19. Bölüm

315 161 105
                                    

Gece'nin bayılması eve yıldırım gibi düşerken aile deki herkes kahrolmuş, hüzün dolu gözlerle genç kadının uyanmasını bekliyorlardı.

Kübra, kardeşi gözlerini açmadığı her an biraz daha gözyaşı dökerken hayatın da belki de ilk defa abisine kinle, nefretle bakmaktan kendisini alamamıştı.

Çünkü biliyordu genç kadın, kahretsin ki Gece abisinin taşınma kararını kaldıramadığı için yığılıp kalmıştı.

'' Keşke hiç dönmeseydin! ''
Kübra'nın buz gibi soğuk olan sesi zaten ayakta durmakta zorlanan Türkan hanımı acılar içerisinde bırakmıştı.

Kuzey, olduğu yerde donup kalmış ağzını bile açamıyordu.
Ne diye bilirdi ki!

Bu olanların tek suçlusu, geldiği andan beri her şeyi karman çorman eden kendisi değil miydi zaten?

'' O nasıl söz Kübra, karşındaki abin düzgün konuş. ''
'' Karşımdaki abim öyle mi baba... ''

O zaman söyler misin biricik oğluna, bizler onun hayatındaki küçük oyuncakları mıyız?

Kendi kafasına göre verdiği kararları sorgusuz sualsiz yerine getirecek emir elleri miyiz.
Kendini ne sanıyor? Her istediği anında olacak mı!

Stresten ve tedirginlikten gittikçe sesi daha fazla yükselen Kübra, bir anda Efe'nin kollarından tutmasıyla zorla dışarı çıkarılmıştı.

'' Sen, ne yaptığını sanıyorsun zorba herif bırak kolumu! ''
'' Bana bak küçük cadı, o içeri de yerden, yere vurduğun adam abin var ya, belki senden benden daha çok kahroluyor şu an. ''

'' illa birinin üzerine giderek sinirini, stresini yok etmek istiyorsan. Benimle uğraş, sonradan pişman olacağın sözler ikinizi de yaralar. ''

Karşısındaki adamın söylediği sözler biraz da olsa kendisini frenlemesine neden olsa da hala içindeki büyük kızgınlığı, çaresizliği yok edemiyordu.

Abisi dünyaları verseler hiç kimseye değişmeyeceği adam Kuzey, bu sabah evlerinde koskoca bir bomba patlatmıştı sanki.
En ağır yaralanan da maalesef biricik kardeşi Gece'den başkası değildi.

Düşündüğü her şey canını daha fazla yakarken sığınacak bir liman arayan Kübra, izin bile isteme gereği duymadan bir anda Efe'ye sımsıkı sarılmış ve omzunda ağlamaya başlamıştı.

Çok fazla bir şey istemiyordu ki hayattan. Kız kardeşi mutlu olsun, ailesi huzur içinde yaşasın üzüntü, acı, keder, sevdiklerine yaklaşmasın!

Tek istediği buydu işte, bu yüzden  uyumadan önce içinden her akşam tekrar ederek aynı dua'yı bıkmadan usanmadan söylüyordu Kübra.

Ama şimdi ilk defa ne yapacağını bilemiyordu genç kadın.
Gece, yanı başında bayıldığı an nefes alamamıştı sanki.

Tam her şey yoluna girmeye başladığı anda, abisi ne yapıp ediyor kardeşini allak, bullak ediyordu.

'' Tamam, geçecek küçük cadım. ''
Efe'nin kederli sesi Kübra'yı da sardığın da hafifçe burnunu çeken genç kadın hüzün dolu gözlerle şimdi başını omzuna yaslayıp ağladığı adama bakıyordu.

'' Yardım et Efe! ''
Kübra'dan böyle bir şey beklemeyen genç adam merak dolu gözlerle genç kadına bakmak için başını eğdiği an aralarında öyle bir kıvılcım oluşmuştu ki sanki elektriği gözle görünür şekle bürünmüştü. 

Kahretsin, bu hale nasıl gele bilmişlerdi!

Daha biraz önce omzunda ağlayan güzel kadın ondan yardım istemek için başını kaldırdığın da hiç hesapta olmayan şey olmuş Efe'nin de kendisine bakması sayesinde neredeyse dudak dudağa gelmişlerdi.

Birbirlerine şaşkınlıkla baka kalan ikili neredeyse nefes almaya bile ürker hale geldikleri an kapıda beliren Nedret, şaşkınlıkla ikiliye baka kalmıştı.

Gördüklerinden fazlasıyla utanan Nedret, ürkek bir sesle Gece, hanımın uyandığını söylediği an Kübra son hızla koşarak eve girmişti bile.

Dinle sevgiliWhere stories live. Discover now