Davetsiz Misafir (Kısım VI)

Start from the beginning
                                    

          Corben sesine yansıyan tatlı heyecanıyla araya girdi. "Sonra?" Hikâyenin kalanını dinlemek için sabırsızlanan çocuklar gibiydi.

         "Sonrası: Tarikat, Ciara'nın da dediği gibi eli boş döndü. Fatih Sultan Mehmet bu konuyla ilgili gizli bir araştırma başlattı," Casey anlatmaya devam ederken 1456'da olanlar hatıralarında tekrar canlandı.

İstanbul'a çöken karanlıktan sonra şehrin sokaklarında dolaşan insanlar evlerine çekilmiş, uğultular azalmış, meydanlara kurulan pazar tezgâhlarının çoğu toplanmıştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İstanbul'a çöken karanlıktan sonra şehrin sokaklarında dolaşan insanlar evlerine çekilmiş, uğultular azalmış, meydanlara kurulan pazar tezgâhlarının çoğu toplanmıştı. Ara sokaklarda teker teker kandiller yanarken, ay ışığı denizin yüzeyini tüm güzelliğiyle parlatıyordu. Gemilerin çoğu iskele yakınlarına demir atmış, kimisi de meşalelerini yakıp denizin sakin sularında ilerlemeye başlamıştı. Esen hafif rüzgâr deniz kokusunu, liman kıyısındaki tersanelerden yükselen talaş kokusuyla karıştırdı ve kıyıya açılmış seyyar balıkçı tezgahlarıyla dolu yola kadar taşıdı. 

       Yayvan yapılı hasır örmesi tepside deniz ürünleri satan adam son müşterisiyle pazarlık yaparken, tek tük insanların dolaştığı meydanda göze rahatlıkla batan siyah cübbeliyi fark etti. Adımlarını saraya çıkan eğimli taş yolda hızla atan karartıya gözleri kilitlendi. Hâlâ kendisiyle konuşan müşterinin dediklerini duysa da meydan direklerinde yanan kandillerin cılız ateşinde gölge gibi ilerliyordu cübbeli. Müşterisinin sesine odaklanınca olağan akışa geri döndü ve korkuyla yanında duran sekiz yaşındaki oğlan çocuğunu kendisine doğru çekerek tezgâhın arkasına aldı. Bu zamana kadar haydutlarla, yankesicilerle, eşkıyalarla çok kez karşılaşmıştı fakat hiç böylesine korkmuş hissetmemişti. Çocuk parmağını gölge gibi ilerleyen cübbeliye uzatıp babasına bir şeyler anlatmaya çalıştı. Kurduğu kelimeler İstanbul'a yayılan söylentileri içiriyordu.

         "Afarit Leydisi!" Diye fısıldadı satıcı.

         Müşteri hâlâ avucunda şıngırdatarak tuttuğu akçeleri alması için satıcıya uzatırken, duyduğu fısıltıyla gözleri irileşti. Başını satıcının baktığı yöne doğru çevirince titreyen cılız ışığın altında süzülürcesine ilerleyen karartıyı fark etti. Avucundaki akçeleri hızla hasır tepsinin boşluğuna bıraktı ve pazarlıktan vaz geçip kese kağıdına sarılmış balıkları elleriyle kavradı. Tezgâhtan koşar adım uzaklaşırken arada bir arkasını dönüyor, Afarit Laydisi'ne bakmaya çalışıyordu. Bakışları hâlâ hızla saraya çıkan yolda ilerleyen karartıda olan satıcı, aceleyle oğluna talimatlar verdi ve tezgâhı toplamaya başladı. Bu gece oldukça tekinsiz geçecekti. 

Casey, aldığı suikast görevini gerçekleştirmek için sarayın sur duvarlarından tırmanmaya başladı. Suru aşıp bahçeye atladı ve avucunun içi gibi bildiği saray yollarında ilerledi. İçeri sızdığını hiçbir nöbetçi fark etmemişti. Saray binasına ulaşınca etrafa bakındı ve herhangi bir uyuyanın görüş açısında olmadığından emin oldu. 

            Üçüncü kata kadar duvardaki çıkıntılara tutunarak tırmandı, pencere kenarına parmak uçlarıyla tutundu. Deriden yapılmış, koyu kahve iplerle dikilmiş siyah çizmelerinin tabanını çıkıntılara dayadı ve duvardan destek aldı. Arka yırtmacı, üst bacaklarının yarısından itibaren tam ortadan başlayan şapkalı siyah cübbesi, esen hafif rüzgârla dalgalandı. Tek elini pencere kenarından çekip bacağına bağladığı hançer kemerinin dışını saran ince deri kayışın düğümünü çözdü ve keskin hançerleri kullanıma hazırladı. Odanın tahta kapısının kilidi açılınca daha da dikkat kesildi. Hedefi, Sultan'ın stratejileri hakkında dışarıya bilgi satan bir Yeniçeri Ocağı Sekbanbaşıydı. Suikast için ödemenin yarısını önceden yapan Vezir, casusu odaya yönlendirecek ve Casey'de işi bitirecekti. Kapı gıcırtıyla kapanırken vezirin sesi duyuldu.

KIZIL TAHTLAR 1: Salgın (GxG)Where stories live. Discover now