love is pain | jjk

20

Satır arası yorum bırakın lütfen
🚮+35
.
.
.

Sinirle bir nefes verdiğimde elimdeki sandiviçi saçlarıma değdirmemeye çalışarak önüme gelen saç tutamlarını düzeltmeye çalışıyor, bir yandan da diğer elimle pileli eteğimi uçuşmasın diye tutuyordum.

Bu rüzgarlı havada nasıl etek giydiğimi merak etmiyor değildim.

"Kantine oturalım en iyisi." Mijo resmen beni kurtardığında adımlarımızı kantine çevirmiştik.

Hava şartları yüzünden dolu olan kantinde ki masalarda gözlerimi gezdirmiş boş bir masa aramıştım.

Jeongguk'ların yanındaki boş masa dikkatimi çekerken kızlara oraya oturabileceğimiz hakkında bir şeyler söylemiş ve oraya oturmuştuk.

Duvar kenarında olan masada duvara yakın sandalyeye oturmuş üşüyen bacaklarımı sallamıştım. Cidden bu havada etek giyecek kadar aptalmıydım?

Sandibiçimden yemeye devam ederken kızların sohbetine dahil olmuştum.

"Okula yeni bir kız gelmiş." Demişti Mijo kantinin diğer tarafına bakarken.

"Bende duydum. Herkes onu konuşuyor Jeongguk'un fotoğrafına yorum falan yapmış." Mina yan masadaki Jeongguk'ların duymaması için sessizce konuşmuştu. Gözlerim şaşkınlıkla açılırken ona baktım.

"Ne? Fotoğrafına yorum mu yapmış?" Mina beni başıyla onaylarken hızla çantamı elime aldım.

"Adı ne bu kızın?" Diye sorduğumda birnsüre sessiz kalmışlardı. "Yuna sanırım. Tam olaraj bilmiyorum." Mijo ortaya atıldığında mırıldanarak onayladım onu.

Yuna...

Ön tarfında olan küçük bolümün fermuarını açıp içinden telefonumu çıkardığımda yan gözlede Jeongguk'a baktım.

Kaşlarını çatmış arkadaşlarıyla konuşuyordu.

Sosyal medyaya girip Jeongguk'u arattığımda hızla karşıma çıkmış ve sayfasına girmiştim.

Son attığı fotoğrafı incelemeden yorumlara girmiş ve onca yorumun arasında onunkini aramaya başlamıştım.

Yeni gelen bir kız Jeongguk'la ne kadar samimi olabilirdi ki? Eskiden bir geçmiş? Ah, hayır hayır!

"Buldun mu?" Mina sorusunu bana yönelttiğinde başımı ikinyana salladım. Yuna, Yuna, Yuna.. içimden ismini sayıklayarak yorum yapan hesaplara bakıyor ve o kızı arıyordum.

"Buldum sanırım." Sakin tavrımla konuştuğumda kaşlarım çatılı bir şekilde yoruma bakıyordum.

Kimyunq? Yakışıklı ve siyah kalp?

"Ha?!" Dudaklarımdan dökülen nidayla Mina ve Mijo bana yaklaşıp elimdeki telefona bakmışlardı.

"Yakışıklı ve siyah kalp? Yürüyormu lan bu buna?" Mina kulağıma doğru fısıldadığında omuz silktim. Bilmiyordum.

"Bir geçmişleri olabilir. Belki arkadaşıdır bilemeyiz." Mijo gözlerini telefondan ayırmadan konuştuğunda dudaklarımı büzdüm.

"Jeongguk ve bir kız arkadaş? Yani ilişki olmadan normal bir arkadaş." Mina sessizce konuştuktan sonra devam etti.

"Bu çok zor."

Göerimi ekrandan ayırmadan sadece yoruma bakıyordum. Üzülmüşmüydüm? Belki biraz. Aslında çoğu kız ona yorum yapıyor ama bu neden bu kadar acıttı?

Kantinde bir hareketlilik olduğunda bakışlarımı girişe çevirdim. Kahverengi doğal saçları, uzun ve ince bacakları olan bir kız girmişti. Dolgun kırmızı dudakları, giydiği mini etekle bu havada tek etek giyen aptal ben olmadığım için sevinmiştim.