on sekiz

361 56 53
                                    

Seungmin

Koşarak aşağı döndüğümde hepsini bahçede buldum, beni ağlarken gördüklerinde endişe ile yanıma gelmişlerdi, cümle kuramıyordum. Onu kırdığımı düşündükçe mahvolurdum, sevdiğim çocuğa zarar vermiştim.

Söz verdik birbirimize, sözleri tutmamız gerek, Changbin kendine zarar vermemeli, sözünü tutmalı.

"Ne oldu?" dedi Chan, ağladığımı görünce beni kendine çekip sarılmıştı, her canan bir abi gibiydi, gibiydi değil o bizim abimiz. "Seungmin sakin ol, kızdı mı sana? Konuşur halledersiniz üzülme, hem ben de konuşurum Seungmin çok üzgün derim."

"Changbin yok, mektup bırakıp gitmiş. Bazen konuşurken yaşamak için anlamı olmadığını söylerdi, şimdi de ben ona kötü davrandım, kendine zarar verir mi?"

"Ne yazıyordu?" dedi Jisung. "Belki de tuvaletteydi sen yazdığın sırada."

"Neden mektup bıraksın o zaman?"

"Sakin ol." diye ağlamaya başladı Hyunjin.

"Ya sen neden ağlıyorsun?" dedim ağlayarak.

"Sen ağlıyorsun çünkü."

"Ya ağlamayın." diye ağlamaya başladı Felix, dayanamıyoruz birbirimizin ağlamasına.

"Ya tamam sakin ol," dedi Minho. "Gidip onu bulalım işte, kötüyü düşünüp durmayın."

"Başka bir şey düşünemiyorum ki?"

Kendini sanki buna programlamış gibi her şeyin en kötüsünü düşünür dururum hep, dışarıdan enerjik olan yanım aslında negatif bir insan barındırıyor.

"Nereye gidebilir biliyor musun?" dedi Jeongin, bilmiyordum, okul dışında tek lunapara gitmiştik. Sevdiği yerleri bile bilmiyordum, zamanla birbirimiz hakkında bir sürü şey daha öğrenecektik.

"Evine dönmüş olabilir mi?" dedi Hyunjin. "Ailesini arayalım."

"Onun ailesi benim, hep öyle derdi bana. Changbin yetimhanede kalıyor."

"Belki oraya gitmiştir," dedi Chan. "Arkadaşı falan varsa orada onunla konuşmaya gitmiştir."

"Hiç bahsetmedi," dedim, ağlamam durmuştu, mantıklı düşünerek nerede olduğunu bulmak istiyorum sadece. "Hep yalnız olduğunu söylerdi."

"Ya arkadaşlar şimdi tuvaletten çıkıp gelirse valla hepinizin kafasını kırarım," dedi Jeongin. "Changbin dışarı çıksa da geri dönecektir sakin olun."

Nereye gittiğini düşünmekten kafam patlayacaktı artık, belki de sadece yürüyüşe çıkmıştır.

"Bay Park'tan yetimhaneyi aramasını isteyeceğim," dedim ayağa kalkarken, size oturduğumu dememiştim değil mi? Ne ara oturdum ben bile bilmiyorum. "Eğer orada ise yanına giderim, bir keresinde konuşma arasında bazen sıkılınca oraya gittiğini söylemişti."

"Şimdi mi söylüyorsun bunu?" dedi Chan.

"Ya ne bileyim aklıma gelmedi bir an!"

"Koşun!" diye bağırdı Jeongin.

"Aşkım çabuk gaza geliyorsun!"

Altı Çizili Cümleler•seungbin✔️Where stories live. Discover now