SZ • 17 |❝Bir Şeytanın Son Günahı.❞|

23.4K 1.2K 4.2K
                                    

Herkese yepyeni ve uzun bir bölümden merhaba! Umarım yine beğendiğiniz bir bölüm olur ve keyifle okursunuz. Verdiğiniz destekler ve oylar için yüzbinlerce kez teşekkür ederim.

🖤🕸️🖇️

Sen benim son günahımsın sevgilim, cehennemin ateşi, cennetin gölgesi sönük kalıyor senin yanında.

Bir şeye ait olmayı ya da sahip olmayı sevmiyorum. Bir şeyle yan yana durunca daha güzel hissetmeyi seviyorum. Aynı yolda yürümeye dair olan inançtan daha çok, ben bu dikenli yolun budarım dedirten gücü seviyorum. Ben birine ait olmayı değil, onunla birlikte yürümeyi seviyorum.

Hayatımızda ise bazı hislerin anlatılır yani yoktur. Bazı duygular düşe kalka, acıta kanata yaşanmalı ve hissedilmeliydi. Karan hayatıma girdiğinden beridir sürekli düşüp kalkıyor, canım acıya acıya yürümeye devam ediyordum. Hissettiğim bu duygu her ne kadar canımı yaksa da yaşaması bir o kadar güzel, varlığı mükemmel bir histi. Hayatımda daha önce hissetmediğim her duyguyu Karan resmen parmak uçlarında taşıyor gibiydi. Tenime yaptığı en ufak bir temas bile nefesimi keserken bana tamamen dokunup beni öptüğünde kendimi resmen bir uçurumdan aşağı düşüyormuş gibi huzur dolu ve bir o kadar ölmekten korkuyor gibi hissediyordum.

Dudakları yine boynuma değerken kendimi yine uçurumun kenarında buldum. Islaklığının değdiği her zerre beni parça parça benden ayırırken "Seni çıplak görmek istiyorum." diye fısıldadı Karan tekrardan. Ne diyeceğimi veya ne yapacağımı bilemiyordum. Kalbim resmen ağzımda atıyor alıp verdiğim nefesler göğüs kafesimi zorluyordu. "Tamamen mi?" Alev alev yanan hareleri parmak ucunu dolaştırdığı karnımda gezinirken dudaklarını dişleyerek başını salladı. "Tamamen." Dudaklarım aralandığında bir şey söylemek istedim fakat söyleyecek bir şey bulamadığım için bir süre sadece susmakla yetindim. Bacaklarımın arasındaki bedeni aşağı doğru kayarken elleriyle bacaklarımı boydan boya okşayıp dudaklarını karnımın üzerine bastırdı.

Islak dilini dudaklarının arasından çıkartıp öptüğü yerleri emerken ellerimin saçlarına karışmasıyla sertçe inleyerek belime çıkardığı elini yatağa bastırdı. Hızlı bir nefes alıp belimi kavislendirirken avuçlarımı yatağa bastırarak gözlerimi sımsıkı bastırarak başımın dönmesinin geçmesini bekledim. Tenime yaptığı her temas, boynuma bıraktığı nefes aklımı başımdan alıyordu. "Ahu rahat dur." Karan'ın eli kaldırdığım belimi yatağa bastırmaya çalışırken parmaklarına dolanan saçlarımı ittirerek alttan bakışlarıyla yüzümü süzdü. "Bacaklarımın arasından çekilebilirsen daha rahat durabilirim." Güler gibi çıkan sesime sırıtıp alnını karnıma yaslayarak tenimi öptü. "Bana istediğimi vermelisin sarışın, kaybettin."

Başım tekrardan yastığa düşerken parmaklarımın arasındaki saçları çekiştirerek "Peki vermezsem, istediğini değiştirme gibi bir kıyak yapar mısın?" diye sordum. Karnımın üzerindeki dudakları kısa bir kahkaha atıp karnımdaki eliyle sol bacağımı okşadı. "Vermezsen alırım bebeğim, bilirsin ben bencil bir adamım."

Söylediklerine gülümserken karnımın üzerine yasladığı çenesine bakarak parmaklarımı elmacık kemiklerinde gezdirdim. "Vallahi evlenmeden olmaz." Kinayeli lafıma keyifle gülerken parmak uçunu göğüs boşluğumda gezdirip bedenini bana sürterek başını omzuma yasladı. "Ah sarışınım insanların evlenmeden neler yapabileceğini tahmin bile edemezsin. Benim ki masum bir istek." Bahsettiği sözde masum isteğine gözlerimi devirirken boynumda ona yer açarak sıraladığı öpücüklerini memnuniyetle karşıladım. Dudakları boynumdan göğsüme doğru kayarken sabırsız parmaklarını sütyenime dolayarak üzerimdeki kalın kumaşı çekiştirdi. "Hadi bebeğim çıkar artık şunları."

SİYAH ZAMBAK (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin