Kırgın

714 60 25
                                    

Sabah güneşi yüzüme vururken, başımın ağrısıyla bir küfür mırıldandım.
Midemin ağrısı yüzümü eksitirken, göz kapaklarımi yavaş yavaş araladım.
Yatağımdan doğrulmaya çalışırken yarı çıplak olduğumu farkettim. Dün gece neler olduğunu düşünürken aklıma dolan anılar film şeridi gibi gözlerimin önüne geldi. Kabullendiğim duygular , Emir'e yakalanmam ve en kötüsü Kerem' e yakalanacak kadar saçmalamış olmam. Unutacağımı düşünmüştüm. Hani sarhoş olunca sabah hiç birşey hatirlamazdik? Ben neden herşeyi hatırlıyordum. Yani yatağıma nasıl geldiğim ve neden yarı çıplak olduğum hariç. En son Kerem'i öptüğümü hatırlıyordum. Keşke bunu yaptığımı da unutsaydım. Şimdi yüzüne nasıl bakarım? Ya da o artık benimle aynı çatı altında kalmak ister mi? Bu gerçekle içimde birşey kırılırken gözlerim doldu. Ne olacaksa olsun artık diyerek bir duş alıp hızlıca giyindim. Saatime baktım bugün dersim öğleden sonraydi. Onun dersi sabah başlıyordu . Yani evde değildi. Üzerime beyaz bir tişört üstüne çizgili bir gömlek altıma gri dar bir kot giyerek odamdan çıktım. Ev sessizdi. Kendime güzel bir kahvaltı hazırlayarak oturdum. Bardağımdaki çayı yudumlarken kapının zil sesiyle irkildim. Eğer Kerem olsaydı zili çalmazdi anahtarı vardı. Masadan kalkıp kapıya yürüdüm. Kapıyı araladiğimda Emir 'in gülümsemesi beni karşıladı..

-" Naber kanka ? Dün akşam kafayı bayağı bulmuştun dedim bakayım kankam ne durumda ? " dedi gevşekce sırıtarak. Emir yine aynı Emirdi. Hiçbirsey olmamış gibi davranması ne kadar beni rahatlatsa da yine de onun bilip hiçbir şey bilmiyor gibi davranması can sıkıcıydı. Sonuçta en yakın arkadaşımdı. Kenara çekilerek girmesine izin verirken gülümseyerek beni şaşırtacak birşey yaptı. Beni omuzlarımdan çekerek sarılmıştı.

-"E-Emir .. ?

-Şş biraz böyle kalalım.. "  dedi mırıldanarak.. pek fiziksel temas sevmediğim için böyle zamanlarımız olmamıştı hiç. Ve şimdi bilmediğim bir sebepten dolayı Emir bana sarılmıştı. Onu hiç ağlarken ya da daha önce  suratı asık görmemiştim. O her zaman gülümserdi. Herşeyi herkesi tiye alan bir yapısı vardı. Azrail bile gelse "dur abi bari son kez bir sigara yakayım " diyecek kadar gamsızdi. Son kız arkadaşı onu aldattığında "Aman ne üzülcem ya adı çıktı kaşara o üzülsün ben de yeni kız bakayım " diyerek gecistirmişti. Bazen içine atıp kahrolduğunu bunu kimseye belli etmediğini düşünürdüm. Ama ertesi gün gerçekten bir kızla el ele kampüse gelince bir de otuziki dişiyle de sırıtınca gerçekten gamsız olduğuna emin olmuştum. Zaten olmasa bana sabretmesi mümkün değildi. Onu her seferinde rencide etmiş  olmama rağmen hiç umursamamasi bundandi.
Şimdi ise kollarımda çaresiz nefes alır verirken onu neyin bu kadar üzdüğünü ve Emir olmaktan çıkardığını bilmek istiyordum. Sonuçta yeterince kendim olmaktan çıkmıştım. Ve o benim en yakınımdi her ne kadar bunu hiç daha önce söylememiş ya da belli etmemiş olsam da ona gerçekten değer veriyordum..
Şu içimde yaşadığım endişe de bu sebeptendi..

Şimdi ise masa da oturmuş kahvaltı yapıyorduk. Ne kadar süre o kapı ağzında sarıldık bilmiyorum. Ayrılınca " Kanka mutfaktan güzel kokular geliyor ne yaptın " diyerek mutfağa kosturmustu. Peşinden mutfağa girdiğimde çoktan kendine bardak alıp doldurmuş kahvaltıya yumulmustu bile. Ve yine kendi olmuştu.. Sormayacaktim. Onun için ne kadar endiselensemde, anlatmak istese zaten anlatırdı diye düşünerek sormamayi tercih ettim.. Ama ben dün gece hakkında konusmaliydim. O olmamış gibi davranmayı seçmiş olsa da benim içim hiç rahat değildi. Bu konuyu aramızda konuşup halletmeliydik. Sonunda sessizliği bozmaya karar verdim..

- " Emir dün gece...

-" Ne olmuş dün geceye ? Biraz  sarhoştun hepsi bu tabi biraz da kafan karışmış herkesin başına gelir sorun değil kanka bahsetmene bile gerek yok " diyerek kestirip attı. Ama bunun böyle olmadığını biliyordum ve bunu bilmeye hakkı vardı. Ona yalan söylemek istemiyordum. Ve pekela kafam karışık olmaktan çok uzaktı .

AŞAKA - GAYTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang