2 ¦ Bu Gece Ay Gerçekten Güzel

588 88 242
                                    

"Hinata Shoyo"

Küçük eli ve ince parmaklarının simetrisi oldukça iyiydi. Annesinin aksine kabarık, dalgalı saçları vardı. Düz olsaydı belki cins durabilirdi ama Tanrı bu şahısı oldukça düşünerek yaratmış olmalıydı.

"Kageyama Tobio"

Elini tutma zahmeti göstermedim, temiz ya da kirlimi bilmiyordum. Dudaklarını büzüp geri çekti elini. Odası çok dağınıktı, böyle nasıl yaşıyordu. Pislikten ve tozdan nefret ederdim, bu yüzden sürekli maske ve eldiveni eksik etmezdim yanımdan.

"Of bana eldiven ver hemen"

Hinata tek kaşını kaldırıp bana baktı, kıt mıydı acaba neden anlamıştı.

"Odanı temizleyeceğim çok kötü"

"Oh o mu, aslında sadece kıyafetlerim yerde"

İç çekerek kendi odama gittim. Daha fazla katlanamazdım bu görüntüye, simetrisi çok bozuktu. Üstelikte kirliydi.
Bavulumu açıp iki eldiveni ve maskeyi geçirdim. Başıma da bone takıp geri gittim odasına. Yine şarkı söylüyordu, karga sesli.

"Ah Kageyama-kun yine sen"

Üstümdekilere bakıyordu, doğru ya daha bornozu çıkarmamıştım. Zaten mecbur olsam bunu da giymezdim, kim bilir leş gibidir.

"Süpürge ver, birde ban yardım et. Odanı temizleyelim hasta olacaksın"

"Anladım abi"

'Abi'? Bu bana abi mi dedi yani. Sakin olmak için nefes aldım, sinir problemlerimden yeni kurtulmuştum.

"Biz kardeş değiliz"

"Bence iyi kardeş olurduk, hem annemle baban evleniyor değil mi?"

"Benim baba-"

Devam edemedim, katili bile bulanamamıştı babamın. Ona bakmayı kesip leş gibi olan masasını toplamaya başladım. Eliyle sırtıma dokunduğunda ürpererek bir adım geri adım attım.

"Pis ellerin ile dokunma bana"

Gözlerini kırpıştırdı, güneş yüzüne vururken daha çok fark ettim. Yüzünde pudra mi vardı? Doğal olmayan şeyleri sevmezdim.

"Birde makyaj yapmışsın"

Tepkilerime anlam veremedi. Anksiyete, okb ve sinir bozukluğu çeken birini nasıl anlayabilirdi ki? Simetri hastalığı en kötüsü zaten, gerçi ben hasta olmadığıma eminim.

"Kageyama ben p-pis değilim"

"Gerçekten öylesin, üstünde ki tozları görmüyor musun?"

Üstünde ki kıyafetler mavi sweetshirt ve siyah pantolon. Kaç beden o 'm' beden mi? Gözlerini de zaten dakika da 19 kere kırpıyordu. Tek sayılardan nefret ediyordum.

"Ben temizim, hem pissem giyme benim bornozumu"

"Kıyafetlerimi şuan giymem"

"Nedenmiş?"

Çok sorguluyordu, çok sinir bozucu bir insandı kesin.

"Önce hepsini 60 derece de yıkamam sonra da hepsini iki kere ütülemem lazım anladın mı?"

"Çok tuhaf birisin, ne gerek var o kadar şeye"

"Eğer sende çöp kutusuna atılsaydın sende temiz olmak isterdin"

"Hangi çöp kutusu"

Birden aklıma eskiler geldiğinde gözümden yaş gelmeye başladı.

"Seni velet üstüme nasıl süt dökersin"

𝘚𝘜𝘕𝘕𝘠 𝘕𝘐𝘎𝘏𝘛 ¦ 𝘒𝘢𝘨𝘦𝘩𝘪𝘯𝘢 Where stories live. Discover now