Bölüm 8: Yüzleşme

En başından başla
                                    

"Peki o zaman," Xiao Zhan konuşmayı noktaladı. Yibo'ya bileğini sormak istiyordu ama zaten bugün bir video izlediğini söylemişti ve ayrıca video da dans karşılaşması hakkındaydı. Bileğinin incinmesi ise tamamen başka bir bölümdü. "İyi geceler." yazdı ve gözünü ekrandan çekti.

Ne yapacağını düşünürken gözleri evde dolaştı. Aniden...bir şeyler hakkında bir şarkı yazası gelmişti ama hala çok huzursuz hissediyordu.

Resim yapayım o zaman?

Düşüncelere dalıp giderdi.

Yibo?

Bu seçenek aklına gelmiş ve nefesi teklemişti.

Siktir, diye küfretti ve koltuktan kalktı.

Sakinleşmek için balkona çıkmıştı, gelin görün ki tam da otururken Yibo'dan bir mesaj gelmişti.

Yazı değil onun yerine mesaja eklenmiş bir görüntüydü o yüzden mesajı açtı.

Kısaydı, bir dakikanın azıcık üzerindeydi ama sonrasında ağzı kulaklarına varana kadar sırıtmış ve kanı heyecanla damarlarında kaynamıştı.

"Boubou ile mi tanıştın sen?" hızlı hızlı geri cevap yazdı.

"Aynen," Yibo cevap verdi. "Siktir o kadar heyecanlandım ki."

Xiao Zhan yalnızca hayal edebiliyordu. Yibo uzun süredir Fransız dansçının yeteneğine karşı derin bir hayranlık besliyordu ve ona defalarca bundan bahsetmişti.

"Senin takımında değil mi?" diye sordu Xiao Zhan.

Başka bir video daha geldi ve Xiao Zhan açtı. Videoda, Yibo, sırf Boubou onun sokak dansı takımına katılsın diye onunla konuşmak için Boubou'nun bekleme kabinine bir merdivenle tırmanıyordu. Gelgelelim ki diğer kaptanlar pusuda bekliyorlardı ama sonunda Boubou'nun gözüne giren Yibo olmuştu.

Öteki kaptanlar onu takımına katmak için dokunaklı konuşmalar yapmışlardı ama Yibo, tek tük İngilizcesi ile; kafasını dikmiş, tatlı mı tatlı bir şekilde gülümsemiş ve kirpiklerini kırpıştırmıştı.

Xiao Zhan göğsünde bir şeylerin yıkıldığını hissetmişti. Belki de kalbiydi. Ayırt edemiyordu. Videoyu tekrar tekrar oynattı ve telefonu bıraktı. Bakışlarını eğmiş, kafasını elleriyle sarmıştı.

Siktir, bütün vücudu tekrar ısınırken sövdü.

Ayaklanmış, balkonun kenarına geçmişti. Orada, gece göğüne bakışlarını çevirdi, kısa zaman sonra bir başka mesaj daha gelmişti.

Bir başka video daha geldiğini görmek üzere mesajı açtı. Bu da Yibo'nun başka bir dansçıyı takımına katmaya çalışırken pratik odasından olan bir videosuydu. Gel gör ki bu seferki kadındı. Yibo'ya kulaklığından kadın dansçıya söyleyebileceği en tuhaf şeyleri söylenmesi isteniyordu ki dansçının kafası ne olduğunu anlayamayacak kadar karışsın.

Bununla birlikte, Yibo tam olarak ne olduğunu da kadına açıklayamamıştı çünkü öbür türlü oyunun kurallarına karşı gelmiş olacaktı.

O yüzden de kendini tamamen gülünç duruma düşürmüş, aldığı talimatlara uymuş sonra da dans odasını utanmış şekilde terk etmişti ama sonunda koridorda kıkırdamaya başlamış ve Xiao Zhan koca bir kayaya çarpmış gibi hissetmişti. Ya da kaya mı ona çarpmıştı? Her şekilde vücudu hislerle dolup taştığından dolayı kendi kendini kapatıyormuş gibi hissediyordu.

Yibo'yu hiç böyle, tamamen kendini bırakmışlık ve ölçülemez bir keyifle gülerken görmemişti. Ondan sonra videoyu en az yüz kez baştan almıştı bu da beyninin dikkatle ölçüp biçmesini önlemeye yetmiş de artmıştı.

The Winter Wind | YizhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin