"Psikopat olduğunu düşünüyorum. Kendince başka insanlara yardım ederek vicdanını rahatlatıyor."

"Belki de sizin için uğraşıyordur? Başkalarının hayatları kararmasın diye?"

"Başka hayatları mahvederek mi?"

Jungkook gözlerini kaçırdığında "O öldürdüğü adamla resmen oyun oynuyordu Jungkook. Organlarıyla oynuyordu." demişti Haneul ciddi bir şekilde. Jungkook ise "Bilmiyorum" demişti.

"Ben ne yapacağımı bilmiyorum Jungkook. Bence her şeyi polise anlatmalıyım"

Jungkook olumsuz anlamda kafa salladığında "Lütfen şunu söyleyip durma Haneul." demişti. Haneul ise "Neden?" diye sormuştu ona.

"Sen onu ihbar etsen bile ne olacağını düşünüyorsun hah? Bunny yakalanacak mı? Eğer ihbar edersen sen de yanarsın. Sana neden ordaydın diye sorduklarında ödevim için resim çıkarttım mı diyeceksin?"

"E-evet derim. Misoo ablayla konuşmamız da var. Onu gösteririm"

Jungkook Haneul'a "Peki daha sonra ne olacak?" diye sorduğunda "Ne olmasını bekliyorsun Jungkook?" demişti Haneul. Jungkook da "İşte hiçbir şey olmayacak. Yapmış olacağın tek şey cesedi erken bulmalarını sağlamak. İki günde değil de bir günde bulacaklar. Ayrıca aileni ve Misoo ablayı bu işe bulaştırmaya değer mi? Hem o saate dışarda olduğun için ceza yersin. Boşu boşuna aileni uğraştıma" demişti kaşlarını çatıp.

Haneul kafasını yere eğdiğinde Haneul'ın elini bırkıp belini tutmuştu Jungkook ve kendine doğru çekmişti.

Ona sıkıca sarıldığında "Kendimi kötü hissediyorum" demişti Haneul derin bir nefes alıp. Jungkook da elini onun saçlarına çıkartmış ve "Birkaç güne geçer merak etme. Senin bir suçuk yok Haneul. Kendini suçlama" demişti saçlarını okşayarak

"Yanımda olduğun için teşekkür ederim. Senin gibi bir arkadaşa sahip olduğum için çok şanslıyım Jungkook"

Bunun üstüne hiçbir şey demeyen Jungkook elini Haneul'ın saçlarından çekmiş ve doğrulup "Yat uyu Haneul. Yarın okul var." demişti. Haneul'dan ayrılıp onun gözlerine baktığında da içtenlikle gülümsemiş ve "Artık gideyim" demişti Jungkook. Haneul ise "Ya yakalanırsan?" diye sormuştu.

"Gelirken yakalanmadıysam giderken de yakalanmam. Sen merak etme"

"Gitmesen olmaz mı? Sabah okula birlikte gideriz? Evde tek kalmak istemiyorum."

Jungkook "Ama çantam burda değil" dediğinde "Senin evine uğrarız sabah." demişti Haneul. Jungkook ise benim evim okulun zıttı yönünde kalıyor ama biliyorsun" demişti.

"Bence bir şey olmaz. Erken çıkarsak geç de kalmayız"

"Ah, peki..."

Haneul hızlıca ayağa kalkıp "Ben sana kıyafet getireyim" dediğinde yavaş adımlarla odadan çıkmış, ardından da anne ve babasının yatak odasına girmişti. Jungkook da derin bir nefes alıp saçlarını karıştırmıştı.

...

Jungkook odadan çıktığında gözlerini ona çeviren Haneul "Biraz büyük gelmiş" demişti Jungkook'u baştan sona süzüp. Bunun üstüne de omuz silkmişti Jungkook ve "En azından beli bağlanıyor" demişti.

Haneul olumlu anlamda kafa salladığında "Nerede yatacağım ben?" diye sormuştu Jungkook ona. O ise "Benim... Yatağımda yat?" demişti.

"Sen nerde yatacaksın?"

"Annemin odasında yatarım ben. Aslında seni orda yatırmak isterim ama yatak biraz sert. Rahat edemezsin"

Jungkook "Peki sen rahat edecek misin?" diye sorduğunda olumlu anlamda kafa sallamıştı Haneul. Ardından da "Dur hemen çarşafını ve yastık kılıfını değiştireyim" demişti.

Arkasını dönüp ilerlediğinde onun bileğinden tutup "Sorun değil Haneul. Bir gece kalacağım zaten" demişti Jungkook ona gülümseyip. Haneul da omuz silkip "Peki o zaman" demişti.

Jungkook gözlerini etrafta gezdirip "O zaman... İyi geceler?" dediğinde "İyi geceler" demişti Haneul gülümseyip. Ardından da birkaç adım uzaklıktaki yatak odasına girmişti.

Arkasını dönüp Haneul'ın odasına giren Jungkook etrafa bakınmıştı uzunca. Ardından da yatağa yaklaşıp yorganı kaldırmış ve yatağa girmişti.

Yorganı bir yere toplayıp kendine çektiğinde sıkıca sarılmıştı ona. Ardından da yüzünü yorgana gömmüş ve derin bir nefes alarak Haneul'ın kokusunu içine çekmişti.

Haneul ise bileğindeki tokayla saçlarını toplamıştı aynanın önünde. Sonra da anne ve babasının geniş yatağına yatmış ve derin bir nefes vermişti.

Bu sert yatak hiç hoşuna gitmiyordu Haneul'ın ama annesi ve babası sevebiliyordu?

Jungkook diğer tarafına döndüğünde gözlerini açıp masanın üstündeki küçük şekere bakmıştı.

Haneul'ın bu olaydan sonra çok fazla korkmuş olduğunu biliyordu fakat elinden gelen hiçbir şey yoktu.

O an Haneul'ın orda hiç olmamasını dilerdi fakat yapacak bir şey yoktu.

Gözlerini kapatıp yorgana tekrar sarıldığında Haneul'a sarıldığını hayal etmiş ve gülümsemişti.

Haneul her ne kadar onu arkadaşı olarak görse de çok seviyordu Haneul'ı Jungkook. Oldukça değer veriyordu ona.

Liseye başladığından beri iyi bir arkadaşlıkları onunla. Her ne kadar nakil ile gelse de Haneul ile sıra arkadaşı olmuş ve konuşmaya başlamışlardı.

Her gün dertleşmeseler ya da birbirlerinin evine gitmeseler de iyi bir sıra arkadaşlarıydı.

Bölüm seçtikten sonra da aynı sınıfa düştüklerini öğrenince çok sevinmişlerdi zaten. Young Ae ve Hyun Woo ile de bölüm seçtikten sonra tanışmışlardı.

Dördü çok iyi arkadaş olmuştu.

Jungkook Haneul'ın kokusunu içine çekip gözlerini kapattığında aklındaki düşünceleri silip kendini uykunun kollarına bırakmıştı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

✵~Oy vermeyi unutmayın~✵

.
.
.
.
.
.
.

Bunny ✵ JJK ✓Kde žijí příběhy. Začni objevovat