Bölüm 6

21 4 0
                                    

Onun sözlerini sindirmeye çalışırken,onun yardımı ile bir bardak suyu tek nefeste içtim. Şimdi olayları toparlayamiyordum ve zaten iyi de hissetmiyordum kendimi.
"Kalkabilir miyiz?" diye sordum. Kalkmak istemese bile ben kalkmaliydim çünkü midem bulaniyordu. Evet anlaminda başını salladı ve birlikte oradan ayrıldık. "Biraz hava alsam iyi olur. Midem bulandı ve kusmak istemem" Cantamdan sigaramı çıkarmadan önce "Rahatsız olur musunuz? Sigaradan yani" diye sordum.
Kaşlarını kaldırarak "Sigara mı kullaniyorsun?" diye sordu.
Sigarayı dudaklarima yerlestirirken "Eh, sık sık olmasada" dedim
Omuzlarını silkti ve "Oyleyse bi tanede bana ver" diyerek az önce yakmış olduğum sigarayı dudaklarımdan aldı.
Aldırış etmeden bir tane daha kendim için yaktım ve birkaç nefes sonra cesaretimi toplayıp "Biraz önce içerde soyledikleriniz.." kısa bir süre sessiz kaldım belki sorumu bitirmeden cevaplar diye bekledim ama sigarayı içmeye çalışıyordu. Evet bi hayli komik de görünüyordu. Zaten daha fazla dayanamayarak "Bu şeyi nasıl cekiyorsun icine" diyerek sigarayı ezdi. Güldüm ve "Böyle" derin bi nefes cektigimde dumanı yuzune ufledigimi hayal ettim ama yapmadım. Tekrar kendimi hazir hissettigimde ondan daha hızlı davranarak "Benden hoşlanıyor musunuz Bay Stark?" dedim. Sanırım saydam bir kişi olmayı bırakmaldım. Insanlara ne hissettigimi neyi merak ettiğimi boyle dümdüz soylemek onları urkutuyordu. Vücudunu bana donderip gozlerini gözlerime kilitledi. "Asıl soru şu; sen neden benden hoslanmiyorsun?" dedi.
"Çünkü nerdeyse 1 haftadır tanışıyoruz"
"Harika, tanıştığım bütün kadınları kendime aşık edebilirim ama sen..."
Elini başına götürüp "Bak henuz birinci raunt da sen farklısın ayaklarına girmeyeceğim ama Denise seni tanımak istiyorum" Ona biraz daha yaklasirken  içimdeki onu opmemi soyleyen ses ile kavga ediyordum. "Bence bu hiçte magazinlerde okudugum Tony Stark'a yakışır bir cümle değildi Bay Stark" Ortamı gereksiz gerginlikten çıkarmak için bir espiri yapmak istemistim ama o buna üzülmüşe benziyordu.
"Yanlış bir sey dediysem özür dilerim. Sadece şaka..."
Daha fazla konuşmanın gereksiz olduğunu düşünerek sustum. Birkaç dakika orada öylece boş boş durduktan sonra sessizliği bozan Bay Stark oldu.
"Seni evine bırakayım"
"Kesinlikle"
Bu biraz kaba olmuştu oysaki ben onu kirmamaya caba gosteriyordum. Pesinden giderek arabaya bindim.

Böyle bir gece hayal etmemistim. Beklentim de yoktu ama bu durum çok karmaşıktı. Benle oynadığını düşünüyorum çünkü asla ciddi biri değil ama öte yandan da çok içten söylüyor gibi her şeyi.. Geldigimiz yolu yariladiktan sonra başımı ona çevirdim. Pür dikkat yola bakıyordu. Onu uzdugumu düşündüm ve bu beni mahvetti ama uzulen taraf sadece o degildi. Tekrardan bir sey söyleme gereği hissettim. Sacma olmayan bir şey ama aklima hiçbir sey gelmiyordu ve arabayı hızlı kullaniyordu. Neredeyse evime varmak uzereydik. Sonunda mantıklı veya mantıksız oluşuna bakmadan

"Gozlukleriniz cok hoş" dedim.
Biraz sessiz kaldiktan sonra  "biliyorum" dedi. Eh ne demesini bekliyordum ki? Neden boyle bi sohbete girdiğimide bilmiyordum ama gece başımı yastığa koyduktan sonra pişman olmamak için yine bir soru soracaktım. "Neden bir anda beni eve bırakmayı teklif ettiniz? Yanlış olan sey neydi?"
Aniden bana dönmesiyle biraz ürktüm ama belli etmemeye çalıştım.
"Yine neden sizli bizli olduk?" sorusunda daha çok sinirlendigini gosteren bir sey vardı. O benim sorumu yanitlamadan ben onun sorusunu yanitlamayi düşünmüyordum bu yüzden suratına boş boş baktım. Nihayet evime geldiğimizde yavaş hareketlerle kemeri ve kapıyı açtım. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Bu şekilde soğuk bitirmek istemiyordum. Ve "Daha guzel bi gece olabilirdi sanırım bu benim hatam" dedim.
"Hayır, senin değil eee kapıyı kapatır mısın? Henüz gece bitmiş sayılmaz"
Suratıma genis bir gülümseme yayılırken içeri geçip kapıyı kapattım.

Ben IRONMAN'im Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin