AŞK-I ZINDAN

ARKADAŞLIK?

"Bana beni yiyecek gibi bakma"

Bakmaya devam etti. "Anlat" dedi kısa, öz ve sert. Tamam köşeye sıkışmış durumda olabilirim ama aklım hala çalışıyor.

"Sevgilimle kavga ederken oldu "dedim. Bunu fazla rahat söylemiştim, bir yandan da yemeğe devam ediyordum.

Bakışlarını üzerimden çekmedi." Ee.." dedi. Yetmemişti

Tabii yetmez! Dişi Sherlock Holmes.

"Ee'si öyle, önemli bişey değil "

" Kızım, sıkmasana arkadaşının canını"
Ah! Seni seviyorum Sahir amca.

"Hala birlikte değilsiniz ama değil mi kızım? "

" yo hayır ayrıldık. "

Sonunda önüne dönüp yemeğini yiyen birileri olmuştu. Neden bu kadar meraklı ki sanki.

" Neden tartışmaya başladınız peki? "

Bu soruyu soran Sahir amcaydı. Ne huy ama, babasının kızı ne olacak!

" şeyy "diye geveledim biraz, söyleyecek bir yalan... Söyleyecek bir yalan..

" kız meselesi! " istemeden sesimin yüksek çıkışını odanın yankısıyla fark ettim, ne diye bağırıyorum ki.

" nasıl yani? "

Doymuyorlar, bu aile yalana doymuyor.

" E şeyy..." Diye gevelemeye başladım yine en iyi yaptığım şey buydu ne de olsa... "başka bir kızla ilişkisi varmış öğrenince bastım tokadı o da gurur yaptı demek"

Yüzümdeki sebepsiz sırıtma, onların gözlerinin içine oturduğuna eminim. Sahir amca kahvaltısını unutmuş beni izliyordu, sahi Meena inanmış mıydı hiç bir şey sormuyordu, dönüp bakmıyordu bile. Prem? Hala odada mıydı? Çünkü arkadan gelen kıkırdama sesleri masada oturanlardan gelmiyordu. Sesin kaynağını bulmak için arkamı döndüğümde ela gözlerin kaçışını gördüm. Hızla başını çevirmiş kıkırdamasını kesmişti.

Sonunda hikayenin bittiğine inanan Sahir amca çok önemli bir açıklama yapacakmış gibi elindeki çatalı ve bıçağı tabağının iki yanına bırakıp masaya dirseğini koydu ve ellerini birleştirdi.

Evet nasihatlar rotasını almış bana doğru gelmek için hazırlanıyordu.

"Bak kızım,..... Diye başladı sözüne. O sırada ilgilendiğim tek şey masaya doğru yaklaşan ve tam gözlerimin içine bakan Prem di.

Hafif sola yassı bir şekilde dururken sağ eliyle sandalyesini çekip oturdu. Gözlerini çek. Gözlerime bakma.

Tanrım! Ben niye çekmiyordum ki.

"Değil mi kızım? "

Hala konuşmaya devam ediyordu üzerime hücum eden nasihatlar şu anda beynime işlemiyor Preme odaklanmanın ördüğü duvardan geri sekiyorlardı.

" Evet. Tabi Sahir amca"
Ne dediği konusunda en ufak bir fikrim yoktu.

Hadi ben bakıyorum sebeplerim var o niye bakıyordu ki.

Ah aptal ben! Ben bakıyorum diye olmasın? Sahi niye bakıyorum?

Durum komik olabilirdi ama Prem için değil. Kıvrılan dudakları ciddiyete bürünürken, dakikalardır konuşan Sahir amcaya verdim dikkatimi.

"Unutma kızım, sana zarar veren bir erkekten uzak durmalısın. Böyle insanlar kimse için güvenli değildir "

Prem'in bakışlarıyla beraber bende Sahir amcaya baktım babacan tavrının ardından çatalını ve bıçağını yeniden eline aldı.

Prem masadan sessizce kalkıp az önce geldiği yöne doğru ilerledi.

Kısa bir durum tespiti yapacak olursak Meena hala şüphede yani beni sıkıştırmak için can atıyor Sahir amca duruma ayak uydurdu ama Prem yine huysuz yine huysuz.

Tabağımda kalanları hızla bitirip kalkmak için izin istedim. Masadan kalkıp Prem'in odasına doğru ilerledim.

Okulda sınıf öğretmeni beni müdür yardımcısının yanına gönderdiğinde tek ayağımı yere vurarak söyleyeceklerimi düşünür ufak bir prova yapardım. Şimdi de o halimden hiç fark yoktu. Şimdi de beni buraya getiren hafif geri olmasından şüphelendiğim aklımdı. Müdür yardımcısının yanına gelmiştim.

"Hay aklıma tükürey... "

Ufak çaplı küfürü savururken açılan kapı ağzımın açık kalmasına sebep oldu.
Daha kapıyı çalmamıştım ki.
" Ne var Leela? "

Harika bir soru, ne var?
Ne vardı?

" Kapıda mı bekliyorsun.?" dedim ortamı yumuşatmasını beklediğim sırıtmayla.

"ne? " dedi. Anlamaz tabii.

" Şey... Aslında bişey yok.. Yani"

"İyi. "

İyi mi? İyi! Bu kadar mı yani, iyi! Ah! Ne bekliyorsun ki Leela odun bu odun, yontulmamış kütük.

" İyi mi? " dedim ek birşeyler söylemesini bekledim. Ama beyimiz yine odunluğunu konuşturdu
" Senin derdin ne? "

Bir derdim yoktu.
" Arkadaş olmak diyelim " dedim bir çırpıda. Emin miydim peki?

Bu kadar sabit fikirli bir adamla arkadaş olmak : iki kere düşün Leyla, iki kere düşün.