9

52 9 13
                                    


Bulunduğum binada pencereden yoldan geçmeni bekledim. Aradan on dakika kadar geçtiketen sonra seni gördüm. El hareketlerinle beni aşağı çağırıyordun.

Başımı olumsuzca sallayarak içeri girmeni istedim. Kısa zamanda içeri girerek bana yaklaştın, elini uzattın. Sıkıca kavradım selamlaşmak adına ve bıraktım... Fark etmemiştim ellerinin benimkinden büyük olduğunu o kadar aşk ile bakıyorum ki kendimi unutuyorum

İçeriyi incelemeye başladın. Bakmaya gerek duymadığım her yeri dikkatle inceliyordun. oturman için seni yönlendirdim ve ben de masama geçtim.

“Nasılsın?” dedin sakince

Bilmiyordum çünkü heyecanla kaplanıyordum her konuşmaya başladığında, her bana baktığında.

“İyi, sen?” dedim fazla beklememek için çünkü seninle bütün günümü konuşarak geçirmek istiyorum ama işte beni çok etkiliyorsun edecek laf bulamıyordum ki...

“Ben de iyi. Avukat olman çok güzel bir işim düşerse yardımcı olursun ha?” dedin ve güldün. espiri mi yaptın pek anlamasam da ben senin için her şeyi yapardım zaten.

“Evet ama umarım hiçbir zaman bana ihtiyaç duymazsın yani mesleğimle alakalı olarak.” cümlemi son anda toparlamanın gururuyla kocaman gülümsedim.

Anlamış olacaksın ki sen de güldün. Gülümerken ortaya çıkan inci beyazı dişlerin çok güzeldi ölene kadar bana gülmeni isterdim doğrusu. Ve bir şeyler söylemeye başladın ama ben duymuyordum öylece dudaklarına bakıyordum odaklanmak zordu. Senin güzelliğin ile ilgili her şey zordu!

“Beni duyuyor musun?” elini gözlerimin önünde sallayınca kendime geldim ve elinden tuttum, temasa girmek için ölüyordum. Başımı salladı
ve devam ettin.

“... Yani ben okulu bitirdiğimde çalışmak yerine evlenip para yemek isterim.”

Sadece gülümsedim. Evet ben de senin için hayatım boyunca çalışmak isterim.

“Jisoo sen düyayı sadece durarak bile güzelleştiriyorsun işte bu yüzden sana çok yüksek bir maaş vermeleri lazım ama bunu dünya kaldıramaz.” Kahkaha atarak olumsuzca başını salladı.

“Hyung abartmayı seviyor olmalısın”

Abartmak mı? Abartı olduğunu kim söyledi ki... Jisoo sen bu dünyada gördüğüm en güzel erkeksin ve buna yemin edebilirim, sen ise abartı der geçersin...

“Hiç bir zaman bir insana hak ettiğinden fazlasını söylemem.” Bana bakan gözlerin yere indi ve gülümsedin, saklama o güzel gülüşünü Jisoo-ah

“Ben artık gideyim bu güzel sohbet için teşekkür ederim.”

Kalktın ve çıkışa yürüdün seni tutamadım ama arkandan gülümsememi de tutamadım

hanlovescoups uzun zaman sonra bunu yazmamı sağladığın için teşekkür ederim <3

thanks | cheolsooΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα