üç

7.6K 320 38
                                    

sınav haftam ve bu yıl benim teog yılım olduğu için kelimenin tam anlamı ile inekliyorum, bilgisayarın başına oturup bu bölümü yazmam gerçekten zor oldu, itaat bekleyenler için itaat ne zaman gelir gerçekten bilmiyorum, ama iyi okumalar umarım bu bölümü seversiniz ♥ 

Onun teklifini kabul etmekle iyi bir şey mi yaptığımı, yoksa kötü bir şey mi yaptığımı bilmiyordum. Ama üzerimde mini siyah dekoltesiz bir elbise varken ve Luke yanımda takım elbisesi ile araba sürerken kendimi kesinlikle rahat hissetmiyordum. Bunu kabul etmem dünyanın en iğrenç şeyiymiş gibi hissettiriyordu ve bu gece Bryan beni arayıp durmuştu. Ona herhangi bir açıklama yapamamıştım ama müşterinin yanında olduğumu söyledikten sonra telefonu direk kapamıştı. Sky ise, nerede olduğumu, kiminle olduğumu ve bana Luke Hemmings tarafından sunulan teklifi biliyordu. O yüzden telefonumu mesaj yağmuruna tutarken, tek yapabildiğim telefonu sessize almaktı. Böylece biraz olsun onu oyalayabilirdim.

“Ailemin yanında düzgün davran.” Dedi adi bir şekilde bana bile bakmadan. Kesinlikle onun teklifini kabul etmemeliydim. “Ben ve Jack adından iki ağabeyim var. Annem Liz, babam Andrew. Seni sevgilim olarak tanıttım. Annemin hastalığının tedavisi için para toplamak adına bir balo düzenlendi ve şu anda ona gidiyoruz.”

“Evet kırkıncı kez tekrar edişin falan.” Dedim bezmiş bir şekilde. “Ama anlamadığım tek bir şey var, siz bu kadar para içerisinde yüzerken neden annenin tedavisi için para topluyorsunuz?”

“Annem, evsiz çocuklar için açtığı dernekte oldukça sevilen biri. Sosyalite tarafından da oldukça seviliyordu. O yüzden böyle bir balo düzenlemeye karar verdiler.”

“Yemek olsaydı daha hoş olabilirdi. Kadın hasta değil mi? Balo da ne?”

“Bunu senin gibi prensipleri olan birinin söylemesi garip.” Dedi yüzünde ki o iğrenç sırıtışla. Onun teklifini gerçekten kabul etmemeliydim. Ellerimi sıkıp sustuktan sonra derin bir nefes aldım.

“Adın, Crystal değil. Araştırırlarsa bulabilirler. Şu dakikadan sonra ailemin yanında Crystal Young değilsin. Bethany Green’sin. Anlaşıldı mı?”

“Siktir git Luke, bunların hiçbirini bana neden en başında söylemedin?”

“Çünkü kabul etmezdin.” Dedi.

“Sanki teklif sunmuşsun gibi!” diye bağırdım resmen. Bana sadece göz devirdikten sonra, boş yol biraz biraz renklenmeye ve ışıklanmaya başladı. Derin bir nefes aldıktan sonra saçlarımı bozmamak için yaslamadığım başımı siktir ederek koltuğun arkasına yasladım. Lanet olasıca Luke Hemmings ve ailesi umrumda değildi. Annesi ile tanıştırmak için gerçekten beni mi bulmuştu? Onun için ölüp dirilecek olan onlarca kız sayabilirdim. Benim aksime. Ama şu anda, onunla bu araba da oturmuş, baloya gidiyordum. Hemde gerçek kimliğim ile bile değil. Bethany Green olarak. Araba sarsılarak durduktan sonra, Luke hızla emniyet kemerini açtı ve flaşlar patladı. Hem ünlüydü, hemde annesi ve babası zengindi. Ayrıca annesinin açtığı bir dernek vardı, babası çok ünlü bir iş adamının ortağıydı. Dersime iyi çalışmıştım. En azından Luke Hemmings beynimi iki gündür sadece bunlarla doldurmuştu. Hızlı adımlarla kapımı bana açıp cömertçe bir gülümseme sunduktan sonra kolunu bana uzattı. Yavaşça koluna girip arabadan indiğimde sanki mümkünmüş gibi flaşlar biraz daha artmıştı.

Luke sorulan hiçbir soruya cevap vermeyip, sadece aralarından geçmiş ve büyük binadan içeriye girmişti. Geldiğimiz otel oldukça ünlü bir oteldi. Balo salonuna bizi yönlendirirlerken, balo salonunun kapısının kapanmış olduğunu gördüm. Lanet olasıca böyle yerlere, geç kalmaktan nefret ederdim. Çünkü geç kaldığın için, herkes dönüp sana bakardı ve ilgi çekmeyi gerçekten sevmiyordum.

bitch // l.h.Where stories live. Discover now