BÖLÜM DÖRT: SEÇMELER

987 91 187
                                    







Bölümlerin daha hızlı gelmesi için oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın^^

Keyifli okumalar!


BÖLÜM DÖRT: SEÇMELER

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







BÖLÜM DÖRT: SEÇMELER

Aurora - Running With The Wolves





Partiden otuz altı gün önce

18 Eylül Salı, 08:00

"Günaydın. Bu sabah erken mi kalktın, yoksa ben mi çok geç kaldım?" diye sordu Maral, beni şöyle bir süzdükten sonra. Üstündeki çapraz askılı yarım atlete, ince ve uzun bacaklarını saran siyah tayta ve ayaklarına giydiği beyaz renkli spor ayakkabılara bakılırsa, sabah koşusundan geliyor olmalıydı. Omuz hattını takip eden açık kahverengi saçlarını lastik tokayla sıkı bir at kuyruğu haline getirmiş olmasına rağmen, koştuğu için saçlarının bir kısmı yüzüne gelecek kadar dağılmıştı.

"Erken kalktım," diye cevap verdim.

Bana uzandı ve sağ eliyle omzumu hafifçe sıkıp okşadı. "Seçmeler yüzünden bütün gece doğru düzgün uyuyamadın, değil mi?" Yüzünde hem meraklı hem de endişeli bir ifade vardı ama sanki sonra bunu kırmak istiyormuş gibi belli belirsiz bir şekilde gülümsemeye başladı. "Merak etme, eminim yeni gelen koç senin ne kadar yetenekli olduğunu görecek."

"Uykumu açacak bir şeyler içsem iyi olur," diye yalan söyledim. Dürüst olmak gerekirse, takımda olup olmamam benim umurumda değildi. Ama Maral'a göre Melanie ile daha yakın olmamın en hızlı yolu, amigo takımının bir üyesi olmamdı. Bu yüzden onun isteğiyle takıma katılmak zorunda kalmıştım. Açıkça söylemese bile, şimdi de benden aynısını yapmamı beklediğinin farkındaydım.

"Tamam canım. Ben şimdi gidip hızlıca bir duş alacağım, kıyafetlerimi değiştireceğim ve sonra hep birlikte kahvaltımızı yaparız." Gözlerinin önüne getirdiği mutlu aile tablosu onu bir hayli sevindirmiş olmalıydı ki, adeta gözlerinin içi gülüyordu. "Masayı bahçeye kurduruyorum. Kış gelmeden önce güneşli havaların tadını çıkarmalıyız."

"Benim için fark etmez," deyip kestirip attım. Ben hızlı adımlarla merdivenlerden aşağı inerken, Maral da koridordan sağa dönerek saniyeler içinde tamamen gözden kayboldu.

Salona vardığımda bahçeden salona giren yardımcımız Yeşim Teyze'yle karşılaştım. "Günaydın," dedi bana gülümseyerek.

Ona aynı şekilde karşılık verdim. "Günaydın, Yeşim Teyze."

Yeşim Teyze elindeki ahşap tepsiyle mutfağa yöneldi, ben de evin içine giren ılık rüzgârın havalandırdığı tül perdeden geçerek bahçeye çıktım. Bir anda burnuma dolan taze oksijen kokusunu içime çekerken arkamdan gelen hoşnutsuz bir homurtu duydum ama homurtunun sahibinin kim olduğunu görmek için dönüp arkama bakmadım. Varlığımdan ve hareketlerimden memnun olmayan o kadar çok az kişi vardı ki, bu sayede tahmin gücüm iki kat daha artıyordu. Abim neredeyse omuzlarımız birbirine değecek şekilde yanımdan geçti, verandadaki ahşap masanın içine doğru ittirilmiş sandalyelerden bir tane sandalye çekip üstüne oturdu. Ellerini ensesine dayadı ve memnuniyetle dudaklarını kıvırdı, ciğerlerini oksijenle doldururken gözlerini bahçenin çeşitli yerlerinde gezdiriyordu.

Aya (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin