ℬ𝒶𝓀ı𝓃 ö𝓁𝒹ü

En başından başla
                                    

Açılan yüzü ile yanaklarını şişirdiği belli olurken arada da kocaman olan pantolonunu beline daha da tutturmaya çalışıyordu.

Artık pes etmiş gibi kovayı bırakıp kuyunun yanına çöktüğünde beni görmüştü.

Anında onun da gözleri parlarken elimle sus işareti yapmam ile bakışları dudaklarım ve gözlerim arasında koşuşturuyordu.

Elimle yanıma çağırmam ile etrafına bakarak o da yanıma çöktü.

- Nasılsınız Kahya bey efendim?

_ İyiyim Yula bey efendim. Siz nasılsınız ?

Kıkırtısını gizlemek istercesine elini ağzına götürmüş ve başını yere eğerek gülmüştü.

_ bende pek iyiyim . Neden burada saklanıyorsunuz?
Prensin size ihtiyacı vardır , malum törene az kaldı.

Etrafına bakarak söyledikleri ile tıpkı bir bebeğe benziyordu. Kardeşim gibi görüyordum sanırım onu yoksa bu kadar incelemem normal değildi. Veya çoktan yara olmuş ellerine üzülmem , dizlerinin acıdığını düşündüğümde rahatsız olmam...

- Prens kendi işini hallediyor. Hem saklandığımı nerden çıkardın bakıyım , dinleniyordum.

Başını sallayıp yerdeki çiçekleri incelemeye başladığında çok beğendiğini düşünerek çiçeği koparmış ve bağdaş yaptığı bacaklarının üstüne bırakmıştım.

Bu yaptığım ile gözleri dehşete düşmüş bir şekilde açılırken ne hata yaptığımı düşündürüyordu bana.

_kahya bey efendim, neden kopardınız şimdi , bakın öldü.

Ne diyeceğimi bilemezken öylece bir çiçeğe bir ona bakakalmıştım .

'üzgünüm , sen beğenince , birdaha koparmam , hem üzülme bak onun için bir sürü ekerim , anlaştık.'

Anında gülmesi ile bende gülümsemiştim .

Sessizleşen ortam ile düşüncelerim tekrar bedenimi ele geçirirken ona anlatıp anlatmamayı tartıyordum.

Birine anlatmak , akıl almak bana iyi gelebilirdi . Hem onun böyle bir konudaki fikrini merak ediyordum.

Ben , hiç bir hizmetli ile konuşmayan ben , onun için yalan söylemiş , onun üzülmesini istememiş ve şu an onun fikrini merak ediyordum.

_ peki sen , prensin yerinde olsan ne yapardın?

Sessizliğin bozulması ile bakışları bana döndü.

_ evlilik mi ? Bilmem prens ne düşünüyor?

-prens sevmediği biri ile evlenecek . Ve üzgün. Biliyor musun birazcık da korkuyor sanırım.

_ Ben bilemem , onun gibi konuşamam ki .

_ peki sen prens olsaydın ?

_ Ben prens olsaydım (kıkırdar). Ben Aşka inanırım. Böyle doğru insanı gördüğün zaman her şey yavaşlar gibi düşünürüm. Yani benim için sevgi var ve çok önemli. Bu yüzden ben prens olsaydım asla sevmediğim biri ile evlenmezdim , ne olursa olsun.

Ama prensin öncelikleri illa ki farklıdır benden , tahta geçmek için bir kraliçe lazım . Bu yüzden evlenmek zorunda hissediyordur kendini. Doğru olanın bu olduğunu sanıyordur .

Ama değil , eğer korkuyor , sonunda taht olsa da bunu istemiyorsa bence evlenmemeli . Mutsuz yaşasın istemem.

Bu çocuğun dedikleri çoktan yaşlarımı akıtmıştı. Evlenmek istemiyordum. Tahtı çok istiyordum ama bir kraliçe istemiyordum.

Yüzümde hissettiğim minik parmaklar ile başımı ona döndürerek dizlerime koydum.

Birazcık ilgi görmeye ihtiyacım vardı. O da benim gibi dizlerine yattığında elleri akan yaşlarımı siliyordu.

Esen ılık rüzgârla kokusu burnuma dolarken oturmadan ötürü sanırım dinlendiğimi iliklerimde hissettim.

Gözlerimi açtığımda karşımdaki beden yaptığı şeyi yeni idrak edermiş gibi hızlıca yerinde dikleşti.

Arkadan vuran güneşle alttan ona bakarken ' üzgünüm Kahya Efendim bey ama çok işim var , prens için salonu süslemeliyiz'

Apar topar arkasına bakarak uzaklaşmıştı yanımdan. Biraz daha etrafın sesini dinlediğimde kahyamın seslenmesi ile tören kıyafetlerimi denemek için çoktan sarayın yolunu tutmuştum.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Binazcıcık etkileşim sağlayın 🥺

ᴘʀᴇɴꜱᴇꜱᴇ ʙxʙHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin