Aşk-ı Fuhuş // sope

11

#hatırlatma#

Hoseok, Jimin'in misafirini görünce elindeki kahveleri döker.

#hatırlatma bitti#

"NE YAPTIĞINI SANIYORSUN SEN! O HALI SENDEN DAHA DEĞERLİ, BECERİKSİZ!"

"Aaa.. Kahve döküldü şey.. ben hemen buraları temizleyeceğim Bay Park. Özür dilerim."

"Temizle ve bize yeni kahve getir. Hatta önce kahvemizi getir. Senin temizlik yapmanı bekleyemeyiz."

"Tabii efendim."diyip cam kırıklarını tepsiye toplayıp çıktım.

Onun ne işi vardı burada? Jimin'i nereden tanıyordu? Kahveleri yenileyip servis yaptım. Şimdi de onunla göz göze gelmemek için yerleri siliyordum. Bir yandan da onları dinliyordum.

"Birlikte çalışıp ürünlerimizi birleştirmek harika fikir Jimin. Senin tatlılarınla benim yemeklerim."

Onun da mı kafesi var? Ama yemek yapıyorsa kafesi olamaz restoranttır. Ne kadar da zekiyim tü tü maşallah.

"Müşteriler de severse güzel işler ortaya çıkarabiliriz. Eee boş ver şimdi işi de ne zamandır beraber bir şeyler içmiyoruz. Bu gece bana gelmek ister misin?"

Kahve içiyorsunuz ya amk daha ne içeceksin, doyumsuz köpek.

"Artık bir sevgilin olduğunu sanıyordum?"

"Evet var. Ama sen başkasın yani bilirsin, seninle güzel anılarımız var ve yenilerine açığım."diyip karşısındaki adamın elini tuttu Jimin.

Gözlerimi kocaman açıp birleşmiş ellere baktım. Adama iş mi atıyordu bu? Bir de bana orospu diyor salağa bak. Resmen gözümün önünde Yoongi'mi aldatıyor.

"Üzgünüm Jimin ama kalbimde, kalbimizde başka birileri varken bunu yapamayız." Göz ucuyla baktım ona. O da bana bakıyordu ve sırıtıyordu.

"Senin kalbinde kim var amk? Sen Yoongi'nin orospularıyla takılmıyor musun, ne ara birine aşık oldun?" Uyarırcasına öksürdü adam. Susmasını istiyor gibiydi.

"Şaka yapıyorum. Ne zaman çıkarız?"

"Hemen şimdi."diyip montunu askıdan almıştı. Beraber gittiler. Ben de şok içinde gidişlerini izledim.

İş çıkış saati gelmiş, benim de temizlik yapmam bitmişti. Soyunma odasına girip kendimi banka attım. Bacaklarımın ölüm tarihiydi bugün.

"İlk günün nasıldı hyung? Anlaşabildin mi aşçılarla?"demişti Tae üstünü değiştirirken.

"Evet Felix'le çok iyi anlaştık. Çok tatlı birisi. Bana yaptığı brownilerden verdi, enerji versin diye. Mükemmeldi. Ama o domuz suratlı Jimin bütün günümü zehir etti bana."

"Şşşt hyung! Onun nereden çıkacağı belli olmuyor, bizi duyabilir."

"Duyarsa duysun çok da sikimdeydi. Ayrıca onlar çıktı. Sanırım kafede tek biz kaldık." Yerimden kalkıp ben de üstümü değiştirdim.

"Kimle çıktı?"

"Chan geldi bugün."dedim bıkkınlıkla.

"Chan?" Taehyung tabii ki tanımıyordu. Ona geçirdiğim geceleri anlatmıyordum. Daha küçüktü. Evlenebilecek kadar küçük.

"Geçen gece birlikte olduğum adam. Restorantı varmış sanırım kafenin tatlılarıyla onun yemeklerini birleştireceklermiş. Yeni bir menü gibi bir şey yapacaklar herhalde anlamadım ben de."