~kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle~

10.6K 640 1.1K
                                    


Geçtiğimiz bölüm yorumları patlatan @zbbdbsnsnkd ablama bir ithaf gelmese olmazdı 🫶🏻
(Kullanıcı adını yazarken kör oldum abla, teşekkürler sdfsgs)

Geçtiğimiz bölüm yorumları patlatan @zbbdbsnsnkd ablama bir ithaf gelmese olmazdı 🫶🏻(Kullanıcı adını yazarken kör oldum abla, teşekkürler sdfsgs)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm on üç
-dokunmadı ellerim senden başkasına-

Kesin kanaatlere sahip olmasam da bir erkek tarafından merak ediliyor olmak tahminimce kadının önemsendiğini gösterirdi. Peki geçmiş yıllarda kendisini birazcık bile merak etmemiş bir adam tarafından önemsenmek? Bunu neye yormalıydı şimdi?

Son mesajının üzerinden çok geçmeden yeni bir mesaj göndererek arayacağını haber vermiş, birkaç dakika bekledikten sonra da hakikaten aramıştı. Açmak yerine aramayı reddedip 'müsait değilim' yazmakla yetindiğim için arama nedenini bilmiyordum. Müsait değildim, çünkü karnımı doyurmakla meşguldüm. Bana kalırsa gayet mühim bir meşguliyetti.

Yemek boyunca bir kere daha aramadı, yanımda arkadaşlarımın olduğunu düşündüğünden sıkboğaz etmek istemediğini anlayabiliyordum. Gerçekte yalnız takıldığımı bilse sessizliğe gömülmeyeceği muhakkaktı.

Hesabı ödedikten sonra restorandan çıkıp camiye yöneldim. Akşam ezanına pek bir şey kalmamıştı, kıldıktan sonra yola koyulmak daha münasipti. Böylelikle vakit namazımı geçirme korkusu da yaşamazdım, malum akşamın vakti dardı.

Camiye varmak üzereyken telefonumun çaldığını duydum, hiç yadırgamadan çantamın ön gözünden çıkarıp cevapladım. Doğrusu çok bile dayanmıştı.
"Hadi artık..." dedi açtığımı anlar anlamaz. "Hava kararacak, yeter bu kadar."

Kontrol altında tuttuğum bir şekvayla "Senin derdin ne?" diyerek parlayıverdim. "Ne bu böyle sürekli mesaj atmalar, arayıp eve çağırmalar falan? Gören bakan burnunda tüttüm zanneder."

"Gören bakana hak vermeli o zaman. Neredesin? On beş dakikaya çıkacağım, almaya geleyim."

İlk cümlesi boğazımda takılı kalınca birkaç defa öksürmek zorunda kaldım. Beni öptükten sonra ilişkimize dair hiçbir çekincesi kalmamıştı. Sanırım tek problemimizin birbirimize uzaktan bakmak olduğunu düşünüyordu. Öksürüklerim kesildiğinde "Gelme..." dedim zar zor. "Kendim dönerim."

"Akşam vakti dolmuşa binme..."
Ses tonu şimdiden bunun rahatsızlığını yaşıyordu. İnat edip "Tek başıma geleceğim!" diye direttim fakat birdenbire katılaşarak inadımı bozguna uğrattı. "Yollara dökme beni, emin ol yerini hiç zorlanmadan elimle koymuş gibi bulurum. Senden öğrenmek istiyorum, güzelce soruyorken cevap ver."

Ayakkabılarımı girişteki dolabın yüksekte kalan bir bölmesine koyup camiye girdiğimde henüz cevap veremeden telefondan kesik sesler geldi ve nihayetinde arama tamamen sonlandı, çekmediğini anlayınca apar topar dışarı çıkarak rehberimin başındaki isme tıkladım. Çocukluk yapıp yüzüne kapattığımı düşünmesini istemezdim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 20, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEYHUDE ÇIRPINIŞLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin