Kırık hava

601 42 15
                                    

Gökyüzünden yağan yağmur damlaları ıslatırken saçlarımı, düşünceli ve dalgın halimle eve doğru yürüyordum.
Hala son günlerde yaşadıklarımin ağırlığı vardı omuzlarımda.
En değerli dostumu kaybetmek üzereydim ve bunun sebebi ulaşamadığım aşkımın isyanıydı.  Sadece bu isyanımi, tek sahip olduğum dostumun üzerine atmış olmakta benim aptallığımdı.
Onun kalbini kırmış olmanin sonucunda kaybetmenin eşiğinden dönmüştüm. Attığı konuma içimde bir sürü hesaplaşma ve sorguyla gitmiştim.
Onun beni afetmesi için yapamayacağım şey yoktu çünkü büyük eşeklik etmiştim.

Ama dostum beni yine şaşırtmış ve fazla süründürmeden affetmişti beni.
Tabi bana yine binlerce nutuk çekmişti.
Bu aşkın beni kötü anlamda etkilediğini, kendimi ve çevremdekilere zarar verdiğimden dem vurmuştu.
Tabi aşık olduğum adamın da buna hiç değmediğini korkak bir herif olduğunu da es geçmemişti..
Yani o da farkındaydı, ben kafamdan uydurmuyor ya da hayal görmüyordum Kerem' in de hissettiği birşeyler vardı. Ama ne yazık ki güçlü değildi. .
Belki duyguları belki iradesi ama değildi işte kaçmak en iyi bildiği şeydi ve ben de kabullenmiştim. Vazgeçip önüme bakmalıydım.

Eve vardığımi farkettiğimde hala içimdeki hesaplaşmayla meşguldum. Cebimdeki anahtarlarla evin kapısını açıp içeri girdiğimde en son görmeyi beklediğim adam karşımda duruyordu.

Özlediğim kokusu doldurmuştu evi ve ben içime çekmeden duramadım.
Titreyen kirpiklerinde takılı kalan bakışlarımı elindeki bavula çevirince alayla kıvrilan dudaklarımla eğdim başımı.
Elimdeki anahtarlara baktım bir süre hasret kokan sesi doldurdu odayı

- "Umut. Ben Ayça'ya taşınıyorum."
dedi. Titreyen sesiyle

İçimdeki depremleri görmezden geldim.
Emir haklıydı haketmiyordu.
Dişlerimi sıktım.
Ben cevap vermeyince devam etti.

- "Yani aramızdaki yaşanan bazı şeylerden dolayı benim daha fazla burada kalmam doğru olmayacağını düşündüm. " dedi

Hiç birşey söylemek gelmedi içimden. Doğru değildi evet aramızdaki hiçbir şey doğru değildi o gitmek istiyordu ve bana söyleyecek birşey bırakmamıştı. Zaten  vazgeçmemiş miydim? Onu görünce unutmuştum iste. Yine kapılıp gitmiştim  Bu kadar çaresizdim iste.
Odama kapanıp saatlerce ağlamak istiyordum bir an önce.
O yüzden derin bir nefes alıp göz yaşlarımi geri yollayarak konuştum.

-" Peki yolun açık olsun " dedim titremesine engel olamadığım sesimle

Yanından hızlı adımlarla geçip giderken kollarımı saran sıcak parmaklarıyla olduğum yerde donup kaldım.
Meğer üşüyormuşum ben,  titriyormuş bedenim sıcacık elleri tenime değince anlamıştım.
Sıcacık olmuştum şimdi, soğumuş kalbim bile erimişti.
Keşke sıcacık parmaklarının yeri sonsuza kadar orası olsa ve ben bir daha üşümesem..
Daldiğım düşüncelerden sıyrılıp ona çevirdim yüzümü ve yine aynı bakışları ile irkildim.
Yine karanlıkta kalmış bir  ışık arayan çaresiz bir adam vardı karşımda.
Bende arıyordu çareyi ama ona verecek bir ışığım yoktu. Çünkü aynı karanlikta ben de kaybolmuştum.

-" U- Umut . B- Ben ne yapacağımı bilmiyorum. Senden kaçabildiğim kadar kaçmaya çalışıyorum ama inan sadece senin kalbini değil kendi kalbimi de ezip geçiyorum." dedi titreyen sesiyle gözünden bir damla yaş akarken iki eliyle yanaklarımı avuçlayıp alınlarımızı birleştirdi.

-" Keşke senin elini tutabilecek kadar güçlü olabilsem.
Kaybedecek o kadar çok şeyim var ki korkuyorum. Sana koşarken ayaklarımın altında ezeceğim kalpleri düşünmeden edemiyorum. Sanma ki feda ettiğim sadece sensin kendimi de feda ediyorum ben. " dedi fısıltiyla..

AŞAKA - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin