ℰğ𝑒𝓇 𝒾𝓈𝓉𝑒𝓇𝓈𝑒𝓃

11.2K 904 164
                                    

Oturduğum kuyunun kenarında ellerimdeki renkli süslere büyülenmiş bir şekilde bakıyordum.

İlk defa bu kadar çoğunu elimde tuttuğum için aşırı mutluydum. Kırık , sarayın merdivenlerini süsleyemeyecek kadar çirkin olanlar bana verilmiş olsa da ben bayılmıştım , tek kelime ile harikaydı.

Bunları bana onca işinin arasında getirdiği için Kahya bey efendiye çokça teşekkür etmiş ve nezaketen onu kasabadaki pazara davet etmiştim.

Yarın büyük gündü , tören yarın yapılacaktı . Orada hizmet etmek beni çok heyecanlandırıyor , asla diğerleri gibi gocundurmuyordu .

Son hazırlıklar için de ek mutfak alışverişine gitmem gerekiyordu. Yani Kahya bey efendim ile gidebilirdim.

Nedenini birazcık anlıyorum ki onunla daha çok zaman geçirmek istiyordum.

Birazcık kalan işini halletmek için saraya döndüğünden de onu tam burada bekliyordum.

Mırıldandığım marş ile görüş açıma girmişti hizmetli kıyafetli Kahya.

Üstündeki bizim kıyafetler ile oturduğum yerden inmiş , adeta yerlere yatarak gülüyordum .

- k-kahya bey e-efendim , bunlar çok dar..

Kıkırdamam sona geldiğinde görebilmiştim somurtan şirin tipini.

Yerde oturan bana eğildiğinde hala sarkıttığı yanaklarını mıncırmıştım .

Sonunda ikimiz de gülüşürken yerden kalkmıştık.

_ ne yapayım , çabuk büyüyorum sanırım

Daha fazla onu bozmamak için çıkışa doğru yürürken iplere dizilmiş olan süsleri boynuma doluyordum .

Yandan bakış atıp uzun yolda yürürken ikimizin de ağzına dolanan tek şey marşımızdı.

_ ailen yok mu Yula?

Bu bir kaç kelime tüm moralimi bozup beni üzerken bunu ona anlatıp anlatmamayı tartıyordum. ona ilk konuştuğumdan beri koşulsuz bir güven duyuyordum.

_ Ailem denizaşırı ülkelere mal getirip götürürdü , ben 7 yaşına kadar denizin kıyısında yaşıyorduk. En son yola çıkarlarken geri gelecekler sanmış , dönüp sarılmak yerine çamurlarla bebekler yapmaya devam etmiştim. Ne yazıkki gelemediler.

Peki sizin aileniz efendim, neden buradasınız?

_ Bunu daha sonra konuşmaya ne dersin? Hem bak kasabaya geldik .

Bozulsam da belli etmedim ve gösterdiği kalabalık pazara bir bakış attım.

Öğlenin bu saatinde buradan bir şeyler almak ölüm gibiydi.

Bildiğim bu his ile omuzlarım çökmüşken biraz kalabalığın dağılması konusunda ikimiz de anlaşmıştık.

Aramızda bilmediğim bir gerginlik varken oturduk taş korumalıklara.

- prensimiz iyi mi ? Hala korkuyor mu?

- Biliyor musun senin dediklerini ona aynen ilettim. Dediklerini uzun uzun düşünmüştür. Şimdi biraz daha iyi gibi.

Gözlerim şaşkınlık ve heyecanla büyümüştü. Demek prense benden bahsetmişti. Ama beni mutlu eden şey prense benden bahsetmesi değil , beni aklına getirmesiydi .

Heyecanlandığımda yaptığım şeyi yapıyor , terlikli ayaklarımı birbirine sürüyordum.

_ Kahya Efendim bey , şu ilerde köşede harika hoşaf satan bir seyyar satıcı var, oradan hoşaf alabilir miyiz?

Parmağımın ucundaki kenara bakıp mırıltılar eşliğinde ' ama beğenmezsem..?'

_ hayır hayır , mükemmeldir emin ol , mükemmel.

_ eğer beğenmezsem parmaklarını ısırırım.

Bir parmağıma , bir ağzını açtığı dudaklarına bakarken tereddütle başımı sallamıştım .

_ Ama eğer beğenirseniz tüüm torbaları siz taşırsınız

İkimizin de itişe kakışa vardığı satıcı ile içeceklerimize kavuşmuştuk .

Uzun süredir içmediğim için tası dudaklarıma götürürken derince içime çekiyordum üzüm kokusunu.

Tasımın arkasına vurulması ile burnuma ve üstüme fışkıran hoşafım ile ben öksürüklere boğulurken Kahya bey gülücüklere boğuluyordu.

_ Ya ama bu çok haksızlık ya , siz neden böyle yaptınız ? Banane sizin içeceğini içeceğim işte.

Elindeki içeceği kaçıran kahyanın ellerini iyice tutmuş ve öne uzanan dudaklarımla onun tasını içmeye çalışıyordum.

Etraftaki insanlar delirmişçesine bize bakarken biz deli gibi eğleniyorduk .

'Sonuçta müziğin sesini duymayanlar dans edenleri deli sanarmış ' bakın bu sözü yazın bir yere ilerde çok bilinir.

Pazarın azalması ile ben kirli üstümle , Kahya da çıplak gibi yapışan kıyafeti ile dalmıştık alışverişe.

Kadınlar eteklerini savurarak kahyama cilve yaparken ellerimi yavaşça koluna sanmıştım.

_ çok kalabalık ya , bana çarparlarsa düşerim.

Başı ile onaylayıp işimize devam ettik.

Kahya gerçekten hiç alışveriş yapmayı bilmiyordu. Hem çok pahalı hem de çok kötü ürünleri hemen almaya çalışıyordu.

Sızlansa da pazarın en sonundan en başına kadar gezmiş , en uygun fiyatlı ve sağlam ürünlerden azar azar almıştım .

Çoktan sarayın çanları çalarken kahyaya üzüldüğümü için marul poşetini ben almıştım.

Elimde poşetim sallana sallana koca köprüde yürürken arada arkamda terler döken kahyaya gülümsüyor , yanına gidip anlına yapışan saçlarını arkaya atıyordum.

Böyle böyle yolu yarıladığımızda ' nolur birazcık şuraya oturalım Yula ' sesi ile ne kadar kapıların kapanacağını söylesem de dinlenmemiş ve köprünün kenarlarına oturmuştuk.

İkimizden de çıt çıkmazken konuşmaya karar vermiştim.

_ Biliyor musunuz? İlk defa bir arkadaşım oluyor , yani ben sizi arkadaşım olarak görüyorum. Size gerçekten çok güveniyorum.

_ Biliyor musun bende ilk defa bu kadar kalabalığın içinde yalnız hissetmiyorum. Yani şimdi her şeyi söyleyemesem de seninle konuşmak için kendi duvarlarımı yıkıyorum, adeta yeni bir ben çıkardın içimden.

Buz gibi eli burnumu sıktığında ikimiz de gitmeye karar vermiş ve kalan diğer yolu da aynı şekilde tamamlamıştık .

Bence Kahya aynı kral gibiydi. Çünkü kapanan kapıları bile açtırmıştı.

Elindekileri mutfağa bıraktıktan sonra kuyunun önüne tekrar gelmiştik.

_ teşekkür ederim eşlik ettiğiniz için .

_ asıl ben teşekkür ederim, çağırdığın için yani.

_ yarın da görüşebilir miyiz efendim.

_ T-tabi , eğer istersen .

Birden bozulan surat ifadesine anlamaz gözlerle bakarken gülümsemiş ve burnumu sıkarak sarayın ışıklı yoluna karışmıştı.

Tüm günün yorgunluğu ve yarının da koşuşturması ile odama girdim.

Şimdiden iç içe yatan insanlarla uyumaya alışmıştım.

Yanlarına yaklaşmam ile bana yer açan adamların yanına kıvrıldım .

Üstüme örtülen yorgan ile bedenimi saran sıcağa kendimi bırakmıştım.

Eminim ki düşümde göreceğim tek şey uzun zamandır aşırı merak ettiğim prensimizin silüeti olacaktı...

ᴘʀᴇɴꜱᴇꜱᴇ ʙxʙHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin