59

9.3K 718 504
                                    

aurora, exist for lovebts, just one daylambc, love like that

Deze afbeelding leeft onze inhoudsrichtlijnen niet na. Verwijder de afbeelding of upload een andere om verder te gaan met publiceren.

aurora, exist for love
bts, just one day
lambc, love like that

☁️

•Jimin•

Tavadaki sıcak mezeyi karıştırırken Seol fırına vereceği tavuğu hazırlıyordu, her adımda doğru gidip gitmediğini bana soruyordu ve bu hoşuma gidiyordu, her zaman insanların bana soru sorması ve benden öneri alması hoşuma giderdi.

Kareli gömleğimin kollarını dirseklerime kadar kıvırmıştım rahat etmek için, oradaki toplanma biraz rahatsız ediyor olsa da bir şey yapmadım. "Ben masayı kuracağım." dedi Seol, tavuğu fırına verdiğinde ayarlarını kontrol ederek onu onayladım. Seokjin hyungtan gerçekten hoşlanıyor olmalıydı, onun adı geçtiğinde bile nasıl tatlı bir gülümsemeye sahip olduğunu görebiliyordum.

Tavanın altını kapatmanın ardından hazırlanmış tüm yemekleri kontrol ettim, biraz canım acıyordu, bunu kabul etmem gerekirdi. Kahvaltının ardından rahat durmamış ve Yoongi'yi yatağa çekerek bir kez daha birlikte olmuştuk, banyoda da buna devam ettiğimizde bu hale nasıl geldiğimiz konusunda bir fikrimiz yoktu ama konu birbirimiz olduğunda, ellerimizi üzerimizden çekmek zor oluyordu.

Seol'e yardım etmek için salona geçtim, sufleleri yerleştirmesine yardım ettim. Çatal ve bıçakları doğru dizmeyi göstermenin ardından "Bunun neden kurakı var ki?" diye söyleniyor olsa da ben çubukları yerleştirdim. Ona Seokjin hyungun bunlara çok dikkat ettiğini söyleyerek susturmuştum yoksa sabaha kadar susmadan bu konuda konuşabilirmiş gibi geliyordu bana.

Üzerini değiştirmek için salondan ayrıldığında ben de yemekleri servis tabaklarına alarak yemek masasının yanında bulunan geniş dolabın üzerind izmeye başladım. Kapı çaldığında Seol daha gelmemiş olduğu için ben açtım, Yoongi çok güzel görünüyordu. Siyah saçları yana ayrılmş, beyaz tişört ve siyah kot pantolon giyiyordu. Uzun kolyesi tenini es geçerek tişörtünün önünde sallanıyordu, boynunun köşesinde, tişörtün kapatamadığı morluklar vardı, onları özellikle kapatmak için uğraşmadığı belliydi.

"Tatlı."

Elindeki poşeti kaldırarak bana gösterdiğinde gülümsedim, yanağına bir öpücük bırakmanın ardından poşeti alarak mutfağa ilerledim. Yoongi, Seol'ün kapının yanına dizdiği terliklerden birini giyerek peşimden geldi. "Seni özledim." Kolları belime dolanarak ensemi öperken mırıldandı, ben poşeti açmaya çabalıyordum. Tatlıyı büyük bir tabağa alarak dolaba koymak istiyordum ama belimdeki kollar buna izin vermiyordu. "Sevgilim." diye mırıldandım, kollarının arasında dönerek burnuna minik bir öpücük bıraktım, diş etlerini bana sergileyerek gülümsüyordu şimdi. "Seni seviyorum ama işimiz yapmama engel oluyorsun, şimdi harika bir aşçı olarak fırındaki tavuğu kontrol et." Yeni bir öpücüğü dudaklarına bırakmanın ardından kollarından sıyrıldım ve işimi yapmaya devam ettim.

mine' yoonminWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu