7. Bölüm ^_^

1.3K 75 84
                                    


"Herkese mezarlıkken sana bahar bahçeydim ben."

Oy ve yorum atan herkese çok teşekkür ederim. 🖤

(^_-)🍫

Keyifli okumalar (:

Kafeye girdiğimizde yüzüme vuran sıcaklıkla gülümsedim. Vücudum sıcaklıkla yavaştan gevşemeye başlarken küçük adımlarla Aras'ı takip ettim. Kafe baya kalabalıktı, sevilen bir mekandı sanırım. Oldukça genişti ve hoş bir havası vardı zaten. Hele ki burnuma gelen kahve kokusu beni daha içmeden mest etmişti.
Duvar kenarındaki bir masaya geçip, sandalyelere oturduk. Aras garsonu çağırırken ben ceketimi çıkarmakla meşguldüm. Deri ceketimi sandalyeme asıp saçlarımı omzumdan arkaya ittirdim.

"Eee anlat bakalım. Nasıl gidiyor dersler?"

Sandalyemi masaya yaklaştırıp iyice yerleştim. Elimi masanın üstünde birleştirip gülümseyerek cevapladım onu.

"Çalışırsan iyi olur tabi. Benimki de şuanlık gayet iyi. Seninkiler nasıl?" dememle sırtını geriye yaslayıp yüzümde gezdirdi kısa bir süre bakışlarını.

" İyi işte. İdare ediyorum. Seneye son senem. Sahi sen kaçıncı sınıfsın?"

"Benim de seneye son."

Konu konuyu açtı dersler, birbirimizi tanıma derken baya konuşmuştuk.

"Yalnız öğretmenin yaşını sorduğun için sözlüne sıfır vermesi..." devamını getiremeden kahkahalara boğuldu.

Sinirle homurdandım.

" nerden bileyim ben yaş takıntısının olduğunu. Manyak karı. Gülmesene ya." dedim ama hep gülmesini istedim o an. Kahkahasının tınısı içimi bir hoş ederken istemsizce benim de dudaklarım gerildi.

Kahkahasını kesip dikkatli bir şekilde arkama baktı. Uzun bir süre takılı kaldı bakışları orda daha sonra bana dönüp sinirle karışık meraklı bir bakış attı.

" Beni gözleriyle öldürmeye çalışan o adam kim? Hatta üstüme atlayacak gibi de duruyor diyebilirim. Onu tanıyor musun?" deyip arka tarafımda bir masayı başıyla işaret etti.

Pardon? Kaşlarım merakla havalanırlen arkama dönüp işaret ettiği yere baktım. Gözlerime değen kahve gözlerle emin olmak ister gibi önüme dönüp silkelendim. Yok canım ne Asaf'ı ne kızları? Sadece gözlerim bana oyun oynamış sonra da hemen vazgeçmişti oyunundan. Şimdi bir daha bakacaktım ve onları görmeyecektim bu kadar!

Korkarak başımı yavaş hareketlerle geriye çevirdim.

Hay lanet! Kızlar? Asafgil ?

Şaşkınlıkla bizimkilere bakakaldım. Hepsinin ne işi vardı burada acaba? Bir de bana haber vermemişlerdi geldiklerini, ne yapmaya çalışıyorlardı bu manyaklar?
Bizim kızlara ne oluyor gibisinden kafa salladım. Üçü de anlaşmış gibi aynı anda omuz silkti bilmiyoruz diye. Beynimde dolanan düşünceyi hemen kafamdan atmaya çalıştım. Umarım bu bir tesadüftür. Umarım beni onunla yanlız bırakmamak için takip etmemişsinizdir. Umarım...

"Kim onlar Yağmur?"

Şaşkınlığımdan sıyrılıp başımı yeniden ona çevirip gülümsemeye çalıştım. Beni zor durumda bırakacaklardı lakin bizim erkeklerin yüz ifadesi hiç hoşuma gitmemişti. Hele Asaf! Korkunç görünüyordu. Yüzü sinirden gerilmiş kıpkırmızı olmuştu.

"Onlar benim arkadaşlarım Aras. Yanımda pek yabancı erkek görmezler de seni görünce tuhaflarına gitmiştir kusura bakma lütfen." deyip saçımı karıştırdım. O da gülümseyip elini uzattı masanın üstüne.

Bana Mı Aşıksın? (Düzenlenecek) Where stories live. Discover now