1.4

2.6K 242 313
                                    

oy sınırı:95
yorum sınırı:250

***

sözümde durmamıştım.

jisunga 'gelmeyeceğim' dememe rağmen mesajlardaki adrese gitmiş ve gördüğüm küçük bir parti düzenlenecek kafenin karşısındaki bankta beklemeye başlamıştım.

bir saattir bekliyordum.açıkçası neden burda olduğumu bilmiyordum.

belki de bir şeyler değiştirmeye çalışmak adına hiçbir zaman pes etmeyişimdendi bu çabam.

beni sevmeyeceklerine bile bile onlara yakın olmayı istemek kendime yapacağım bi haksızlıktı fakat karşı koyamamıştım düşüncelerime.özellikle aklıma hyunjinin lisedeki hali daha doğrusu lisedeki halimiz geldiğinden dolayı da onun doğum gününe gitmemek benim için nerdeyse imkansız bir hale gelmişti.

eh, yine de 'gelmeyeceğim' mesajı attıktan sonra kafeden içeriye girmek beni utandırdığı için elimde iki hediye paketi tutarken verecekleri doğum günü partisinim bitmesini bekliyordum.

tabi bir yandan da eğer kafeden çıkmaları beklediğimden uzun sürer diye de kendi kendime partiye gitmek adına cesaret topluyordum.

onları beklemeye devam ederken bakışlarımı yerde dolaştırıyordum ki yan tarafımdan gelen  "minho." diyen kişi ile hafifçe sıçradım.

hyunjinin sesi ile şaşkınca yan tarafıma dönerken göz göze geldiğim, en az benim kadar şok olan bedene karşılık ne yapacağımı bilemeyip hafifçe gülümsedim.

"selam."

konuştuğum gibi paket olmayan elimi havaya kaldırdığımda hyunjin kaşlarını çatıp hızlı adımlarla aramızdaki minik mesafeyi kapattı.

güzel dudaklarının arasında ilk defa gördüğüm sigarayı yürürken minik pembeliklerinden çekip parmaklarının arasına sıkıştırdı.

sanki sigara içmesini görmemi istemiyormuş gibi hafifçe kızarmıştı yanakları.

"oturabilir miyim yanına?"

çekingen çıkan ses tonunu duyduğum an bankta kenara kaydığımda hızlıca yanıma oturdu.

"birisini mi bekliyorsun burda?"

konuşmasıyla birlikte gözlerini elime çevirdiğinde parmaklarımın arasında duran iki paketi ona doğru uzattım."doğum günün kutlu olsun."

hyunjin anlamazca suratıma bakarken sigarayı yere atıp söndürdü."senin için bunlar." dediğim gibi hafif kaldırdığı kaşları ile sarı saçlarını geriye doğru taradı.

o bakışlarını bir pakete bir de benim aramda gezdirirken havadaki elimi ısrarla ona doğru uzatmaya devam ettim.o da en sonunda kendine gelmiş gibi ilk hafifçe irkilip sonra ellerini uzattı.paketleri aldığı gibi kucağına doğru yerleştirdi.

artan rüzgarla birlikte uzun saçları yüzüne gelmeye devam ederken bir sarı tutam hafifçe gözünün altındaki bene dokunduğu gibi bakışlarımı gözünün altındaki lekesinden çekemeyeceğimi hissettim.

yüzünün bu kadar güzel olması fazlasıyla afallatıyordu beni.

"şey..bunları şimdi açabilir miyim?senin yanındayken..."

daldığım düşüncelerden çekingen,heyecanlı tavrı çekilirken onaylamak adına hızlıca kafamı salladım.

hyunjin onayımı aldığı gibi gülümseyerek paketi yırtmaya başladı.

"umarım beğenirsin." dedim sessiz bir şekilde parmaklarının hareketini izlerken."olmadı başka bir şey de alırım yani.beğenmezsen söyleyebilirsin."

i need a big boy , minhyunsung/hyunhosungWhere stories live. Discover now