Binlerce kez şükür edeceğimiz neşemizle yemeği yeyip odama çekildim. Bilgisayardan ders videosunu açıp izlemeye ve not almaya başladım. Videoları bitirdikten sonra test çözmeye başladım.

Ağzıma takılan şarkıyla zihnim bulanmıştı. Bir türlü, Kadir'in geçen gün söylediği şarkı dilimden düşmemişti. İçimdeki şeytan testi bırakıp oyuna girmem için zorluyordu. Saate baktığımda onu beş geçiyordu. Kadir yayında değildi ama belki oyunda olabilirdi. Sayfadaki son soruyu çözdükten sonra telefonumu alıp oyuna girdim.

Sandalyeden kalkıp sırtım başlığa gelecek şekilde yatağa oturdum. Ana ekran gelir gelmez arkadaş bölümüne girdim. Az sayıda arkadaşım olduğundan sadece 5 kişi aktifti. Aralarında Kadir ve Kaan vardı. Kadir 4 kişi ile eşleşirken Kaan 25 dakikadır maçta gözüküyordu.

Bir tarafım Kaan'ın maçını bitirmesini beklerken bir tarafım Kadir'in diğerlerinden ayrılmasını bekliyordu. O sırada karakterimin kıyafetlerini değiştirerek zamanın akmasını sağladım. Bir süre sonra yan tarafta beliren isteği hemen kabul ettim ve ekranımda Kaan'ın karakteri belirdi.

Arkadaş bölümüne baktığımda Kadir dört arkadaşıyla oyuna başlamış gözüküyordu.

"Selamunaleykum!" Kaan'ın sesiyle mikrofonumu açtım.

"Aleyküm selam, sen ve oyun oynamak? Hayra alamet değil!"  

"Kafa dağıtmak için girdim ya! Belki sende oyundasındır diye düşündüm, baktım yoksun iki el atıp çıkacaktım."

"Hım, bende biraz video izledim, canım sıkıldı. Oyuna gireyim dedim ve buradayım. Senin oyununun bitmesine az kalmıştı seni bekledim. Oynayacak mısın?"

"Bu teklifi tabi ki reddedemem. Başlatıyorum o zaman? Gelecek biri yok değil mi? Sima falan." Arkadaş bölümene tekrar baktım. Boşta kimse yoktu ve bizimkiler de aktif değildi.

"Hayır, oyunda değiller. Başlat."

"Tamam, o zaman otomatik eşleşmeyi kapatayım ki e-sporcu falan gelmesin." Sona doğru gülerek oyunu başlattı. Kadir'le dalga geçtiğini tabi ki anlamıştım. Bende onu gülerek yanıtladım.

Oyun başlayana kadar odadan çıkıp mutfaktan bir bardak su aldım ve yatağıma geri döndüm.

"Mümineeeğ! Nereye atlayım cevap ver ayol?!" Yatağa oturup telefonu aldım. Kaan'ın ince sesiyle kıkırdadım.

"Atla bir yere fark etmez. Taç oldum ya eksi yesem gam yemem."

"Taç mı?"

"Evet, tabi sen oyunu tam bilmediğin için hemen ölsende bir şey fark etmiyordur."

"Emaaan! Uçaktan sen atlat." Kaan beni takip etmeye başlayınca iyi silahların çıktığı bir yere atladım. Neyse ki bizden başka biri atlamamıştı. Sakince mühimmat toplarken oyunun bildirim gösteren çubuğuna mesaj geldiğini gördüm. Karakterimi yere yatırıp mesajı açtım.

Neden×Vurdun : Selam.

Klavyeyi açıp cevap yazdım.

TR~KÜBRA¤ : Aleyküm selam.

Hemen cevap gelmeyeceğini bildiğim için karakterime geri döndüm. Haritaya baktığımda Kaan benden biraz uzaklaşmış ve canı da azalmıştı.

"Nereye gittin beni bırakıp?"

"Adam ateş etti bende yanına gittim. Öldürdüm zaten sıkıntı yok. Gel de ihtiyaçlarını al bu adamdan." O konuşurken yanına varmıştım bile. Ölen adamdan biraz mermi aldıktan sonra yolun kenarındaki ikili arabaya bindik. Kaan arabayı ilerdeki evlere sürerken bende Kadir'den gelen mesajı açtım.

GAMER | E-SPORWhere stories live. Discover now