Hikayemize devam etmeden önce yıldızları yakmayı unutmayalım 🌟
Oy ve yorumlarınızın, özellikle paragraf yorumlarınızı çok seviyor ve fazlasıyla motive oluyorum. Bu nedenle oy ve yorumlarınızı eksik etmezseniz sevinirim :')
Keyifli okumalar!
*
YENİDEN BAŞLARKEN ÖLMEK
*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saruhan'ın Tutuklanmasından 5 saat önce...
Hava henüz kararmamıştı, kalbimin üzerine çöken karanlık ise geceyi kıskandıracak yoğunluktaydı.
Sinan tarafından dolandırıldığımı öğrendiğim gün yeni bir hayata başlangıç yapmış, eski hayatımı silip atmaya çalışmıştım.
Her şey yolunda giderken, yeni hayatımın eskisinden çok daha güzel olacağına inanmaya başlamışken Saruhan tarafından dolandırıldığımı öğrenmiş ve dünyam başıma yıkılmıştı bir kez daha. Tam da bu yüzden tarih tekerrür edecekti bugün. İpek, Eymen ve Saruhan'dan intikamımı almak üzere ayrıldığım o eve yeniden döndüğümde planımı tamamladıktan sonra öfke ve nefretle anacağım, başarısızlıkla dolu bir hayatın daha üzerini karalayarak yeni bir başlangıç yapmaya çalışacaktım.
Buna zerre kadar inancım yoktu elbet. Sadece kendimi kandırıyor ve o üç dolandırıcıdan intikamımı alırken duygularımın aklımın önüne geçmesine engel olmak için teselli buluyordum. Hala çok seviyordum İpek'i, Eymen'i ve... Saruhan'ı. Onlara bu kadar bağlanmışken yapacağım şeylerin sonuçları ödümü koparıyordu. Bu nedenle aklımla düşünmeyi bırakamazdım zaten. Duygularıma kulak verirsem ne Eymen ve İpek'i kandırabilir ne de Saruhan'dan intikamımı alabilirdim.
Tüm bu düşüncelerin haykırışları arasında aklımın çelinmesinden korktuğum için hepsinden kurtulmak üzere başımı iki yana sallayarak telefonuma yöneldim. Evden çıkmadan önce İpek'in telefonundan aldığım Acarlar'ın numarasını aramak için rehbere girdim. Son aramalar kısmında duran Acarlar ismine tıkladıktan sonra telefonu kulağıma götürdüğümde intikam planım resmen başlamış oldu.
Plazanın önünde durduğumda arabayı kapatmadan çalan telefonun açılmasını beklemeye devam ettim. Çok geçmeden arama onaylanıp karşı taraftan ses geldiğinde telefon sesini arabaya yansıtarak konuşmaya başladım.
"Alo?" dedi birkaç kez karşıdaki yabancı ses.
"Alo, merhaba?" dediğimde sesimdeki pürüzden rahatsız olup usulca boğazımı temizledim.
"Merhaba, buyurun?"
"Erdal Bey'le mi görüşüyorum?" Sesimdeki gerginliğin karşı tarafa yansımaması için dua etmeye başladım çünkü her an tüm planı berbat edecekmişim gibi hissediyordum.
