25. Gizem(Sorgu)

En başından başla
                                    

"Yaptım deme sakın!" dedim kendime engel olamayarak.

"Hayır tabii ki," dedi ve gözlerini devirdi. "Hukuk sistemleri hala çok ilkel. Güven bana, cinayete teşebbüsle yargılanmak isteyeceğin son evren."

"Cinayete teşebbüsle yargılanmak isteyeceğim hiçbir evren olduğunu sanmıyorum."

"Buradaki hukuk sistemini mumla aratacak birçok evren gördüm," dedi.

"Bu harika," dedim kendime engel olamayarak. "Evrenler arası seyahat yapanlara hep imrenmişimdir."

"Ciddi misin?" dedi ve yeşil gözlerini kısarak bana baktı. "Sana anlattıklarımın hangi kısmına imrenmiş olabilirsin."

"Yani... Farklı evrenleri gezmek, dünyanın bambaşka olduğu yerleri görmek. Farklı yaşam tarzları, farklı kurallar. Bunları görme imkânın olması harika bir şey, değil mi?"

"Galiba," dedi ağzından bir nefes vererek.

Daha fazla konuşmakla ilgilenmediğini fark ettiğimden, şansımı zorlamamaya karar verdim. Evrenler arası seyahatle ilgili aklımda daha birçok soru vardı. Belki başka bir güne ve başka bir gezgine saklamalıydım.

"Peki öyleyse," dedim. "Bu arada, hiç resmi olarak tanışmadık. Ben Sylvia."

Elimi uzattım. Bu yapılabilecek en saçma hareketmiş gibi kaşlarını çatarak bir elime bir de bana baktı. Elimi sıkmaya niyetli olmadığına kanaat getirerek elimi geri çektim. Omzumdaki çantamı düzelttim ve koridora doğru döndüm. Birkaç adım uzaklaştığımda arkamdan seslendi.

"Evan."

Arkama dönüp ona baktığımda, o hala elindeki not defteriyle uğraşıyordu. Sonra kafasını kaldırıp bana baktı.

"Bunu soru bombardımanı için geçiş izni olarak görme."

Tekrar kafasını önüne eğdi.

Ayaklarımı koridora doğru yönlendirdim. Sanırım bu gazeteci çocukla iletişimde ulaşabileceğim zirve noktaydı. Kendisinin çok büyük bir hayranı olduğumu düşünüyor olmalıydı. Öte yandan, ben sadece evrenler arası seyahat edebildiği gerçeğiyle ilgileniyordum.

Bunu yapan büyücüler az sayılmazdı aslında, ama birçoğumuz o gezginlerden değildik. Boyutlar arası seyahat eden portallar, okulun bahçesindeki portallardan farklıydı. Bahçedeki portallar sadece büyücüler evreninde mekanlar arası seyahat işlevi görüyordu. Evrenler arası seyahat çok daha kontrollü bir şekilde gerçekleştiriliyordu. Küçükken bunun sebebini anlamakta zorlanırdım. Zamanla, bunun evrenler arası düzeni sağlamanın tek yolu olduğunu kavramaya başladım. Bizim periler için tehlikeli olduğumuz gibi bizim için de tehlikeli olan birçok canlı vardı. Portalların korunması, hepimiz için yaşamı daha güvenli hale getiriyordu.

Bunu fark etmek, içimde kabaran evrenler arası seyahat arzusunu yine de pek azaltmamıştı. Ama zamanla kabullendiğim şeylerden biriydi.

Sınıfa girdiğimde, henüz boştu. En arka sırada oturan Daniel'ı fark ettim ve yanına gittim.

Defterine bir ejderha resim çiziyordu. Detayları oldukça özenli ve gerçekçiydi. Bir süre daha kalemi sayfanın üzerinde gezdirdikten sonra, aniden kalemi sertçe kitabın üzerine vurdu. İrkildim.

"Pislik," diye mırıldandı. Hemen silgiyi aldı ve az önce ejderhanın boynuna çizdiği tasmayı sildi.

"Bir sorun mu var?" diye sordum. Kafasını kaldırıp bana baktı.

"Parker. Benimle uğraşıyor. Şimşekkıran çizimimi mahvetti."

Etrafa bakındım ve Parker'ı hiçbir yerde göremedim.

"GÖLGE" - Magic Serisi I ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin