cat • rinsou

göt

Rindou:
Ney

Souya:
Anlamsız mesaja anlamsız cevap verdim?

Rindou:
Haa
Ha şey
Kafede fazla yükselip gereksiz bağırdığım için özür dileyecektim
Ama yanlışlıkla miyav mesajı gönderdim

Souya:
Özür dilerim yazarken yanlışlıkla miyav mı yazılır amk|
Önemi yok
Sana karşılık olarak pastamı fırlatan bendim sonuçta
Belki o adamın kafasına gelmeseydi atmazlardı

Rindou:
Evet hala düşünüp düşünüp gülüyorum|
Fırlatırken fazla sinirliydin
Ama bir şeyi anlamadım
Geçen hafta okulda kedi baskılı tişört giyiyordun
Kedileri sevmiyorsan neden kalp ve kedili tişörtün var

Souya:
Sana açıklama mı borçluyum amk|
Arkadaşım hediye etmişti

Rindou:
Peki bu buluşmanın telafisini yapabilir miyiz
Kedisiz ve tartışmasız

Souya:
Dua et götün güzel|
Tabi
Müsait bi zamanda yine ayarlarız
Ama tekrar siktirik konulardan tartışma çıkartırsan rastgele pasta fırlatmak yerine ağzına sıçarım (*'﹀'*)

Rindou:
Peki peki
Bu sefer kedi tartışması yok

(+bilmem kaç mesaj)

(っ'-')╮=͟͟͞͞💌

"Sen, benim üç hafta zor ikna ettiğim çocuğa 'miyav' yazıp böyle bir rezillikten sonra pat diye bir buluşma daha mı ayarladın yani?"

Rindou, abisinin sanki dünyanın en başarısız insanıymış gibi depresif tavırlara bürünmesini, yemeğini yerken keyifle izliyor, Ran ise miyav deseydi o kadar çabaya gerek kalmayacağını düşünüp kendi kendine huysuzlanıyordu.

"Ee, bu sefer de tartışırsanız ne bok yemeyi düşünüyorsun?"

"Bu sefer isterse neon sarı en güzel renk desin, yine de karşı çıkmayacağım."

"Senin götünde kurt var, yapamazsın ki."

"Bahse girelim mi? Eğer tartışma çıkartmazsam yüzlük ateşlersin."

İki kardeş inatla dikleşerek anlaşmayı yapıp yemeklerine döndüler. Kimin kazanacağı en başından belli gibiydi. Rindou asla susamaz, karşısındaki zıt fikirliyse illa ki tartışmaya başlardı.

Ayarladıkları gün sonunda geldiğinde Rin her zaman ki özgüveniyle hazırlandıktan sonra abisine haber verip yola çıktı. Marketin önünden geçerken rastladığı beyaz sarı kediyi gördüğü an adımlarını durdurup kaldırımın köşesine oturdu.

Muhtemelen yavrularının yanına gitmeye çalışan kediyi kucağına alıp sanki ilk kez kedi görmüş gibi sevip mıncırırken suratına yediği patiyle kısa süreli bi şok yaşadı.

Kedinin aç olduğunu anlayıp marketten salam aldıktan sonra son kez başını okşayıp kediyle vedalaşıp yoluna döndü.

Sonunda buluşma noktasına vardığında Souya muhtemelen uzun zamandır orada onu bekliyordu. Her zamanki sinirli bakışlarıyla Rindou'ya bakıp iç çekti. Sarışın, Souya'nın öfkesini görmezden gelerek sıkı sıkı sarılıp boğmamak için bırakmıştı.

"Bi saattir bekliyorum. Neredesin?"

Muhtemelen daha çok mızmızlanmayı planlıyordu, ama ani gelen hapşırıklar yüzünden konuşması zorlaşmıştı.

Hapşırıkları duraksayınca Rindou'ya döndü ve karşılaştığı endişeli bakışları bir sorun olmadığına dair güvence verip yok etti. Kazak giymemiş olmasına rağmen kolları ve bedeni feci şekilde kaşınıyordu ama Rindou'ya "kolum kaşınıyor." diyip buluşmayı erteleyemeyeceği için hiçbir şey söyleyemiyordu.

Rin kolunu Souya'nın omzuna atmış, kabarık saçlı çocuğun özel alanını işgal ederek diğerinin dinlemediği gereksiz şeyler anlatıyordu. Sonunda Souya'dan asla tepki alamayacağını anlayınca mızmızlanmak için yanındakine döndüğünde, her yeri kabarmış Souya ile karşılaşıp huysuz ifadesinin yerini endişeli bakışlar kapmıştı.

"Sen iyi misin? Bunların az önce olmadığına eminim."

Sou kaşıya kaşıya adeta kanattığı kollarını bırakıp yüzüne dokundu ve korkmuş gözlerle Rindou'ya döndü.

"Rindou, buraya gelmeden önce kedi sevmiş olabilir misin?"

"Uhm... Evet?"

Aptal Rindou bir süre maviliyle anlamsız anlamsız bakıştıktan sonra sonunda anlayabilmiş, gözlerini kocaman açmıştı.

"SAKIN ALERJİN OLDUĞUNU SÖYLEME!"

"DANGALAK İLK BULUŞTUĞUMUZDA SÖYLEMİŞTİM!"

Rindou aldığı cevapla duraksasa da panik daha baskın geldi ve Souya'nın kolundan sürükleye sürükleye hastanenin yolunu tuttu.

alerji seysi olunca hastaneye gidilir dimi???

texting yazamıyorum mlsf