-48- I Did Something Bad

19.7K 1.7K 6.4K
                                    

- 48. Bölüm -

Çok fazla şey söylemeye gerek yok. Tek bildiğim, bizi burada her şeye rağmen uzun zamandır desteklemeye devam edip bir parçamız haline gelen değerli kişilerin bıraktığı uzunca mesajlarla bir şeyi yeniden farketmiş olduğum...

O da şu ki; Eğer burada, bu kurgu evreninde dünyadan uzaklaşıp 'yazmak' bana iyi geliyorsa, ne olursa olsun gittiği yere kadar buna devam etmem gerektiği. En azından 'ben' pes edene kadar ve artık 'yazmak' bana zevk vermeyene kadar. 🍷

Kısacası, buradayım, 4 yıldır hep öyleydim ve bir süre daha da başınızı ağırtmaya devam edeceğim. Öyle bırakma gibi bir durum zaten yoktu, Bitch benim için tuhaf bir bağımlılık oldu ve ben orada da gördüğünüz gibi hemen ilk size koşarak danışmak adına soru yönlendirmiştim :')

O yüzden bizimle ve bangtanla kalmaya devam eden bebeğimsleri öpüyor, bölüm teşekkürler mahiyetinde çok uzun, keyifli okumalar diliyorum, oylayın beni 🤭💜

***

Havada uçuşan bornozlar... Kahveler ve kırılan şarap dolu kadehler... Çekilen restler...

Gözleri dolu bir halde "Çünkü se-ni... Bırak bir başkasıyla, varsa yukarıdaki tanrıyla bile paylaşamayacak kadar aşkına düştüğümdendi..." diyip bu sefer gerçekten de defolup giden gencin ardından ayakları yere mıhlanmışçasına donup kaldı adam önce.

İçinde kükreyen volkana ve inip kalkan çıplak göğsüne rağmen, dünya sanki bir anlığına dönmeyi durup bir girdaba doğru yerin dibine çekilmişti ayakları.

Çarpan kapıdan sonra bir mühlet çatık kaşlarının ardına gizlediği gözleri hala kapıya bakarken, kulakları uğuldadı.

Sinir, öfke, üzüntü ve de pişmanlık... Her biri kanında aynı anda akıyordu.

Kısa bir süreli düştüğü hareketsiz boşluktan sonra ellerinden birini şakaklarına götürerek ağrıdan çatlayan başıyla yüzünü sıvazladı usulca. Ardından da derinden ve hararetli bir iç çekiş bıraktı.

Bakışları, duştan çıktığı için ıslak ve tek bir havluyla sarılmış kasıklarına düştüğünde, kendi bedenine yabancı hissetti sanki o an.

Evet çıplaktı. Evindeydi. Hatta dışarıda olsa bile çıplaklık kavramı, hiçbir zaman çekince unsuru olmamıştı onun için. Olmamalıydı da ve bunu extra normal karşılayan rahat bir adamdı. İnsan dünyaya bile böyle gelmişken, neden utansın ve kötü algılansındı ki?

Üstelik Yalnızca 30 dakika önce herkesin evlere dağılmasına ramak kala, etrafı toparlayan çaylak garsonlardan biri, ayağı takılarak elindeki o dolu sivri metal tepsiyle neredeyse esmerin boğazını bile yanlışlıkla deşicekken, son anda sıyırıp sadece üstüne dökülmelerine sebep olmuştu.

Boğazına denk gelen parçanın acısı, hala kırmızılığı ile baki'ydi. Ne baş ağrısıydı ama...

Bu sebeple Konukları uğurlayıp kendini duşa atmıştı hızla... Ancak işte o an, yeni yeni açılmaya başlayan algılarıyla, ensesinin ardındaki hayali bakışları hissetmeye başlamışken, cidden her şey daha beter olamazdı diye düşündü.

Jeon buraya gelmeden birkaç dakika önce, birkaç iş adamı misafir de gitmeden önce son bir kez bahçeye sigara içmeye çıkmıştı ve pencereden olan biteni naklen izlediklerini o tarafa dönmese bile hissediyordu Esmer... Sinirleri cidden tepesindeydi.

Bonjour, Bitch! を ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin