprak'tan bir cevap gelmezken Egehan mesaj attı.

'Toprak mı? Ne diyorsun lan sen? Toprak ne alaka şimdi?'

Şu an kavga çıkması en son ihtiyacımız olan şeydi bu yüzden Alkın cevap vermeden ben yazdım.

'Toprak, İzciler'den biri Egehan. Bu
yüzden dikkatli olmak zorundayız.'

'Hiç şaşırmadım desem?'

Bunu Eris yazmıştı. Ardından Egehan cevap verdi.

'Ne saçmalıyorsunuz siz ya?
Kafayı mı yediniz?!'

Bu sırada Yekta tekrar aktif oldu.

'Yaprak? Nerede olduğunu söyler misin?'

Fakat Yaprak'tan bir cevap gelmedi. Kalbim huzursuzca çarpmaya başladığında endişeyle Alkın'a baktım. O ise dişlerini sıkarak telefon ekranına bakıyordu.

Rüzgâr Sokağı'nın Tuhaf DövmecisiWhere stories live. Discover now