sevgililer günü??

289 35 11
                                    

Kapım çalındı uykulu bir şekilde kalktım ve kapıyı açtım. Bu arada Seule dönmüştük daha doğrusu zorla döndürülmüştüm. Her neyse sonra anlatırım burayı kapıya bakmam lazım. "So ra siz misiniz? " dedi adam ''evet. "Bir şey mi oldu?" dedim. "Bay Choi bunu size gönderdi ve akşam 7 de sizi almam gerektiğini söyledi" deyip kutuları uzattı ve arkasını dönüp gitti. Saat beşe geliyordu. Hızlıca yukarı çıktım duşumu aldım ve hazırlanmaya başladım. Gönderdiği kutudan çıkanları giydim.  Makyajımı yaptım ve saate baktım. Yediye beş vardı. Hemen aşağı indim. Kapı çalındı."Bay Choi sizi bekliyo" dedi. Arabaya yöneldim. Şoför kapımı açtı arabaya binip yola koyulduk.
  Sungmin'den devam

Kyuhyun So Ra'ya sürpriz yapacaktı. Bu saçmalık çünkü onun zaten bir sevgilisi var. Madem o iki kızı birden götürmeye çalışıyo. Bizde oyununu bozarız. Gizli numaradan Sulli'ye mesaj attım.

Xxxx restorantta saat 7de kyuhyun seni bekliyor olacak...
                    Sevgilerimle bir dost

Bu işte tamam olduğuna göre üzgün So Ra'yı teselli etmek için hazırlanmaya başlamak lazım dimi??
Sulli'den

TV izliyorum. Telefonumun mesaj sesiyle irkildim. Kyuhyun bana sürpriz yapmıştı. Sevinçten minik bir çığlık attım ve hızlıca hazırlandım. Herşeyim tamam olduktan sonra aşağı indim bir taksiye bindim. Şoföre gidilecek yeri söyledim.Tam zamanında gelmiştim. Aman tanrım harikaydı her yer. İçeri girdim arkası dönük bir şekilde içkisini yudumlayan Kyuhyun karşımda duruyordu. Yanına yaklaştım. Belinden sarıldım ve "Aşkım çok güzel" diyebildim sadece. Kollarımın arasından sıyrıldı ve bana döndü. hafif bir şaşkınlıkla "Sulli.. Ah hoşgeldin hayatim  oturalım hadi" dedi. Konuşmaya başladık. Garson geldi ve yemek siparişlerini aldı. Biz konuşurken hafif bir pat sesi duyuldu. Arkası dönük biri yerden çantasını alıyordu. Kyuhyun onu görünce şok oldu. Siyahli kız restorandan çıktı. Kyuhyun bana "Burda bekle arabada hediyeni unuttum. Hemen gelirim" dedi. Hızlıca dışarı çıktı.
Kyuhyun

O çantasını alan So Ra'ydı. Bizi öyle görmüştü.Hızlıca çıktı. Bende Sulli'ye yalan söyleyip peşinden çıktım. Sağa sola baktım. Sağ tarafa doğru koşuyordu. Bende koştum ve peşinden yetiştim. Kolunu tuttum. "Bırak" diye bağırdı. "Beni dinle önce " dedim. "Neyini dinliyim ya benimle dalga geçişini mi yoksa canımı yakmaktan zevk alışını mı?? Şimdi yeterince rezil olduk zaten bırak kolumu" dedi ve ağlamaya başladı. "Yemin ederim Sulli'nin geleceğinden haberim yoktu" dedim. "Sana inanmıyorum" dedi kolunu elimden kurtardı ve yolla koştu. "Yapmaa" diye bağırmaya kalmadan araba çarptı. Yere düştü çarpan adam hızlıca kaçtı. Yanına koştum. Kafasını kucağıma aldım. "Sen..." Dedi. Nefesini toparlayıp tekrar konuştu. "Sen şimdi rahat edebilirsin zorla evlenebileceğin biri yok artık" dedi. Ve bayıldı. Şöforü aradım ve bulunduğumuz yere çağırdım. So Ra'yı kucağıma aldım. Şöför geldi. Kapıyı açtı. Bindik. "Bas gaza seni lanet olası çabuk ol" diye bağırdım şoföre.
So Ra'dan

Sedyedeydim. Gözlerimi hafifçe araladım. Kyuhyun "Lütfen ölme" diye ağlıyordu. Benim buzlar prensim benim için ağlıyordu. Son hatırladığım şey kyu'nun ağlayan yüzüydü. Gerisi karanlık...
Yazarın ağzından

So Ra'yı ve Kyuhyun'u izleyen bir çift göz vardı. Bir süre izledi. Tam So Ra'nın yanına gidecekti. Kyuhyun geldi. So ve Kyu tartıştı. So koşarak kendini arabanın önüne attı. İzlediği yerden çekildi ve duvara yaslandı.  "Kahretsin..."dedi. "Kahretsin ben böyle planlamamıştım" dedi.

DOKUNMA BANATahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon