Ağır Abilerim-9

11.2K 791 1K
                                    


Medya: Savaş

Bölüm Şarkısı: Evanescence / My Immorta

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm Şarkısı: Evanescence / My Immorta

Bölüm: 9
"Eğer bu ölümse, ölümden korkmamalı. Onun güzel yüzünde, ölüm bile güzeldi." 🥀

/ Francesco Petrarca /

***

"Abi ödevim az kalmıştı ki, gerçekten." Savaş, henüz sekiz yaşındaki Şeyma'nın yalvarmalarını dinlemeyerek onu odasına sürükledi ve yatağına fırlattı. Evlerinde kimse olmadığı ve kimse karışamadığı için Savaş, elinden geleni ardına koymayarak Şeyma'ya bir güzel çektirecekti. Yaşının küçük olmasına rağmen birçok hayat tecrübesi kazanan, daha doğrusu kazanmak zorunda olan Şeyma'da bunu çok iyi biliyordu.

"Ben sana demedim o ödev bitirilmeden aşağı inilmeyecek diye. Hayırdır sözümüz tutulmuyor?" abisinin ve babasının ders çalışma baskıları. Şeyma küçük yaşta bunlarla başa çıkmayı öğrenmişti. "Abi, ödevim az kalmıştı. Yemin ederim. Hem ödevimin çok süresi var ki, öğretmenim zor olduğu iki haftada yapabilirsiniz demişti." 

Dışarda arkadaşlarının oyun oynama seslerine dayanamamış ve o da aşağı inmişti. Hep beraber eğlenirlerken, oyunlar oynarlarken birden abisinin gelip, arkadaşlarının önünde kolundan çektirerek ve bağırarak eve getirmişti. Eh, her çocuk gibi Şeyma'da buna üzülmüş ve kırılmıştı.

Savaş daha fazla sinirlenerek, "Sus!" diye bağırdı ve Şeyma'nın üzerine gitmeye başladı. Abisinin üzerine geldiğini görünce yatağına hızla uzandı ve küçücük elleriyle vücudunu korumaya çalıştı. Belki abisi ona hiç vurmamıştı ama defalaraca saçını çektirmiş, kolunu morarıncaya kadar sıkmış ve en beteri hiç durmadan psikolojik şiddet görmüştü.

Savaş, Şeyma'nın yanına geldiğinde Şeyma'nın ellerini yüzünden hızla çekti ve elleriyle yüzünü sıkarak avuçladı. Şeyma'nın korkudan vücudu titrerken ağlayarak abisine bakmaktan başka bir şey yapamıyordu.

Korkuyordu.

Çok korkuyordu.

Evde kimse yoktu, vursa, öldürse kimsenin haberi olmazdı ki. "A-abi." diye kekeledi Şeyma. Savaş, konuşmasına izin vermeden Şeyma'nın çenesini dişleri kırılacak kadar sıkarak kendine yaklaştırdı ve, "Sakın, sakın bir daha ödevini yapmadan dışarı adım atayım deme!" 

Şeyma, çenesinin acısından hiçbir şey duymuyordu. Sanki bayılacaktı. Öyle bir acıydı. "Duydun mu beni!?" savaşın evi inletecek kadar bağırmasına karşılık şeyma bir ceylan gibi ürkerek kafasını zorla da olsa salladı.

Savaş, Şeyma'yı öldürmek, dövmek, bayıltmak istiyordu. Bu hissin nereden geldiğini bilmiyordu fakat kendini durdurmadığı da aşikardı. Bu sefer saçlarını çekiştirdi Şeyma'nın. Eş zamanlı olarak Şeyma da küçüldükçe küçüldü.

Ağır AbilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin