BEYAZ (+18)

♧ ÇOK FENA TAHRİK OLDUM | BÖLÜM ●23●

"Zafer, istersen geç otur. Sana bir şeyler ikram edelim. Hem sen de sakinleşmiş olursun." demesi ile Zafer hoşnut olmamış bir şekilde konuşmaya devam etti.

"Sakinleşecek bir durum yok Mahzaroğlu. Sen bizim kızımızla yıllardır evleneceğini söyleyerek herkesin diline bizi maskara ettin. Özellikle de kız kardeşimi." demesi ile Demre şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırmadan edemedi.

Hangi devirdelerdi de bu adam insanların diline maskara olmaktan bahsediyordu?

"Düzeltelim." dedi Mirza yine sakin bir şekilde. "Ben kimseyle evleneceğimi söylemedim. Siz söylediniz benden de fikrimi istemediniz."

"Büyükler konuştuğu zaman küçüklere laf düştüğü nerede görülmüş?" diyen Zafer ise sözlerinde oldukça kararlı bir şekilde ilerliyordu. Demre ise konuya girip girmemek konusunda kararsızlıkla bakıyordu karşısındaki adama. Hem, Mirza şimdiye kadar bu kadar sakin nasıl kalabilmişti merak ediyordu. Yoksa karşısındaki adamdan korkuyor muydu? Ah! Verse eline bu dağ ayısı kılıklı adamı, iki dakikada mum tuttururdu ya orası ayrı.

"Hilal de hâlâ benimle onca olandan sonrasında evlenmek istiyor mu?" dedi merakla Mirza. Demre kıza üzülmeden edemedi çünkü evleneceği adamın daha bir hafta öncesinde bir kadına herkesin gözü önünde evlenme teklifi etmesine rağmen hâlâ evlenmek istemez diye düşünüyordu ama anlaşılan burada gençlerin fikirleri sorulmuyordu.

"O doğru olandan yana."

Demre'nin kaşları çatılmıştı.

"Beyefendi. Ben yanlış mı anladım yoksa siz buraya Mirza'yla kardeşinizi evlendirmek için mi geldiniz?"

Genç kız dayanamamıştı. Sesindeki ciddi tavrın farkına varan Mirza içten içe bir kahkaha atmak istedi ama Zafer, olacaklardan habersiz bir şekilde çatık kaşlarının altından Demre'ye bile bakmadan Mirza'ya karşı konuştu.

"Bu aileyi ilgilendiren bir durum." demesi ile Demre'nin cinleri tepesine çıkmıştı. O adam konuşurken az önce kendisine bakmadan ve Kâle almadan mı konuşmuştu kendisine mi öyle gelmişti? Ah! Derisinin altından gelen elektriklenme gittikçe artıyordu ve bu adamın üzerine atlayıp geriye kalan küçük tel saçlarını tırnaklarıyla kökünden sökmesine az kalmıştı.

"Evlendirmeye çalıştığınız adam, bu hafta evlenme teklifi etti. Fotoğrafları boy boy yayınlandı. Görmemiş olamazsınız. Anlıyorum memleket aşkıyla yanıp tutuşuyorsunuz ama kör olsa bunu koklayarak anlardı." demesi ile Mirza gülmemek için içten içe yanağını ısırmak zorunda kalmıştı. Zafer ise kendisiyle bu şekilde konuşan kadına karşın öfkeyle ona dönmüştü.

"Sana konuş diyen olmadı kadın. Burada erkekler konuşuyor." demesi ile Demre şaşkınlıkla olduğu yerde kalakaldı. Manyak mıydı bu adam? Öyle olmalıydı.

Mirza ise Demre'ye sesini yükselten adama döndü aniden. Gözleri hafiften kasıldı ve omuzlarından gerildiği briz bir şekilde gözlerine sunuldu.

"Sen az önce benim yanımdaki kadına sesini mi yükselttin Zafer bana mı öyle geldi?"

Zafer dönüp öfkesinde bir eksilme olmadan Mirza'ya baktı.

"Yerini bilmeyen kadınlarla muhatap etme beni o vakit. Çıksın, baş başa konuşalım." demesi ile Mirza derin bir nefes almış ve yerinden yavaşça kalkmıştı.

Demre ise olduğu yerde şaşkınlığını kenara itekledi çünkü Mirza'daki değişimi görmüştü ve bunun ardından hayra alamet şeyler olacak gibi durmuyordu.

Genç adam ise yerinden kalkıp uzun boyu ile anında ayakta dikilirken Demre'nin yanından yavaşça ilerledi ve Zafer'in önüne gelene kadar yavaşça adımladı.