B-11 KISKANÇLIK

En başından başla
                                    

-

Akşam yemeğinde yine herkes çardakta bulunurken Maran ve Avin yoktu. Jorin yemeklere bakmak için mutfağa girdiğinde ocağın başında duran kadına seslendi.

"Fadime abla ağabeyim ve yengem için ayrı bir tepsi hazırlayın bu akşam da yemeğe inmeyecekler sanırım."

"Tamam kuzum yaparım." kadın büyük tepsilerden bir tane alıp mutfağın ortasındaki yuvarlak masaya koyarak içine iki kaşık iki bardak bir de bir sürahi ayranı tepsinin içine koyup yemekleri de tabaklara koyarak tepsinin içine aldı.

"Esra hadi kızım bunu ağanın odasına çıkar."

Genç kız yıkadığı bulaşıklara ara verip ellerini kurutarak büyük tepsiyi aldı mutfaktan çıkarak dikkatli adımlarla yukarı vardı. Çardağa geldiğinde Şahnaz Hanımın vakur sesiyle duraksadı ağır olan tepsiyi biraz daha kavradı parmaklarıyla.

"O yemekler nereye?" Sanki yukarı gittiğini bilmiyormuş gibi yine de soruyordu.

Genç kız başını hafif kaldırıp yaşlı kadına bakarak cevapladı. "Gelin ağam ve Maran ağamın odasına."

Şahnaz Hanım sinirle kocasına bakıp ayakta yemeklerle bekleyen kıza söylendi. "Eyi götür."

Esra dikkatli bir o kadar da hızlı adımlarla yukarı çıkıp kapının önüne geldi elleri dolu olduğu için seslenmek zorunda kaldı.

"Gelin ağam müsait misiniz?" Bir kaç saniye sonra odanın kapısı açıldı Avin yeni banyodan çıkmış saçlarında havluyla kapıyı açmıştı.

Kızın elindeki yemekleri görünce gözleri parlamış ağzı sulanmıştı. Sabah arabada yediği simitle duruyordu. O kadar açtıkı tepsideki her şeyi yiyebilirdi.

"Yemek getirdim ağamla size." Dediğinde Avin gülümseyerek kızın elindeki büyük tepsiyi elleri arasına aldı samimiyetle teşekkür etti.

"Teşekkür ederim ellerinize sağlık."

"Afiyet olsun gelin ağam." Genç kız başını eğip giderken Avin tepsiyi içeri alıp ayağıyla kapıyı itti elindeki tepsiyi küçük sehpanın üzerine koyarken odanın kapısı birden açılmış Avin irkilerek kapıya döndü.

Yüz ifadesi gram değişmeyen adama çatık kaşları arasında baktı. Hala neden böyle tepki verdiğini anlamıyordu.

"Yemek getirmişler." Maran umursamaz bir tavırla üzerindeki ceketi çıkarıp yatağın üzerine attı.

"Sen ye ben aç değilim." Gömleğin kollarını dirseğine kadar katlayarak yatağın başındaki komidinin ilk çekmecesinden beyaz bir zarf çıkardı.

"Bir şey yemedin ama sabah-"

"Beni düşünme aç değilim sen ye!" Kaba sesiyle karısının sözünü bölüp cevabını verdikten sonra yatağın üzerine oturdu pantolonun cebindeki telefonu çıkarıp bir şeylerle uğraşmaya başladı.

Avin bozulan suratın cama çevirip karanlık olan dışarı baktı. İyi olan adam gitmiş yerine kaba ve sinirli bir adam gelmişti.

Bir suçu olmadığı halde bu adam niye böyle davranıyordu.

Hızla başını çevirdi saçındaki havluyu çıkarıp koltuğa atarken yatağın üzerinde oturan adama öfkeyle baktı.

"Sana açıkladım neden hala bana hatalıymışım gibi davranıyorsun?"

Yüksek çıkan sesi adamın kendisine bakmasını sağlarken Maran oturduğu yerden kalkarak karısının üzerine doğru ilerledi.

"Bana açıklama falan yapmak zorunda değilsin bu senin hayatın ama babamı haklı çıkarma." diye bağırdığında Avin'in dolan gözleri kapıya döndü.

DİLVAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin