9/

1.2K 108 62
                                    

Selam! Geri döndüm. Yarın Fen sınavım var ve size bu bölümü yetiştirmeye çalıştım. Uzun bir süre mola verdiğim için gomennasai! Biraz fikir kıtlığı yaşıyordum. Her neyse iyi okumalar!

 

Kagamine Len

Ellerimi ceplerime sokup etrafa bir kez daha baktım. Rinto'nun Rin'e yakınlaşmak için olan çabaları sinirlerimi bozmuştu. Bu festival havaları bana göre değildi. Gelmemin tek sebebi Rin'i, Rinto denilen yaratıktan korumaktı.

Rin bana gülümseyerek baktıktan sonra, "Hadi lunaparka gidelim!" diye bağırdı.

"Tatmin olmayan kız!" diye homurdandım ifadesizce.

Rinto, Rin'in dikkatini çekmek için Rin'i kendine çekti ve sahte bir mutlulukla, "Ne yemek istersin?" diye bağırdı.

Rin işaret parmağıyla dondurma standını gösterdikten sonra, "Dondurma!" dedi. Dondurma? Bu havada? Dondurma?

"Dondurma mı? Delirdi mi sen?" Sesim oldukça öfkeli çıkmıştı. Rin'in gözlerinin dolduğunu görebiliyordum. Nesin sen bebek mi!?

Rinto bana aldırmadan Rin'e dönerek, "Neyli istersin?" diye sordu.

Rin hafif dolmuş gözlerini sildi ve "Vanilyalı." diye şakıdı. Rinto bana değişik bir bakış attıktan sonra dondurma standına doğru yürümeye başladı.

Bir süre sonra 2 dondurmayla geri döndü. Bana almamıştı. Zaten alsa da yemezdim. Elindeki dondurmanın birini Rin'e uzattı. Dondurmanın kabını görür görmez Rin'in elindeki dondurmayı alıp yere fırlattım. Daha önce bu dondurmayı yemiştim. İçinde yer fıstığı vardı ve Rin'in yer fıstığına alerjisi vardı ve yedikten sonra hemen hastanelik oluyordu. Rin yerdeki dondurmaya şok olmuş bir ifadeyle baktıktan sonra öfkeden dolayı alev alev yanan gözlerini bana çevirdi.

"S-SEN NE YAPIĞINI ZANNEDİYORSUN!? ARTIK ÇOCUK GİBİ DAVRANMAYI BIRAK!" Bağırmasıyla biraz afalladım. İlk kez bana bağırıyordu. Onu ilk kez bu kadar sinirli görüyordum. Aslında içimden kahkahalarla gülüp “Yüzündeki o sahte gülümsemeyi sildim!” diye mutlulukla bağırmak geliyordu. Ama sonra söyledikleri kafama dank etti.

“ARTIK ÇOCUK GİBİ DAVRANMAYI BIRAK!” mı? Beni bir çocuk olarak mı görüyor? Onun gözünden ben bir erkek değil çocuk muyum? Sinirden gülerken Rin'in bileğini kavradım. Ukala bir gülümsemeyle Rinto'ya dönüp, "Bay Yalaka gidip bir tane dondurma daha al! Ama bu seferki gibi  yer fıstıklı alma, Rin 'in alerjisi var!" dedim.

 Rin'in gözleri yerdeki dondurmaya yönelirken onu bileğinden çekip peşimden sürükledim. Festivalin en ucundaki karanlık sokak arasına girdim ve Rin'i peşimden çektim. Rin'i sert bir şekilde duvara iterken acı ile inlemesi bile sinirimi durduramadı. Ellerimi Rin'in kafasının iki yanına koydum, böylelikle kaçamayacaktı. Yüzüne yaklaştım. "Çocuk ha?" diye fısıldadım.

Sonra sesimi yükseltip yüzüne bağırdım.

"BENİ BİR ÇOCUK OLARAK GÖRÜYORSUN HA!?"

Bağırmamın etkisiyle hafifçe titredikten sonra gözlerime bakmadan, "Ö-Özür dilerim. Aslında beni koruduğunu bilmiyordum…" diye fısıldadı.

"Seni koruduğumu kim söyledi?" dedim tek kaşımı alayla kaldırırken. O mavi gözlerini gözlerime çevirirken masumca gülümsedi. Öfkemin bulutları dağılırken ellerimi duvardan çektim. Ondan bir adım uzaklaştım. Tam arkama dönüp gidecekken aklıma gelen şeyle durup duvardan ayrılan Rin'i geri duvara ittim.

Geri eski konumumuza dönerken şeytani bir gülümsemeyle dudaklarına baktım.

Dudaklarının üzerine, "Sana bir erkek olduğumu kanıtlayacağım." diye fısıldadım. Şaşkınlıkla yüzündeki gülümseme silinirken gözleri endişeyle bana kilitlendi. Dudaklarımı onun dudaklarıyla birleştirirken gözlerimi şaşkın ve bir o kadar korkmuş gözlerine diktim.

Ah! Ne bölüm ama! Len atağa geçti.

Darling!!! [Vocaloid]Where stories live. Discover now