Püsküllü Bela (Yeniden)| Bela Serisi 2 (TAMAMLANDI)

PB12 GÜÇ

Vazgeçtim kendimden
Gel dedim hep dostum gel
Kurtarayım derdinden seni
Kendi dertlerimi görmezken
Ados - Karlar

PB12 GÜÇ

"Esen?" Eren'in sesini duyduğumda fırının kapağını kapattım ve ona döndüm. Eren bir bana bir de yaptıklarıma bakıyordu.

"Efendim?"

"Ne yapıyorsun sen?"

"Kek, börek poğaça." Dedim omuz silkerek. "Canın ne isterse."

"Saat daha 9 Esen!" Dedi bir kez daha kurduğum sofraya bakarak. "Kaç saattir buradasın?"

"Birkaç saattir dedim biraz önce fırından çıkardığım böreği keserken. Ona uyuyamadığımı ve gece yarısında Bahadır'ı ağlarken gördüğümden beri burada oyalandığımı söylemedim.

Eren yanıma yaklaştı ve çenemden tutup yüzüne bakmaya zorladı. Gülümsedim zorlukla.

"Beğenmediysen veya istediğin bir şey varsa söyle ikiz."

"Ağladın mı sen?"

"Yoo." Derken çenemi Eren'in elinden kurtarıp böreği kesmeye devam ettim. Eren elimdeki bıçağı alıp kenara koydu ve beni tamamen kendine çevirdi. Birdenbire bana sarıldığında şaşırsam da ben de kollarımı beline dolayıp başımı göğsüne yasladım.

"Hepsi geçecek." Başımı sallarken gözlerimin dolmasına engel olamadım. Neden dünya bu kadar kötü bir yerdi? Neden insanlar birbirine sürekli zarar veriyordu? Bir gün benim de başıma böyle bir şey gelebilirdi. Hakkımı arayan insanlar bu şekilde tehlikeye mi girecekti?

"Böyle bir dünyada yaşamak istemiyorum." Eren saçlarımı okşarken yumuşak bir sesle konuştu.

"Sana zarar gelmesine asla izin vermem ufaklık." Gözlerimden akan yaşları silerek geri çekildim ve Eren'in o bayıldığım kahverengi gözlerine baktım. Gülümseyerek saçlarını karıştırdım. Eren de benim topuzumdan tutup çektiğinde koluna vurdum.

"Sana börek yok." Eren elini saçımdan çekmeden konuştu.

"Ne böreği olduğuna göre değişir."

"Bak fırına!" Dediğimde elini saçımdan çekip arkamda duran fırına baktı. Gözleri irileşti. Bana döndüğünde sırıtıyordu. Ne olduğunu anlamadan bir anda kendimi Eren'in kucağında buldum. Beni kendi etrafında döndürürken ben bırakması için söyleniyordum.

"Eren, yanacak!" Dediğimde Eren beni indirse de fırına yaklaşamadım. Başım fena halde dönüyordu. Tezgaha tutunarak güçlükle ayakta durdum.

"İyi misiniz siz?" Sesin geldiği tarafa doğru elimdeki bezi fırlattım.

"Fırına bak." Hala döndüğü için başımı kaldırıp kimin geldiğine bakamasam da sesinden Ayaz olduğunu tahmin ediyordum. Fırının kapağının açılma sesini duyduğumda umarım yanmamıştır diye geçirdim içimden. Ayaz fırındaki böreği çıkarırken ıslık çaldığında kendi kendime gülümsedim. Böreği tezgahın üzerine koyduktan sonra bize baktı. Baş dönmem hafiflemişti artık.

"Noldu size?"

"Börek sevinci faciası." Dedikten sonra tepsiye doğru bir adım atmıştım ki sendeledim. Ayaz kolumdan tutarak düşmeme engel oldu.

"Otur sen." Dedi. "Ben hallederim bunu." Yavaşça sandalyeye doğru yönlendirdiğinde oturdum. Eren de hemen yanıma yerleşti. Etrafı salak salak izlemesinden onun da başının hala döndüğünü anlamıştım