Hüzün

580 29 17
                                    

Sibel tokatıyla Ramoyu susturdu.Gözleri dolgun bir şekilde:
-Sakın o cümleni tamamlama Ramo.Ben senden nefret ediyorum anladın mı?Nefret!Zerre sevgi yok içimde.Şimdi odana git uyumana bak.Hadi.
Sibel Ramoyu itip odasının kapısını ikinci bir tokat gibi çarptı suratına.
Sibel sırtını kapıya dayayıp tam anlamıyla yere çöktü.Hüngüre hüngüre ağlamaya başladı.İçini kalbini aklını sıkan nefreti onu boğmaya başlamıştı.O boğuntunun dökülmüşlüğüydü yaşadığı bu acı.Ramo haklıydı. Sibel Ramoyu çok seviyordu.Ramonun bunu söylemesi gerçekleri Sibelin yüzüne çarpmaktı aslında.Sibel de bunun karşılığını tokatıyla vermişti hem de fazlasıyla.
Sibelin son çırpınışlarıydı bu.Aşkına intikamına nefretine karşı son dayanışıydı belki de.
Ramo sarhoş bir şekilde odasına attı kendini.Tam anlamıyla yatağa çöküp Sibelle yaşadığı her şeyi gözünün önünden geçirdi.Onunla yaşadığı tüm günler tüm kötü güzel anılar film şeridi gibi geçti gözünün önünden.Sonra da hafifce gözlerini kapatıp uykusuna daldı.
Güneş ışığını İstanbulun üzerine salmıştı.Sibel gece yarısı geç uyuduğu için kafası kazan gibiydi.Sabah kalkıp saçını güzelce tarayan Sibel lavabonun yolunu buldu.Ordan çıktığı an Ramonun odası çarptı gözüne.Ramonun bu saate kadar kalmadığını çoktan gideceğini düşündüğü için hemen daldı odaya.Ve hiç bir şey umduğu gibi değildi Ramo hala yatağındaydı ve mışıl mışıl uyuyordu.Dün gece içtiği rakıların tesiriydi bu geç kalkmalar.
Sibel usulca Ramonun yatağının bir  köşesine oturdu.Amacı Ramoyu uyandırmadan onu  izlemekti sadece.Sibel çok narin bir ses tonuyla:
"İnsan uyurken nasıl da masum oluyor.Sanki hiç babamı öldürmemiş gibisin Ramo,sanki canımı hiç yakmamış gibisin"
Sibel bu sözleri söylerken bir yandan da saçlarını narince okşuyordu Ramonun.Ramo şu an uyansa ne diyecekti ne yapacaktı diye hiç düşünmedi bu an boyunca.Öylece baktı seyr etti,saçını okşadı sevdi.Sanki bir daha hiç sevmeyecekmiş gibi.Sibel Ramoya dalmış bakıyordu.Sonra Ramoyu ilk defa görmesi ilk tanışmaları geldi aklına.Yüzüne güzel hafif bir gülümseme yayılmıştı ki bir an gözlerini açtı Ramo:
"Sibel"
Sibel anında yataktan zıpladı.Ne diyeceğini bilemeden kaldı öyle:
-Şey ben...
Ramo yarım gülüşüyle:
-Sen beni mi izliyordun?Hem de gülümseyerek?
-Ne ?Ne yani yanında oturmuş seni izlediğimi mi sanıyorsun?Hem de gülümseyerek.Hah.Kusura bakma ama avcunu yalarsın.
-Ee tamam o zaman ne yapıyordun burada açıkla.
-Seni öldüreceğim gün silahı kafana mı yoksa kalbine mi dayasam diye düşünüyordum.Bu yüzden de canlı canlı bakmam gerekti.En acılısı hangisi olur diye.
Sibel bu sert lafını söyleyip kapıdan çıkacaktı ki Ramo kapıyı hemen kapatıp Sibeli içeri soktu.Sibelin elini nazikçe eline alıp kalbine götürdü:
-Bence en iyisi burası Sibel.Buradan daha acılı öleceğime sana yemin ede bilirim.
-Ben seni oradan çoktan vurmadım mı zaten?Oranın yarası fazlasıyla derin değil mi?
Sibel bu cümlesini çok sakin ve baştan çıkarıcı bir tonda dediği için Ramonun içi tam anlamıyla gitmişti.Sibel haklıydı.Sibel Ramoyu her gün her saniye bakışlarıyla güzelliği ile o güzel ses tonuyla öldürüyordu zaten.Sibel Ramoya kendisini fazlasıyla yakınlaştırdı.Nefesleri adeta bir birine karışmıştı.Sibel elini Ramonun belini dolayıp ortamı daha da gerginleştirmeye çalışıyordu.İkisinin de kalbi yerinden çıkacakmış gibi hızlı atıyordu.Ramo sessizliği bozup:
-Sibel ne yapıyorsun?
-Ne?Ne yapıyorum ki?Ne oldu Ramo?
-Yapma şunu!
-Neyi?
Ramo bir an çekilip "Benimle oynamayı bırak Sibel.Benimle oynamayı bırak artık.Biliyorum bu sana belki de fazlasıyla zevk veriyor ama bunun yanısıra senin de canın yandığına adım gibi eminim Sibel"
Sibel yine doldurdu o ela gözlerini.İkisi de birbirilerinin gözlerinde kaybolmuştu ki birisi Ramonun kapısını tıkırdattı.Kapıyı çalan Şahindi.Şahin kapının diğer tarafında:
-Amcaoğlu,gele bilir miyim?Uyanmadın mı daha?Uyandıysan üstünü giyin kahvaltıya gel haydi.
Sibel ve Ramo tedirgin olmuş bir haldeydi.Ramonun bu duruma düşmesi çok canını yakmıştı.Sibel yavaş bir tonla:
-Ne yapacağız-dedi.
Ramo parmak işaretiyle sus yaptı Sibele ve Şahinin sorusuna karşılık verdi:
-Kalktım Şahin kalktım,üstümü giyinip hemen geliyorum kahvaltıya.
Şahinin Ramoyu kahvaltıya çağırması bir bahaneydi aslında.Aslında Sibeli görmek için gelmişti.Onun uyanıp uyanmadığını kontrol etmek için ama odasına geçemedi.
Şahin gittikten sonra Ramo:
-Düştüğümüz şu hale bak Sibel ne yapıyorsun sen?
-Bana niye çemkiriyorsun be?
-Ya sen niye Şahinle evleniyorsun?Ha?Bu yaşadıklarımıza rağmen,seni....
-Beni ne?
-Sibel buna mı takılıyorsun?Şahinden boşanacaksın Sibel.Yalvarırım uzatma bu oyunu artık.
-Kapat konuyu.Ben kahvaltıya gidiyorum.Sen de hemen gel...
Sibel odadan çıktıktan sonra Ramo "Ah,Sibel,ah Sibel!"dedi.
Ramo akşam Şahinle konuşmasını kafasına koymuştu.Bu sefer Sibelle değil,Şahinle halledecekti işini.Onunla konuşacaktı ve keskin bir şekilde kararlıydı.
Ramo kahvaltıya indiğinde herkes Sibel de dahil sofrada gergin bir şekilde oturuyorlardı.
Ramo ev halkına "Günaydın"dediğinde Fidan hala tavırlı bir şekilde:
-Ne günaydını yiğenim,tünaydın demek gerek.Akşam olacak neredeyse.
-Abartma hala
-Neyse gel gel senin için de kahvaltımızı yapmadık seni bekledik.
Ramo masanın başında amcasıyla karşılıklı oturdu.Solunda da Sibel vardı.Kalbinin yerinde yani.Yemeğe daha yeni başlamıştılar
ki,Neriman Sibele bulaşmak için ağzını anında açı verdi:
-Çayım da soğumuş,Sibel kalk kızım bana çay süz.Bak ayaklarım da tutulmuş fena haldeyim,hadi güzelim.
-Anlamadım?
-Neyini anlamadın?Çay süzsen diyorum.Eline yapışmaz değil mi?
-Ya sabır
Sibel saygısızlık etmemek için çay süzüp getirdi Nerimana.Bu sırada Ramonun gözünü Sibelden ayırmaması tüm ailenin dikkatini çekmişti.Tabi buraya Sebahat anne de dahildi.Sibel sandelyeye oturunca Sebahet Sibele bakarak:
-Maşallah benim gelinime,Ramoyla ne kadar da çok yakışıyorsunuz öyle.Tü tü tü maşallah.
Sibel bu sözlerden sonra donup kalmıştı,kafasını aşağıya dikti hemencecik.Neriman da hemen lafa atlayarak
-Aaa Seboş o benim gelinim,Şahinin eşi,karısı yani Ramonun değil.
Masada yine derin sükut oluştu.Şahinin eşi Sibel lafı Ramonun artık son damlasıydı.Sofradan kalkıp"Şahin gelsene bir biz konuşalım senle"dedi.
Konuşmanın gergin geçeceği Ramonun bakışlarından ve tavırlarından Fidan hala dahil tüm aileye belli olmuştu.

PAMUK İPLİĞİ🖤Where stories live. Discover now