34.Bölüm: Kadın

288 80 22
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



34.Bölüm: Yavaşça kaybolacağım, bu evrende kalmayacak izim. Ama ben hep hatırlayacağım. 'Atladığın uçurumdan izlediğim geceyi.'


Adımları her geçen saniye yaklaştı. Heyecan kalbimi istemediğim bir şekilde hızlandırırken ellerimle ağzımı kapatıp dudaklarımın arasından kaçacak olan küçük sesi engelleme çalıştım. Ama olmadı. Tam yanıma geldi. Hiç konuşmadan eğilip yanıma oturdu. Sırtını ağaca yasladığında ellerimi çekip sertçe yutkundum. Yakalanmak sandığım kadar acı verici değildi.


Saniyeler sonra dudaklarını araladı.


"Nereye kadar gidebilirdin ki?"


Beni küçümsemesini istemiyordum ve şuan o bunu yapıyordu.


"Gücümün yettiği yere kadar."


Hafifçe gülümseyip bakışlarını bana yönlendirdiğinde cevap vermesini beklemeden ekledim.


"Pes etmedim."


Hayatta böyle olmamız gerekiyordu. Dinlenmek vazgeçmek değildi belki ama daima bizi bir adım geriye götürürdü. Bunu aklıma kazıdığım günden beri durmadan koşuyorum.


"Bütün gece burada duramayız, kalk hadi."


Ayağa kalkıp elini bana uzattı. Yardım almak istemediğim için ağaca tutunarak kalktım.


"Bana bir daha elini uzatma."


Diyerek caddeye doğru yürümeye başladım. Ona karşı bir tavrım olmalıydı, kendimi güçsüz göstermek istemiyordum.


"Uzatmam."


Sinirle arkamdan gelip yolu telefonun ışığıyla aydınlattı. Bir çocuk gibi onunla aramdaki mesafeyi açmaya çalışıyordum. O da çocuğunun kaybolmasından endişe duyan ailesi gibi hızlı adımlar atıyordu. Artık neredeyse senkronize olmuş gibiydik.


"Biraz daha önden git. Yesinler seni."


Evren'in kurduğu cümleyle birlikte kahkahamı bastırmaya çalıştım. Dişlerimi sıkıp ses çıkarmamaya çalışırken ellerimi göğsümde birleştirip biraz daha hızlandım. Onun söylediği şeyler beni tedirgin etmekten çok güldürmüştü.

HİSSEDEBİLİRSİN YAĞMURLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin