Diğerleri de cevap verdikten sonra Mert ve Ece gitti.

Derin bir nefes alarak kafamı duvara yasladım ve gözlerimi kapattım.

Kan bulunmuştu. Biraz olsun rahatlatmış hissediyordum.

Cidden zordu, hemde çok zordu. İnsan sevdiği bir insanı bu şekilde görmeye dayanamıyordu.

Sevdiklerinizin kıymetini bilmeliydiniz.

Belki geç olacak ama sevdiklerinizin değerini bilin.

*****

Dünya da yaşamak için çok sebebimiz vardı. Severek yaptığımız iş vardı mesela, arkadaşlarımız vardı, çevremiz vardı, ailemiz vardı. En önemlisi ise kalbimizin sahibi vardı. Bazen yalnız hissederdi insan kendini. Ama hiç ummadığı bir yerde biri çıka gelirdi ve seni yalnızlıktan kurtarırdı.

Benimde ailem vardı, Arda ve Mert vardı ama her zaman bir şeylerin eksik olduğunu hissederdim. Bazen onlara bile anlatamayacağım şeyler oluyordu. Kendimi her ne kadar kötü hissetsem de böyle olması gerektiğini düşünürdüm.

O eksik Arya ile tamamlanmıştı işte. Ondan önce sayısız kez ilişkilerim olmuştu. Tek gecelik ve ya uzun olmuştu işte. Arya'dan önce en uzun ilişkim İlayda ile olmuştu. Onu gerçekten sevdiğimi düşünmüştüm bir zamanlar. Ama yanılmışım. Ben sevmeyi Arya ile öğrenmiştim. Bana öyle güzel bir şekilde öğretmişti ki..

Bütün zerrem ile seviyordum onu. Sesi ile kalbim bin kat hızını arttıyor, kokusunu bir kilometre öteden bile hissedebiliyordum.

Aşıktım ben o güzel kıza.

Ben güzelime aşıktım.

Sinem kanı vermiş yanımıza gelmişti. Koluna yapıştırılan bantı yüzü buruş buruş tutuyor yanında duran erkek arkadaşı ise onun elini tutuyordu.

Hemşire şu an için Sinemin kanının yettiğini ama her ihtimale karşı kan alabileceğimiz bir kişinin daha olması gerektiğini söylemişti.

Elbette bunu halletmiştik. Okuldan bulmuştuk birini. Arda ve Mert sayesinde.

Leyla abla da vardı tabi ama onun ne zaman geleceği belli değildi. Bu yüzden bizde işimizi garantiye almıştık.

"Bora?" babamın sesi ile ona döndüm. "Efendim baba?"

"Biraz konuşalım mı oğlum?"

Derince yutkunarak ameliyathanenin kapısına baktım. Buradan ayrılmak istemiyordum. Güzelime ne kadar yakın olabilirsem o kadar iyiydi. Belki bir işe yaramıyordu ona yakın olmam ama olsun. Yinede uzak kalmak istemiyordum.

Annem farketmiş olacak ki oturduğu yerden kalkarak yanıma geldi. Elini koluma koyarak gülümsedi ya da gülümsemeye çalıştı. "Biz buradayız bebeğim. Bir şey olursa çağıracağız seni."

İçim rahat etmese de başımla onaylayarak babama baktım. Her ne konuşacaksak ciddi bir şey olmalıydı.

Babam önde ben arkada dışarıya doğru yürümeye başladık. Arya ile ilgili olma ihtimali kaçtı? Fazlası ile büyük bir ihtimal olduğunu düşünmüyordum. En fazla ne olabilirdi ki?

Dışarı çıkınca temiz havayı derin derin içime çektim. Hastane havası fazlası ile boğmuştu.

"Ne konuşacağız?" Dedim tek kaşımı kaldırıp babama bakarak. Banka falan geçmemiştik. Hastane kapısından biraz uzaklaşmış, yan tarafa geçmiştik.

"Arya'nın merdivenlerden düşüş anı kamera kayıtlarında yok."

Gözlerimi sıkıca yumarak bu sözleri duymamayı diledim. Nasıl yoktu? Neden yoktu? Çok saçmaydı.

KOLEJWhere stories live. Discover now