27; Ruhum Yeniden Nefes Alıyor

Start from the beginning
                                    

''Gerçekten şerefsizin tekiymiş! Yaptığının bin katı onu bulsun! Sen hata yapmadın Taehyung, Yeoubi ve şirketin eminim bunu halledecektir. Onlara güven.'' dedi Hoseok, ses tonu ve ifadesi öyle güven vericiydi ki tüm kalbimle bu meselenin çözülüp unutulup gideceğine inandım.

Seokjin ise yanağımdan süzülen gözyaşlarını parmaklarının tersiyle nazik nazik siliyordu. O dokunuşlarını öyle çok özlemiştim ki gözlerimi bir saniyeliğine kapatıp dokunuşunun verdiği o sıcak hissi daha derinden hissetmek istedim. Gözlerimi araladığımda karşımda onu gördüm ve ağlamam daha da şiddetlendi.

Bu an için o kadar çok beklemiştim ki! Gözlerimi araladığım bir anda tam karşımda Seokjin'i görmenin hayalini o kadar çok kurmuştum ki şimdi bunun böylece gerçekleşmiş olması ağlamama neden oluyordu. Tekrar onun yanında olmak... Kelimeler ile anlatamayacağım kadar yoğun hisler yaşatıyordu bana.

Yoongi, Hoseok'un bileğini kavradı. ''Biz biraz yürüyüş yapacağız.'' dedi ve bizi baş başa bırakmak için evden gittiler. Aslında buna ihtiyacım vardı. Aramızdaki tek mesafeyi de kapattığımda kollarımı tekrar boynuna doladım ve burnumu kokusunun en yoğun geldiği noktaya bastırdım.

Taze açan bir çiçek gibi kokuyordu, tertemizdi. İçimden geldiği gibi ağlamaya devam ettim, Seokjin ise saçlarımı okşayıp sakinleşmemi bekliyordu. Ama ağlamamı durdurmak mümkün değildi, sakinleşecek gibi olduğum an Seokjin'in kollarının arasında olduğumu fark edip daha çok ağlıyordum.

Seokjin durmak bilmeyen ağlamamdan endişelenmiş olacak ki hafifçe geriye çekilip alnıma yapışan saçlarımı geriye doğru taradı ve elleriyle yüzümdeki gözyaşlarını silip yüzümü kavradı. ''Hey, hey... Sakinleş artık.''

Hıçkırığımın arasından başımı salladım ve gözlerine baktım. Buradaydı işte, karşımdaydı, bana dokunuyordu ve bu meseleyi yalnız atlamama izin vermiyordu. Onunlaydım, kollarındaydım, evindeydim... Tekrar mutlu olduğum, huzur dolu hissettiğim o yerdeydim. Gerçek gibi gelmiyordu.

Elimi sanki dokunsam kırılacak çok nadide bir parçaya dokunurmuş gibi narin şekilde yanağına koydum. Pürüzsüz teni elimin altından kayıp gidecek gibiydi. Dokunuşumla birlikte gözlerini kapattı. Yavaş ve temkinli bir şekilde yüzümü yüzüne yaklaştırdım. Sıcacık nefeslerimiz birbirine karışıyordu.

''Seni öpmeme izin verecek misin?'' diye sordum, fısıltı gibi çıkan sesimle. Hafif bir hareketle başını salladı ve dudaklarımı olabildiğince yavaş bir şekilde dudaklarına bastırdım.

Tadını çıkartmak istercesine ağır ağır öpüyordum. Seokjin'de karşılık verdiğinde elini enseme doladı ve beni mümkünmüş gibi kendine biraz daha çekmeye çalıştı.

Birbirimizin tadını çıkartmak istercesine yavaş yavaş öpüşüyorduk

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Birbirimizin tadını çıkartmak istercesine yavaş yavaş öpüşüyorduk. Üst dudağımı ürpererek emip geri çekildiğinde alnını alnıma dayadı. Titrek bir nefes bıraktı ve yüzünde, dudak kıvrımlarında halinden son derece memnun olduğunu belli eden bir gülümseme yerleştirdi. O gülümsemeyi görünce bende ona eşlik ettim.

Flame Of Love | Taejin Where stories live. Discover now