Ağlamamak için kendimi zor tuttum.
O gece, çok şey olmuştu. Kafamı tekrar göğsüne koydum.

Korkuyordum. Bu kesindi.

Tekrar o adamın gelmesinden, ya da başka birinin yarım kalan işi bitirmesinden.

Ellerim istemsizce abimin tişörtünü sıktı.

"Güzelim?" Arsel abimin sesi ile kafamı kaldırdım. Gözlerimi görünce onun da gözleri doldu.

"Yapma bebeğim böyle ama." Saçımı öpüp ayağa kalktı yavaşça. Oturur pozisyonuna geçip saçlarımı okşadı.

"Korkuyorsun. Biliyorum. Çünkü ben de korkuyorum." Ellerini saç diplerime getirdi. Yavaşça okşamaya başladı masaj yapar gibi.

"Kıyamadığım saçlarını çekecekler tekrar diye ödüm kopuyor. Ve bunlar olurken sadece izleyebilmekten. Ama ağlarsak sorunumuzu çözemeyiz."küçük çocuk gibi omuz silktim.

"Sen de ağlıyorsun ama?" Dediğime gülüp alnımı öptü.

"Sen ağladığın için ağlıyorum. "Gözlerimi çevirdim.

"Yalancı. " abim sahte kızgınlıkla kaşlarını çattı.

"Abine yalancı mı dedin sen? Ayıp ayıp!" Gülerek yanağımda duran avuç içine yaslandım.

"Duş almak istiyorum." Güldü mızmızlanmama.

"Hadi yıkayalım seni o zaman." Kocaman gözlerle baktım ona.

"Tek başıma yapabilirim." Arsel abim göz devirdi alayla.

"Tabi tabi canım. Gel bakalım. " kucağına alıp dikkatlice banyoya götürdü. Küvetin suyunu ayarlayıp bana döndü.

"Sargın su geçirmez ama yine de dikkat edelim." Kafamı sallayıp onayladım. Üzerimdeki bol sweati çıkardı önce. Tam göğsümün altından yararlandığım için sütyen giyemiyordum. Yarım atletim ile duruyordum. Sıra bacağımdaki bol eşofmana geldi. Kolayca onu da çıkardı.

Hafiften utanınca gülüp alnımı öptü.

"Abinim kızım ben senin. Karışmasan altındaki boklu beze kadar görecektim ben." Omzuna vurdum yüzümü ekşitip.

"Abi ya!" Gülerek suya baktı. İç çamaşırlarımı çıkarmamıştık şükür ki. Tamam abim de utanıyoruz bacımsu.

Kucağına alıp küvete bıraktı beni. Vücudum suda gevşerken gülerek saçlarımı ıslattı.

Az şampuan döküp köpürtmeye başladı saçlarımı. Usulca yıkayınca duş jelini aldı bu sefer eline. Life döküp hafif köpürttü. Boynuma kollarıma bacaklarıma yavaşça sürttü. Yaramın olduğu yere gelince lifi bırakıp eliyle yavaşça duş jelini gezdirdi. Naif hareketine gülümsedim. Dikkatlice ayağa kaldırıp suyu açtı. Sabunlu olan her yerime suyu tutup yıkadı. Yine yaramın olduğu yeri yumuşak haraketlerle duruladı. Yaramı öptü en son da.

Suyu kapatırken küvetin de tıpasını çekti. Bebek gibi beni belimden kaldırıp küvetten çıkardı. Vücuduma havluyu sardık. Penguen adımlarla odaya geçtim. Abim de arkamdan kurutma makinesi ile geldi.

"Bekle beni." Odadan çıkınca ben de zor bela iç çamaşırlarımı çıkardım ve değiştirdim.

Zorlanarak tayt giymeyi düşündüm ama yaramın acısını hissedince vazgeçtim. Çok geçmeden odaya abim geldi. Elindeki şortu giydirdi önce bana. Diz kapağımın 1 karış üstündeydi ve aşırı boldu. Ama bi rahat var ya üf. Üzerime de onun takımı olduğunu düşündüğüm uzun ve bol tişörtü giydirdi. Beni yatağa oturtup saçlarımı kuruttu sessizce. Sonra taradı. Bunları yaparken ikimizde o kadar sessizdik ki, nefes seslerimiz duyuluyordu resmen. En sonunda saçlarıma öpücük kondurup önüme geçti.

LİNAWhere stories live. Discover now