"Etli? Ah Louis'm, formumu korumam gerek. Biliyorsun ben bu muhteşem vücuduyla insanlara ilham kaynağı olan bir modelim!"

"Dikkat et İlham Kaynağı, otobüsün tekerinden üzerine çamur sıçramasın."

Louis ona dönmeden gelen otobüse binince Harry'nin ağzı açık kalmış, ancak aklı yerine gelir gelmez onun peşinden otobüse atlamıştı. Omegaya akpilini basar basmaz arkasındaki kokuya döndü. "Senin kartın var mı ki, otobüse biniyorsun?"

"Bende kart çok Omegam, sana ne lazım?"

Louis arabanın hareket etmesine ve binen son yolcu olmalarına güvenerek ona baygın bir bakış attı. "Akpilin ne olduğunu biliyor musun?"

Harry cevap vermeksizin ona melül melül baktıktan sonra, "Sende varsa eminim çok güzel bir şeydir, Omegam..." deyince Louis gözlerini devirdi.

"Buradan yürüyemezsin Alfa."

Onun yerine de bastıktan sonra otobüsün içinde ilerleyince hızla peşine takıldı Harry de. "O zaman ben de buna binerim Louis!"

"Of!" Louis çocuk gibi oflayıp oturacak yer kalmaması üzerine cam kenarındaki demire tutundu. Arkasındaki sırık Alfa ise aracın bir anda dönmesiyle kendini Omegaya doğru savrulurken bulmuştu.

Louis başının yanından beri cama tutunan el ve sırtına yaslanan bedenle kafasını çevirip, halinden son derece memnun bir şekilde sırıtan Harry'ye baktı. Bir şey söylemeden önce camdaki elini alıp demire koydu ve bedenini geriye ittirdi, kendine alan açabilmek için.

"Tutun, küçük Alfa."

Harry elini onunkinin yanına koyup, bedenlerini temas ettirmeden, öbürünü de Louis'nin diğer yanından demire yerleştirince onu kolları arasına almış oldu. Louis sıkıntıyla iç çekerek kendini cama yaklaştırdı. "İnsan içindeyiz ve yanımda yeterince alan var. Arkamda durma."

"Ama Louis, ya sen de benim gibi sendeler ve düşersen? Senin kalkanın olmaya hazırım."

"Senin aksine ben ilk defa binmiyorum Harry!"

Tam kolunu tutup çekilmesini sağlayacakken onlara dönük yüzleri farketti. Çoğunun Harry'yi tanımış gibi bir hali vardı ve en ufak açıklıkta yanına gelecek gibi duruyordu. Aracın diğer tarafına da göz ucuyla bakıp bu durumun yolcuların genelinde var olduğunu anlayınca elini Alfanın kolundan çekip eski yerine koydu.

Bu şımarık Alfayı bırakmaya gelecek gibi değildi.

Harry ise Louis'nin düşüncelerinden bir haber, asırlar gibi geçen o kolundaki elin varlığıyla kendinden geçiyordu. Omeganın durumdan hoşnut olduğunu düşünerek demirlere daha sıkı tutunarak keyifle gülümsedi.

Birkaç durak daha bu şekilde durduktan sonra Louis kendi durağına yaklaştıklarını farkederek kapıya ilerlemek için arkasını döndü. Harry ile yüz yüze gelmelerine kalmadan araç ani bir dönüş yapınca Alfa ikinci kez boşta bulunup Omeganın sırtını cama yasladı. Göğüslerinin birbirine yaslanmasının ardından Harry başını eğince burun buruna gelmişlerdi. Louis ensesinden başlayıp boynundan tüm bedenine yayılan sıcaklığı hissederek, bunun mühür noktasından kaynaklı olduğunu anladığı gibi bakışlarını Alfanın göğsüne indirdi. İfadesinin anlaşılmasını engellemek amacıyla kaşlarını hafifçe çattı.

"İneceğiz."

Harry sesini çıkarmadan onun, kolunu indirmesine ve dikine olan demirlerdeki bir butona basarak otobüsü durdurmasına izin verdi. Onunla birlikte çıkışa yanaşıp, iki yana açılan kapılardan çıktığı gibi peşine takılmaya devam etti.

"Durak evine uzak mı?"

"Bir sokak arkaya yürüyorum."

Harry evin görüş açılarında olmadığını anlayınca elini Louis'nin beline yerleştirerek, onu gözüne kestirdiği bir ağacın arkasına yönlendirdi.

Raunchy Alpha // larryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin