43. Bölüm

208 90 37
                                    

Bir istiridyenin kıymetli incisini, Sakladığı gibi saklarım seni, Bi' bahar dalının narin tomurcuklarını, Sakındığı gibi korurum seni, Çok derin, derin, derin, derin, derin, derin, Derinlerimde ellerin, Bir armağan gibi Tanrı'dan bana, Kış güneşinde altın kirpiklerin, Ben seni çok sevdim, ben seni çok sevdim, Belki zordur anlaması sessizliğimden,  Ben seni çok sevdim, ben seni çok sevdim, Sen oku kelimeleri gözlerimden...

............................................................................................................................................

Eve döndüklerinden beri, odasında volta atmaya devam eden Kuzey, bir türlü sakinleşemiyordu!Sadece bir kaç saat önce hayallerinde öldürmek istediği adamın kendisi olduğunu fark ettiğinden beri kalbi hiç atmadığı kadar hızlı çarpıyor nefesi kendisi...

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Eve döndüklerinden beri, odasında volta atmaya devam eden Kuzey, bir türlü sakinleşemiyordu!
Sadece bir kaç saat önce hayallerinde öldürmek istediği adamın kendisi olduğunu fark ettiğinden beri kalbi hiç atmadığı kadar hızlı çarpıyor nefesi kendisine yetemiyordu!

Gece, güzel sevdası, aşkını o kadar güzel anlatmıştı ki kendisine!
Daha güzel bir itiraf şekli, bu hayatta kimseye yapılmamıştır.

Narin kelebeği, ne kadar üstün körü anlatmaya çabalasa da genç adam anlamıştı işte, avcı kendisiydi...
...
'' Kübra, uyan! ''
'' Ne, ne oluyor? ''
'' Sakin ol Kübra, şu an saat gecenin bir yarısı. Evdeki herkesi uyandırmaya mı çalışıyorsun! ''

'' Gece'm sen nerelerdesin, seni aramadığım yer kalmadı! ''
'' Şimdi orası önemli değil, galiba başım belada... ''

'' Kuzum ne diyorsun sen, ne belası? ''
'' Of... hay söz dinlemez aklıma bedenime edeyim. Kuzey, kesin anladı, şimdi ne bok yiyeceğim ben! ''

'' Canısı bir yavaş gel, ne diyorsun hiç bir halt anlamadım. ''
'' Neyini anlamıyorsun Kübra, ben ayvayı yedim! ''

'' Gece'm şimdi derin bir nefes alıyorsun ve bana her şeyi tek, tek anlatıyorsun. Ne oldu da tutuştun bu kadar? ''

Kardeşini dinleyen genç kadın derin bir nefes aldıktan sonra evden çıktığı andan itibaren her şeyi tek, tek Kübra'ya anlattığın da her sözüyle genç kadını daha da şaşkınlığa uğratıyordu. 

'' Sonra ne oldu peki? ''

'' Bir şey olmadı, bir süre öylece  birbirimize sessizce baktık, ardından yağmur çiselemeye başladığında eve doğru hiç konuşmadan yürüyerek geldik. O kadar karma karışık hisler içerisindeyim ki Kuzey'in yüzüne bile bakamadım ayrılırken! ''

'' Aman allahım gecesi tuhaflıklarla geçen tek kişi olmadığıma, sevinsem mi şaşırsam mı bilemedim... ''

'' O da ne demek? ''
'' Bende de işler çok karıştı. Efe'yle sıkı bir kavga ettik. ''
'' Bana bilmediğim bir şey söyle, bu hep olan bir şey! ''
'' Ya, tabi. Efe'de hep bana fazlasıyla yakınlaşarak seni tanımak istiyorum diyor değil mi Gece! ''

'' Oha sen ciddi misin? Ne oldu her şeyi hemen bana anlatıyorsun! ''

'' Ya şimdi biz feci halde kavga etmeye başladık, ben tabi ona çok sinirliydim. Bu yine bana abuk sabuk takma isimler takınca bende şalterler attı üzerine atlayıp bunu bir güzel tırmalamaya çalıştım. ''

'' Yuh be kızım, bu çocuğun senden çektiği işkenceyi hiç kimse kolay kolay çekmemiştir valla! ''
'' Aşk olsun Gece'm, canavar mıyım canısı ben. Sadece sinirlendiğim zamanlar azıcık kendimi kaybede biliyorum. ''

'' Yaa, tabi canım ne demezsin! ''
'' Tamam ya, anlatmıyorum hiç bir şey. ''

'' Tamam valla sustum hadi anlat! ''
'' Sonrasında şey oldu.... ''

'' Ney, oldu? ''
'' Ya işte ben bu deve tabanının üzerine atlamaya çabalarken bir anda beni sıkıca kendisine doğru çekti daha ne olduğunu anlayamadan koltukta altında kaldım! ''

Kübra'nın fazlasıyla kızararak anlattığı şeyleri dinleyen genç kadın, o haldeyken bile kahkahasını patlattığında arkadaşının komik hallerini kafasında canlandırmadan edemiyordu. 

'' Ya aşk olsun Gece, ben neler yaşadım sen kahkahalarla gülüyorsun bana! ''
'' Hadi ama kendini benim yerime koy, sen olsan gülmez misin? ''

Gece'nin kıkırdayarak sorduğu soruya Kübra'da neşeyle gülerek cevap verdiğinde gecenin bilmem kaçında iki genç kadın neşe içerisinde sohbet ediyordu.

'' Hadi anlat sonra ne oldu? ''
'' Ben tabi kurtulmaya çabalarken, bir yandan da çemkirmeye devam ediyordum. ''

'' Başka türlüsü imkansız zaten... '' (: 

'' Sonra Efe'de zıvanadan çıktı, galiba çocuğu delirttim! ''

Arkadaşının masum bir şekilde durum tespiti yapması yeni, yeni sakinleşen kadınları tekrar gülme krizine soktuğunda ortam neşe saçıyordu adeta.

'' En sonunda tabi daha fazla sinirime dayanamadım, bahçede kiminle konuştuğunun hesabını sormaya başladım. ''
'' Çüş kızım sevgilin mi bu çocuk, sanane dese ne bok yiyeceksin? ''

'' Of be Gece, o an aklım başımda mıydı acaba... Koltukta boylu boyunca uzanıyorum bu öküz üstümde. Kurtulmaya çabaladıkça daha da yakınlaşıyoruz, kalbim yerinden çıkacaktı neredeyse! ''
'' Sonra ne oldu peki? ''
Bu tabi dumur oldu, surat şeklini görmen lazımdı. En az bir saat gülerdin aralıksız kesin! ''

'' Ya ne demezsin, sizi o halde Kuzey, görseydi asıl eğlence o zaman başlardı bence! ''
'' Kızım felaket tellalı mısın, Allah korusun! ''

'' Hadi, hadi anlatmaya devam. Sonra ne oldu, durum iyice heyecanlanmaya başladı! ''
'' Kekeleyerek sen beni kıskanıyor musun diye sordu? ''

'' Ah salak kafam, farkında olmadan çocuktan resmen hesap sormuşum bende o şaşkınlıkla sorunca fark ede bildim anca! ''

'' Kızım romantik komedi filmi gibisiniz ya. ''
'' Of çok utandım Gece, üstümden kalkmadığı için kaçamıyordum da oradan! ''

'' Kübra, biliyor musun ben sizi yan yana gördüğüm ilk andan beri çok yakıştırıyorum. Bak içime doğmuş demek ki, siz kesin olacaksınız! ''

'' Bilmiyorum Gece, belki herkese karşı hissettiklerimi yalanlaya bilirim ama, söz konusu sensen senden bunu gizleyemem. Onun yanında kendimi tanıyamıyorum. ''

'' Aşk ta böyle bir şey işte kuzum, bazen öyle anlar gelir ki kendini bile tanıyamaz olursun. Sevdiğin adamın yanında zaman küllerini üzerine serperken, onun meftunu olan kalbin daha da hızlanır! ''

'' Üzerimden kalkmasını rica ettiğim de daha fazla savaşacak takatim kalmamıştı, zaten fazlasıyla utanmışken daha fazla neyin savaşını vere bilirdim ki! ''

'' Peki o ne yaptı? ''

'' O an göz göze geldik Gece, okyanus mavisi gözleri dalgalanıyordu sanki, bir insanın gözleri hissettiklerine göre değişe bilir mi? Efe, bana ne zaman çok fazla yaklaşsa göz rengi hissettiklerini fazlasıyla meydana çıkarıyor. ''

'' İlk defa benimle inatlaşmadan üzerimden kalkmaya çabalarken bir an dengesini kaybetti ve tekrar olduğu gibi üzerime düştü. O an dudakları dudağımın kenarına değdiğin de ruhum bedenime sığmaz oldu. ''

