5.Bölüm

584 50 56
                                    

CHROLLO'NUN AĞZINDAN;

Gözlerimi açmadan önce Eurus'un hala tişörtümü sıkıca tuttuğunu hissettim. Gece ne olduğunu hala bilmiyordum ama ne olduğunu sorarak tekrar olanları hatırlatmak istemiyordum.

Gözlerimi açarak göğsümde yatan Eurus'a baktım. Birkaç hafta önce tek dileğim her sabah uyandığımda onu görmekti. Uyanır uyanmaz onu görmek beni tarif edemeyeceğim kadar mutlu etti.

Belindeki ellerimi sıkılaştırarak daha da kendime doğru çektim. Güneş yeni doğmuş olmalıydı. Daha uyanmasına birkaç saat vardı bu yüzden uyanana kadar onu izlemeye karar verdim. Dağınık duran beyaz saçlarına ve büzdüğü alt dudağına baktım. Saçlarını kokladım. Benim gibi kokmasını çok seviyordum.

Bir elimi alarak tişörtümü tuttuğu eline sardım. Elini çekerek dudaklarıma götürdüm ve sakin bir öpücük bıraktım. Bugün ona ne yemek yapsam diye düşündüm.

Ben onu incelemeye dalmışken zaman geçmiş olmalıydı ki uyanmaya başlıyordu. Gözlerini açarak önce tuttuğum eline, daha sonra da yüzüme baktı. Neredeyse üstüme çıktığını fark ettiğindeyse mahçup bir gülümsemeyle yüzüme baktı.

Eurus:"Günaydın."

Keşke bundan sonraki her gün böyle uyanabilseydim.

-"Günaydın. Aç mısın?"

Eurus:"Pek değilim. Biraz daha yatabilir miyiz?"

İlaçlar onu çok yoruyordu. Kafamla onu onaylayarak bir elimle saçlarını sevmeye başladım. Kafe meselesi hakkında konuşmam gerekiyordu.

-"Eurus?"

Eurus:"Efendim?"

-"O gün olan şeylerin sonuçlarını konuşabilir miyiz?"

Eurus:"Az çok tahmin edebiliyorum. Bundan sonra kafeye gidemeyeceğim değil mi?"

-"Evet. Kaydığında saçını boyadığın gibi önümüzdeki birkaç ay dışarı çıktığında da saçını boyayabilir misin?"

Gözlerini kapatarak kafasını salladı.

Eurus:"Seni hiç tişörtlü görmemiştim."

Gülümsedim.

-"Beğenmediysen çıkarabilirim."

Gözlerini birden açarak yüzünü üstüme gömdü. Yanlış anlamaya müsait bir cümle kurmuştum.

-"Gömlek giymeye devam ederim anlamında demiştim."

Yüzünü sakladığı yerden çıkararak konuştu.

Eurus:"Hayır. Yakışıyor."

Utandığı için kısa konuşuyordu. Eurus gelmeden önce evde genellikle tişörtsüz geziyordum zaten.

-"Arkadaşının numarasını biliyorsan benden arayabilirsin. Bugün gidip sana yeni bir telefon alırım."

Eurus:"Arkadaşım mı? Kim?"

Şaşırmış gibiydi.

-"Kafedeki kız. Arkadaşın olduğunu bilmiyor muydun?"

Eurus'un gözleri acıyla bakıyordu. İstemeden yanlış bir şey mi söyledim diye düşündüm.

Eurus:"Çocukluğumun büyük bir kısmında sokakta yaşadım. Arkadaşım dediğim kim varsa ya açlıktan öldü ya da başına bir iş geldi. O zamandan beridir birisine arkadaş demiyorum sanırım."

O küçük vücutta bu kadar acıyı nasıl taşıyor diye düşündüm.

-"Anladım. Bunları hatırlatmak istememiştim, özür dilerim."

PEN (Chrollo x Reader)Where stories live. Discover now