2

2.2K 131 38
                                    

Selam :D Yine ben geldim :D

Immm...Geçen bölüme olan ilgi(!) beni çok üzdü :( bu ne ya?Boş yere mi yazıyorum ben lütfen ama :(

Bu bölüm sapuhuum Tugbi'ye gelsiin :D İnşallah beğenirsin bebek ;)

Herkese iyi okumalaar :D Bu bölüm çoğaltın oyları ve yorumları , lütfen bak hadi öptüm :* ♥

Alex

Etrafa bakınırken yanımda ki tatlı çocuk(Aslında mantıken yanımda değildi.Sıralar tekliydi.Ve yanımda ki sırada oturuyordu.) bana baktı ve:

‘’Gerçekten onunla arkadaş mısın?’’diye sordu.Neden herkesin bu kadar şaşırdığını anlamıyordum.Evet zor biriydi ama oda insandı ve ben onun gözlerinden yalnızlıktan bıktığını anlayabiliyordum.Bilgilerime göre 2 yıldır acayip yalnızdı.İnsan ister istemez arkadaş isteyebilir.O da istiyordu.Hadi ama ısrar ettikten sonra bu işin tamam olduğunu anlamıştım.Sonuçta öğle yemeğini beraber yiyeceğiz.

‘’Evet.Niye sordun ki?’’diye cevap verdiğimde şaşkın şaşkın bakıp:

‘’Cidden onun hakkında hiçbir şey duymadın mı?’’diye sorduğunda omuz silktim ve:

‘’Duydum.’’

‘’O yalnız olmayı sever.Hatta o kimseyi düşünmez bile.Onunla arkadaş olup okul hayatını kendine zehir edemezsin.’’ Eğer babası bana para veriyorsa kesinlikle edebilirim.Ki bu artık para meselesinden çıkmış vicdan muhasebesine dönüşmüştü.Onu o bataklıktan kurtarmalıydım.Burada hiç kimse onu tanımak istememiş hep ön yargıyla yaklaşmıştı ona.Ama ben burada yeniydim ve ön yargılı olmayı pek sevmem.

‘’Kimse yalnız olmayı sevmez.Belki de içinde muhteşem bir iyilik meleği var?Neden onu tanımadan böyle şeyler düşündüğünüzü bilmiyorum ama insanlar değişebilir.’’dedim.Çenesini sıvazladı ve:

‘’İnsanlar değişir evet.Ama o değişmez.’’dediğinde omuz silktim ve:

‘’Onunla arkadaş olacağım.’’dedim.O da omuz silkti ve:

‘’İyi şanslar.Bu arada ben  Samuel.Ama Sam diyebilirsin.’’derken elini uzattı.El sıkmak mı?Hangi devirdensin dostum?Ona ayak uydurmak için elini sıktım ve:

‘’Ben de Alexis.Ama Alex diyebilirsin.’’dedim.İkimizde gülümsüyorduk şimdi.Hoş biriydi aslında.Ama ona karşı bir şey hissetseydim anında anlardım.Ben şu ilk görüşte aşka inananlardanım.Ki ilk görüşte aşık olduğum biriyle evlenmeyi hedefliyorum.

Bu sırada sınıfa mükemmel güzellikte bir kadın girdi.Abigail Hermon’du sanırım.Gülümsüyor ve ayağa kalkan tek tük öğrenciye ‘’oturun’’ işareti yapıyordu.Aslında bende kalkardım ama zamanım olmamıştı.Sam elini çekene kadar herkes oturmuştu bile.Hoca maniler okumaya başlayınca gözlerimi kocaman açtım.Mani mi?Hadi ama!Hocayı sevmiştim evet ama mani mi?Cidden mi?Hoca beni görünce mani okumayı bırakıp :

‘’Ahh sen yeni öğrenci misin?’’diye sordu.

‘’Imm…Evet.’’dedim korkarak.Ya bana mani okutturursa?Ben bilmem ki öyle şeyler.

‘’E o zaman anlat kendini tatlım.’’dedi ve gülümsedi.Ayağa kalkmalı mıydım? Elbette hoca o!Ayağa kalkarken:

‘’Otur otur.’’dedi ondan sonra da kısık bir sesle:

‘’Ayağa kalkarsan seni ezik bellerler.’’dedi ve gülümsedi.Ona anlamayan bir şekilde bakmaya başladım.Ezik mi?Ayağa kalkmakla ne alakası vardı ki?Anladııım.O yüzden hoca sınıfa girdiğinde tek tük kişi ayağa kalktı.Onlar ezik olan taraftı sanırım.Böyle bir saçmalığa inat ayağa kalktım ve:

Yalnız PopülerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin