Bir haftadır Kyu'yla köşe kapmaca oynuyordum. Ne derse ters cevap veriyor ne zaman temasta bulunmaya kalkarsa kaçıyordum. Bu arada da "this is love" şarkılarına kıyafet hazırlıyordum. Umarım klibe uygun olur. Bu gece son rötuşlarını yapıp yarın dikime verecektim. Yani gece çalışmalıydım. Ve bugünde Kyu'nun burda kalası tutmuştu. Aman yaa neyse umrumda değil. Odama çekildim müziğimi açtım daha dogrusu çizim yapabilmem için "this is love "ı dinlemeye başladım. Kaptırmışım kendimi şarkıya dans etmeye başladım. Tam dönüş hareketini yapacakken kapının önünde beni izleyen Kyu'yla karşılaştım. Kendime çeki düzen verdim ve Kyu'yu görmezden gelerek masaya oturdum. Onun umursamamak sarılamamak o güzel dudaklarına minik buseler konduramamak zoruma gidiyordu. Ama buna alışmak zorundaydım. Çünkü kalbimin sahibi hiç bir zaman benim olmayacaktı. Neyse daha fazla acı çekmemek için bu düşünceleri kafamdan uzaklaştırdım. Çizimlerime geri döndüm. "Çizimlerin kadar dansında güzel" dedi. "Teşekkür ederim" dedim. "Bu arada seninkiler ve benimkiler bir iki ay dönmeyeceklermiş yani bir iki ay daha başıma kaldın" dedi. "Seni burda zorla tutan yok arkanı dönüp gidebilirsin" dedim. Hızlıca kapıyı çarpıp çıktı. Gözümden bir damla yaş yanağıma doğru yola çıkmıştı. Hemen sildim ve işime devam ettim. Ne kadar saat geçti bilmiyorum hizmetçi gelip yemeğin hazır olduğunu söyledi. Saçlarımı açık bırakıp aşağı indim. Aşağı inerken saçlarımı sağa sola savurdum. Kafamı masaya çevirince bana ağzı beş karış açık bakan Kyu'yla karşılaştım. Kahkaha attım ve masaya oturdum. Yemeği yedik ben tekrar odama çıktım. Yarım saat kadar sonra kapım açıldı ve elinde kahvelerle Kyu geldi. "Oturabilir miyim"dedi. "Tabiki de" dedim. Oturmadan önce kahvenin tekini uzattı. "Ne çiziyorsun" dedi. "Kıyafet" dedim. "Ne için çiziyorsun" dedi. "Yeni erkek kreasyonu tasarlıyorum"dedim. "Peki" dedi. Kahveleri içtikten sonra çıkıp gitti. Bende çizimleri tamamladım sonra kulaklığımı taktım. Son kontrollerimi yaptım.
KYUHYUN'DAN DEVAM
Kontrol amaçlı So'nun çizim odasına gittim. Kulağında kulaklık çizim dosyasının üstünde uyuyakalmıştı. Gülümsedim kucağıma aldım ve yatağına yatırdım üstünü örttüm ve odasından çıktım. Çalışma odasına gittim erkek kreasyonu demişti ama inanmamıştım. Dosyaya yaklaştım kapağında renkli kalemler "Super Junior This Is Love" yazıyordu. Dosyayı elime aldım ve incelemeye başladım. Hepimize güzel kıyafetler tasarlamıştı. Gülümseyerek dosyayı eski yerine koydum. Ve bende So'nun yanındaki odaya doğru yola koyuldum. Odaya geldim üstümü değiştirip yattım.
ERTESI GÜN
So Ra'dan devam
Sabah kalktım. Buraya nasıl gelmiştim ben mırıldanır kapım çalındı ve içeri Kyu-ssi geldi. "Uyuyakalmıştın masa da aldım buraya getirdim" dedi. " Teşekkür ederim gerek yoktu" dedim. "Masada her yerin tutulurdu bu kadar havalı olma" dedi alayla. "Hı ondan ondan" dedim. Ve yataktan kalktım dibimde Kyu-ssi deydi kalkınca çarpıştık ve Kyu-ssi'nin üstüne düştüm. Aman Tanrım ben Choi Kyuhyun'un üstüne düştüm inanmıyorum. Bu olamaz utancımdan yerin dibine girdim Oohh dear god napayacaktım. Ben bunları düşünürken Kyu beni yere itti kalktı elini uzattı. Bende beni ittigi için elini ittim kendim kalktım oda da telefonu aramaya başladım. Bulunca yardımcımı aradım ve gelip çizimleri almasını söyledim. Aşağı indim ve kahvaltı masasına oturdum. Kyu da geldi masaya oturdu. Sessizce kahvaltı ettik. "Özür..." dedim. Lafı ağzıma tıkladı. "Sen ve senin aptal özürlerin hiç birseyi değiştirmiyor. Bıktım artık aynı ortamda bulunmaktan. Sen sadece benim için baş belasısın" dedi. Kyu tam sözlerine devam edecekken kapı çaldı. Kapı açıldı ve gelen yardımcımdı. Dosyaları verdim ve dikime yolattmasını söyledim. Dosyaları aldı ve çalışma odamdan çıktı. Bende kapıyı kitleyip kapının dibine yere oturdum. İçi bana karşı bu kadar nefret dolu bir adamla nasıl evlenebilirdim. Klip çekiminden sonra kaçmalıydım. Evet Jeju'ya küçük bir kaçamak iyi olurdu ne yapmam gerektiğine karar vermek için temiz hava ve biraz tatil iyi gelirdi. Kalktım. Güçlü olmalıydım. Aşağı indim ve film seçtim ve DVD'ye yerleştirdim. Filmi dondurup mısır patlattım. Ve filmin başına geçtim bir koreli olmama rağmen Charlie Chaplin'i çok severdim ve modern zamanları izleyecektim. Film bitince kapattım ortalığı topladım ve piyanomun başına geçtim. Süper Junior'un Bonamana şarkısına cover yapıyordum. Kyu geldi. Ve beni dinlemeye başladı aldırmadım. Bonamana bitince Taylor Swift'in Black space şarkısını çalmaya başladım. Kyu'yu takmadan kendi çapımda eğleniyordum. Piyano çalmaktan parmaklarım yorulunca bıraktım eee sonuçta o parmaklar bana lazımdı. En iyisinin uyumak olduğuna karar verdim ve yatağıma gittim...
BİR HAFTA SONRA
Evet o büyük gün gelmişti klip çekilecekti ve çocuklar beni görünce şoka girecekti. Kyu hazırlanıp çıktı peşinden benim şöförüm geldi vr klibin çekileceği alana gittik. Arabadan indim. Yağmur yağıyordu. Hızlıca stüdyoya geçtim. Tamda tahmin ettiğim gibi çocuklar çok şaşırdı. Ryewook-ssi "Niye geldin" diye sordu. Sanırım benden pek hazzetmiyordu. "Klipte giyeceğiniz kıyafetlerin tasarımı bana ait"dedim. "Peki" dedi. Ve gitti Kyu hariç sırayla giyinip geldiler makyajlarını ve düzenlemelerini ben yaptım. Kyu'ya "Hadi git giyin bekliyorum seni" dedim. O da "Benimle gel"dedi. Peşinden soyunma odasına gittim. Kapıyı kilitleyip yanıma geldi. "Senin amacın ne sürtük" dedi. "Bana sürtük deme size benim kıyafet tasarlamamı istediler ve yaptım"dedim. "Her yerde sen varsın ve benim canım sıkılmaya başladı artık ve biliyo musun sürtük benim canım sıkılırsa hiç iyi olmaz"dedi.
"Aman Tanrım çok korktum" deyip alayla güldüm. Sinirden sertce yüzümü kavradı. Onu itmeye çalışırken sertce dudaklarımı öpmeye başladı. Itiyordum ama bir işi yaramıyordu. Kantana kadar dudaklarımı öptü. Kan tadını ikimizde alınca bıraktı ve alaylı bir kahkaha attı ve " Bu ilk cezandı seni küçük sürtük eğer bir daha bana diklenirsen daha kötüsü olur" dedi. Tam tokat atacakken elimi tuttu. "Sakın deneme sürtük"dedi. Giyindi ve çıktı. Bana gelince hızla çantamı aldım ve eve doğru yola koyuldum. Gideceğim için valiz hazırlamıştım. Valizimi aldım ve çıktım. Kiraladığım uçağa doğru yola koyuldum uçağın yanına geldim. Kaptana acele etmesini söyledim. Yarım saat sonra ucak havslanmıştı. Jeju adası sana sesleniyorum UMARIM KAFAMI DAGITMAMA YARDIMCI OLURSUN dedim. Kafamı toplamalı evlilik konusunda kararımı vermeliydim...
