SAVCIM (10.BÖLÜM)

48.5K 1.9K 202
                                    

Keyifli okumalar..

&&&&

Pusat, halletmesi gereken birkaç işi olduğu için beni Yağız'ın odasına kadar bırakıp tereddütle bakmıştı.

"Sen işine bak. Ben Savcım'la konuşurum."

Pusat "Tamam, ben birazdan yanına gelirim." Diyerek yanımdan uzaklaşırken ben de üstümü düzelttim. Kapıyı çalma gereği duymadan içeri girdiğimde elindeki kaşığı Savcım'a yedirmeye çalışan kadını görmemle âdeta şok geçirdim.

Adam sadece biraz üşüttüğü için çorba hazırlatmışlardı. Kim bilir çatışmada yaralanınca neler yapıyorlardı.

Elimde küçük tencereyle yanlarına yaklaştığımda Yağız beni yeni
fark etmişti.

"Afra?"

"Ya, Afra." diye mırıldanıp kadının yanına ilerledim. Tenceremi indirirken yanlışlıkla çorba kasesinin yarısını yere diğer yarısını da üstüne dökmesine sebep oldum.

Gerçekten yanlışlıkla olmuştu. Kadının yanında durup bu gereksiz yakınlıklarını sorgulamak istemiştim ama topuklu ayakkabım üzerinde sendeleyince elindeki tabağa çarpmıştım.

Endişeyle kadını süzdüm. "Ahh.. Çok özür dilerim yanmadın değil mi?!"

Küçümser bir bakış atıp "Önüne baksana, yandım!" Dedi ve öfkeyle gözlerini büyüttü.

İçimde kızın saçlarını tutarak yerden yere vuruş isteği canlandığında omzumdan sarsılmamla başımı iki yana sallayıp toparlandım.

Kahretsin, bu adama her geçen gün daha çok alışıyorum. Yanında başkalarını görmek bile beni sinirlendiriyordu.

"Afra?"

Yağız'ın sesiyle başımı kaldırdım. "Hmm?"

"10 defadır sana sesleniyorum. İyi misin?"

Kadın göz devirip "Hem kör hem sağır işte!" Diyerek şansını zorlamaya devam etti.

"Yanlışlıkla oldu kusura bakma." Dedim ve ekledim. "Siz bizi biraz yalnız bıraksanız mükemmel olur." Diyerek kolundan tutup konuşmasına dahi izin vermeden kapı dışarı ettim.

"Galiba bu ani gelişlerinize alıştım." Dedi, alnını sıvazlayarak. "Dışarı çıkabilirsin derken yanıma gel demek istememiştim. Bensiz yapamamaya başladın galiba?" diyerek alay geçti.

"Yaa ne demezsin. Sensiz yaşayamıyorum(!)" diyerek göz devirdim. "Seni de hiç yalnız göremiyoruz, sürekli biri yanında."

Kaşlarını çatarak "Ağzının içinden konuşma duyamıyorum." Diyerek ne dediğimi anlamaya çalıştı.

"Diyorum ki ben salaklık ettim. Seni düşünüp çorba yaptım ama senin pek ihtiyacın yokmuş gelenin gidenin yapıyor zaten."

Yağız ayaklanıp yanıma geldi. "Sen, bana çorba mı yaptın?"

"Sen kendi çorbanı iç." Diyerek onun koltuğuna yerleşip peçeteye sardığım kaşığımı çantamdan çıkardım.

"Benim çorbamı döktüğüne göre o benim." Diyerek yanıma yaklaşırken göz devirdim. "Hepsi benim, defol!"

"Az önce bir Savcı'ya hakaret mi ettin? Selim gel buraya!"

Hızla yerimden kalkıp karşısına geçtim.

"Bak vallahi de bir daha söylemeyeceğim. Çorba da senin olsun."

"Bir de rüşvet!" diye sahte şaşkın ifadesiyle bana bakarken yerimde sızlanıyordum.

SAVCIM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin