PART 25

217 25 6
                                    


Selam Herkese! 

İlk koyduğum sınır çoktan doldu bile! Bunun için çok teşekkür ederimm.

Bölümün geç gelmesinin nedeni, yaşadığım şehirden bir süre uzaklaşmak üzere tatile gittim. Bu tatil, dikkatimi ve odağımı topladı. Ve moralimi oldukça yerine getirdi. Hem okul başlamadan önce stresimi birazda olsa unutmamı sağladı. 

Güncellemeee

Ayın 19'u pazar gecesi yazıyorum. İlk haftadan SBS olduğu için çalışmak zorundaydım...

 Şimdi sizi memnun etmeye geldim! Ahahahhha

Hadi bölüme geçelimm

Aşk, Batsan da yüzsen de okyanustur

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aşk, Batsan da yüzsen de okyanustur.

Park Chaeyoung

"Temamız beyaz mavi tonlarında efendim. Davetlilerimiz temamıza uygun giyinmeye özen gösterecek fakat bay jeon sizin böyle bir zorunluluğunuzun olmadığını söyledi." 

Hafif gülümseyerek jungkook'un bana yardım etmesi için gönderdiği kadını onayladım. Jungkook bana yardımcı olması için bir kadın göndereceğini söylemişti telefonda.

Miyeon.  Jungkook'un tam belirttiği saatte buradaydı. Ne eksik, ne de fazla.

"Anladım. Geldiğin için teşekkür ederim bu arada."  Yerinde dikleşip hareketlendi. "Hiç önemli değil aksine zevk alıyorum. Eğer sizde hazırsanız yola çıkabiliriz." 

"Ah tabik-" Çalan telefonumla yemek masasının üzerindeki telefonumu elimi aldım. Jennie arıyordu.

Günün her saati neredeyse konuşuyor ve  mesajlaşıyorduk. Bugünde şaşmamıştı. "Ah üzgünüm. Birkaç dakika beklermisin? Cevap vermem gerek." Anlayışla başını sallayarak kalktığı yere geri oturdu.

--"Efendim jennie"

-- "Nasılsın canım"

-- "Bildiğin gibi, anlattım ya. bugün seoule geliyorum alışveriş için hemde davet yerini görecekmişim. Sen nasılsın?"

-- "İyiyim işte annemi yolcu ettim. Takılıyorum kendi kendime"

-- "Hmm, Keşke daha fazla vakit geçirebilseydiniz." 

-- " Bende çok isterdim ama işi asla beklemiyor. Yolcu etmek zorunda kaldım.

-- "Üzülme ama.. Yakın zamanda tekrar görüşeceğinize eminim."

-- "Boşver beni. Çok görüşemeyince arada duygusallaşıyorum işte. Müsait olursan buluşalım mı bugün?" 

-- "Ah tabiki, hatta direk gelir gelmez senide alacağım. Birlikte seçeriz!"

-- " Harika! Dikkatli gel ve seoule geldiğinde haber et. 

-- " Tamamdır! Hoşçakal canım."

-- " Hoşçakal bebeğim!."


"Ah arkadaşımda eşlik etse sorun olur mu miyeon?" Oturduğu yerden kalktı. "Sorun olmaz tabiki buyrun lütfen hazırsanız çıkalım."

Onu sevinçle onaylayıp çok geçmeden çıktık.

................................

Seoul özlenmeyecek gibi değildi.Çoğu zamanım burada geçmişti. Tabi sonra avustralyaya gitmiştik ailece. Kore'nin yeri ayrıydı bende.Çocukluğum, zorbalık gördüğüm yıllarım. Ve unutulmaz güzellikteki günlerim.

Tabii zorbalık görmeye başladıktan sonra avustralyaya gitmek ilaç gibi gelmişti. Avustralya normalleşme ve iyileşmemi kapsayan zamanlardı. 

Ama yinede koreye hep apayrı diyordum.Canım memleketim.

Biraz uyuklayarak geçmişti yolculuk.Nasıl geldiğimizi anlayamamıştım bile.Jungkook'un zengin olduğunu biliyordum fakat mallarını ve sahip olduğu şeyleri daha yeni yeni görüyordum ve görecektim.

Mesela içinde bulunduğum araba, almak için milyonlarca abonem olması gerekiyordu. Gözüm veya hevesim yoktu ama gördüğünde olsun istiyordu insan...

"Aç mısınız? Bir yere uğrayabiliriz isterseniz." Olumsuzca başımı salladım. "Aç değilim. Direk alışverişe gidebiliriz."

Aslında kendim almak istiyordum elbisemi bunu jungkook'ada söylemiştim. Ama hemen reddetmiş ve davetin bir teması olduğunu ve bana yardımcı olması için birini göndereceğini söylemişti.

Bende tabii ısrar edememiştim. Bu teklifi kabul etmesi içimde tekrar bir umut açtırmıştı. O umudu solduracaktı biliyordum ama yinede çok mutluydum. Beni davet etmesini hiç beklemezdim ama davette başka birisi ile de görmek istemezdim onu.

Jennie biraz geç kalacağını söylemişti bu yüzden ona konum atmıştım o kendisi gelecekti.

Sonunda bulunduğumuz araba bir yere park edildiğinde, araba oldukça dikkat çektiği için arabadan inerken birçok kişinin dikkatini çekmiştim. 

"Şöyle buyrun lütfen." Miyeon'a ayak uydurup alışveriş merkezine giriş yapmıştık. 

"Jeon ailesinin özellikle kullandığı bir mağazaya gideceğiz efendim.Bayılacağınıza eminim." Bayılacağıma bende emindim çünkü bu tarz mağazalardan çok nadir alışveriş yapıyordum.

Jungkook'un bu yanını daha yeni yeni keşfediyordum ve resmen para akıyordu!

Ablam bu oldukça fazla olan para akışından yararlanmayı atlamamıştı.

"Hoşgeldiniz efendim.Bizde sizi bekliyorduk. Buyrun lütfen." Gülümseyerek kadını onayladım ve gösterdiği  oldukça kaliteli ve konforlu koltuklara oturdum.Miyeon ise tam yanımda ayakta duruyordu.

"Ne içersiniz chaeyoung hanım? Birşeyler ikram etmek isteriz." Aslında pek birşey istediğim söylenemezdi. Fakat hava oldukça sıcak olduğu için soğuk birşeyler alabilirdim.

"Soğuk birşeyler alabilirim,Limonata gibi..." Gülümseyerek beni onayladı ve yanındaki çaylak gibi görünen kendinden küçük kıza, soğuk birşeyler getirmesini istedi. 

"Bu seneki davetin temasına uygun harika modelleri-" Miyeon öne atıldı ve elindeki çantayı masaya  bıraktı. 

"Chaeyoung hanım parti temasından bağımsız birşekilde istediği modeli seçme hakkına sahip. En güzel ve yeni modellerinizi gösterin." Görevli kadın biraz şaşırmış görünüyordu.Fakat bozuntuya vermediği açıktı.

"Ahh! Yeter be arkadaşım burda diyorum be adam!" Jennie'nin sesini duymamla panikledim ve acele ile ayaklandım.

"Bu jennie, gelmiş olmalı." Giriş kısmına yürümeye başladım.

Tabi oraya ulaştığımda laf dalaşına girmiş bir jennie ve taehyung beklemiyordum...

-Bölüm Sonu-

Hoşgeldinizzz

Aylar sonra bölüm...

Burdaysanız ses verin!


Sana Öğreteceğim [Rosekook]Where stories live. Discover now