'' Aman Allah'ım!! ''

'' Dudaklarının değdiği yer sanki saf bir ateşti, o ateş parmak uçlarımdan saç tellerime, saç tellerimden kalbime kadar yaktı kavurdu! Sonrasındaysa kalbim kuş olup sevdiği adama özgürce kanat çırpa bilmek için bedenimle kavga etmeye başladı! ''

'' En zor kısmı da bu ya, sen ne kadar ondan geçmek istesen de. O imkansız atma kalbim desen de, o inatla sevdiği adama uçmak için her anı heyecanla beklemeye devam ediyor! ''

'' Bir kaç saniye birbirimize şaşkınca baka kaldık, sonra birbirimizden ayrıla bilmek için aynı anda hareket ettiğimizde bu defa da kafalarımız tokuştu. ''

'' Ay ama siz çok tatlısınız! ''

'' O an ilk defa kalbim bir bütün olmuş gibi hissettim biliyor musun, sanki daha önce kalbim hep eksikmiş te o geldiğinde tamamlanmış gibiydi. Sonra ansızın, büyükannesiyle konuştuğunu söyledi bana. ''

'' Boş yere kıskançlık krizine girdin desene! ''
'' Anlamıyorsun Gece, ona karşı hissettiklerim basit bir hoşlanma değil. Bu gece anladım. Ben, ben Efe'ye aşık olmuşum! ''

'' Oley be......... ''

Arkadaşının fazlasıyla sevinçli hali Kübra'yı şaşkınlığa uğratırken Gece, kardeşi için o kadar mutluydu ki kendi sorunları bile şu an umurunda değildi! 

'' Bu kadar sevinme istersen, onunla biz olamayız Gece! ''
'' Neden bir tanem? ''
'' Çünkü onu tanımıyorum. Efe, kim nasıl biri, Amerika'da nasıl bir hayatı vardı? Bunların hiç birini bilmezken onu nasıl seve bilirim ki? ''

'' Tanıyarak kardeşim, madem onu tanımıyoruz bu saatten sonra Efe Doğru, kimmiş öğreniriz bizde! ''

'' Bunca derdinin arasında bir de benim sorunlarım, harikayım yani. Ben sana destek olacağıma sen bana destek oluyorsun! ''
'' Kardeşler arasında lafı bile olmaz. ''
 
'' Peki sonra ne oldu? ''
'' Bana beni tanımak istediğini söyledi! ''

'' Eee, çok güzel. Demek ki, onun için önemlisin! Sen ne yaptın? ''
'' Neyse ki üzerimden kalkmıştı, arkama bakmadan salondan kaçtım tabiki ne yapacağım! En son duyduğum arkamdan kahkahalarla gülümsediğiydi... ''

'' Yarın onun yüzüne nasıl bakacağım hiç bilmiyorum, kalbim bir türlü sakinleşmiyor, zaten zorluklarla uyumuştum. Bu akşam yine uyku bana haram anlayacağın Gece'm.. ''

'' Merak etme aynı durum benim içinde geçerli, üstelik konuşmadığımız şeylerde var. ''
'' Konuşmadığımız şeyler mi? ''
'' Bende kafa kalmadı ki asıl söylemem gereken şeyi bir türlü söyleyemedim sana! ''

'' Gece, korkutma beni ne oldu? ''
'' Korkulacak bir şey değil Kübra, bu akşam Kuzey'le uzun, uzun konuştuk salonda konuştuğumuz her şeyi duymuş! ''

'' İşte şimdi sıçtım. O yalancı yılan yüzünden, yarın abim derimi yüzecek desene? Of, of teker, teker gelin ulan! ''

'' Merak etme Kübra, konu sende değilsin... ''
'' Yalnız iyicene merak etmeye başladım, konu ne o zaman? ''

'' Konuşulan her şeyi duymak Kuzey'i kuşkuya düşürmüş. Bana Sem' i araştıracağını söyledi hatta benden yardım istedi diye bilirim! ''

'' Sen ciddi misin? Yoksa o yılandan kurtuluyor muyuz? ''


Evet Dinle Sevgili hayranları bir bölümün daha sonuna geldik.
Lütfen Oy vermeye devam edin..
Oy sayımız çok az, sizlerin oylarıyla daha da güçleniyoruz. Lütfen bir yıldızı parlatmak çokda zor olamaz! Hepiniz harika insanlarsınız...  İyi geceler  (:


























Dinle sevgiliWhere stories live. Discover now