deniz kızı ile sarhoşlar masa...

By mysaddnestear

269K 10.3K 12.9K

[tamamlandı] "Ne yapmamı istiyorsun Domenic, sana abi dememi falan mı? Cidden bunu mu istiyorsun benden?!" "E... More

1| BAŞLANGIÇ
2| SARHOŞ
3| YAKINLAŞMA
4| TEHDİT
5| YAKALANMA
6| İTİRAFLAR
7| GECE
8| BAR
9| SOHBET
10| AİLE
11| DENİZ
12| OKUL
13| YÜZLEŞME
14| KIRIKLIK
16| ANLAŞMA
17| ŞARKI
18| BEBEK
19| KONUŞMA
20| TERCİH
21| SORGU
22| KARŞILAŞMA
23| HİSLER
24| ÇİÇEK
25| KARAR
26| KUTLAMA
27| HASTA
28| YEMEK
29| ANI
30| ÖFKE
31| KISKANÇLIK
32| GÖRÜŞME
33| KARAR
34| ENDİŞE
35| HEYECAN
36| YENİ YIL
37| KAVGA
38| İHALE
39| PARILTI
40| SÜRPRİZ
41| ŞAŞKINLIK
42| HİZMET
43| SONUÇ
44| HAMİLE
45| İLGİ
46| TEKLİF
47| FİNAL

15|TERAS

6.3K 233 278
By mysaddnestear

medya: Nina'nın giydiği elbise

Telefonum ısrarla çalmaya devam ederken duymazdan gelip yastığı iyice kulaklarıma bastırdım ve tekrardan uykuya dalmaya çalıştım. Ben de isterdim hafta sonu akşama kadar yatayım ama illa birileri bana engel olmak için götünü yırtıyordu!

Zil sesim bir kez daha kendisini hatırlatırken sinirle yattığım yerden doğrulup telefonumu elime aldım. Kayıtlı olmayan numaranın kime ait olduğunu düşünmeden açtım telefonu.

"Sonunda açtın be Nina!"

Gözlerimi devirdim. Konuşma tarzından anlamıştım kim olduğunu. Bu çocuk beni bir türlü rahat bırakmayacaktı sanırım.

"Ne var Bash?"

"Bugün Domenic'in doğum günü. Biz de sürpriz bir parti hazırladık."

"Ne! Ama ben başka bir gün diye biliyordum doğum gününü..."

"Yanlış biliyorsun. Geçen günkü barda toplanıyoruz. Dün tartışmış olsanız da bu akşam geliyorsun ona göre. Nick doğum günlerine çok önem verir. Bugünü kaçırmaman gerekiyor."

Geleceğimi belirtip kapattım telefonu. Ne giyeceğimi ve ne hediye alacağımı dahi bilmiyorken ne yapmam gerektiği konusunda hiçbir fikrim yoktu. Sanırım kızları arayıp onlara danışacaktım...

Barın olduğu otele geldiğimde saat neredeyse 9'u gösteriyordu. Geç kalmadığımı umuyordum. Telefonumdan Bash'i aramıştım ve o da teras katında beklediklerini, acele etmem gerektiğini söyleyip kapatmıştı.

Ben de ayağımdaki topuklularla olabildiğince hızlı ilerleyip barın olduğu kısma gelmiştim. İçeride kimsenin olmaması dikkatimi çekse de mekanı kapattırmış olabileceklerini düşünüp bu detaya çok takılmadım.

Elimdeki hediye poşetini koluma takıp terasa çıkan kapıya yönelttim adımlarımı. Terasa çıkmamla birlikte soğuk rüzgar anında kendisini belli ederken yine kimsenin olmaması dikkatimden kaçmamıştı. Ama Bash terasta beklediklerini söylemişti.

Üstelik etraf garip bir şekilde doğum gününe uygun olmayacak şekilde dağınıktı. İnsan balonlarla falan süslerdi en azından. Cimriler!

Telefonumu çıkarıp Bash'i aradım. Lakin o esnada terasın kapısından giren kişiyle hızla elimdeki hediye poşetini arkama sakladım. Tanrım, ona sürpriz yapılması gerekiyordu. Burada hiç kimse yokken onun ne işi vardı?

Bir anda terasın kapısından kilit sesleri geldiğinde Nick arkasını dönüp kapıyı açmaya çalışmıştı ama kapı çoktan kilitlenmişti. Zorlamaya devam ederken açılmayacağını anlayıp "Sikeyim!" diye bağırdı. Ardından bakışları beni buldu.

Neler olduğunu yeni yeni idrak ederken "Bash bana doğum günün olduğunu söylemişti. Bugün doğum günün değil mi yani?" diye sordum. Kafasını olumsuzca salladı.

"Kol da bana senin doğum günün olduğunu söyledi. İki geri zekalı akılları sıra bize tuzak kurmuşlar!"

Ay bana bir şeyler oluyor. Şimdi ben onunla birlikte burada kilitli mi kalmıştım? Hem de baş başa!

Tanrım, teşekkürler...

Bir an aklıma gelen şeyle onu baştan aşağı inceledim fakat elinde herhangi bir paket ya da hediye namına herhangi bir şey yoktu. Bana hediye almamış mıydı yani?

Bu düşünceyi hızla aklımdan savarken "Daha dün kavga etmiştik. Gerçekten doğum günüm olmasa bile niye geldin ki?" diye bir soru yönelttim ona. Bunun cevabını gerçekten merak ediyordum.

"Böyle özel bir günde seni yalnız bırakmak istemedim."

Başımla onayladım onu. Eğer gerçekten doğum günüm olsaydı ve o gelmeseydi çok üzülürdüm. Çünkü her şeyden önce asıl onun yanımda olmasını isterdim. Sonuçta hediyeden çok yanımda olması önemliydi.

Sanki boşanmış çiftler gibi hissettiriyordu bu durum bana. Aramızda her ne kadar olumsuzluklar yaşansa da özel günlerde birbirimizin yanında olmaktan geri kalmıyorduk. Ama bir o kadar da kötüydü aramız...

Sonunda elimdeki hediye paketini anımsayınca hâlâ daha terasın girişinde bekleyen Nick'in yanına doğru yönelttim adımlarımı. Karşısında duraksayıp dışında pembe ve kırmızı kalpler bulunan kağıt poşeti ona uzattım. Ardından "Sana almıştım," dedim gülümseyerek.

Doğum günümüz olmasa da en azından ona, benden hatıra kalacak bir hediye almıştım. Nick elimdeki renkli poşeti alıp içerisindeki kutuyu çıkarttı. Kutunun kapağını açınca ise onu harika bir fotoğraf makinesi karşılamıştı.

Kendim aldım diye söylüyorum, gerçekten mükemmel bir hediye seçimiydi.

Nick düşünüp hediye aldığım için teşekkür ederken önemli değil dercesine başımı salladım. Hediye kutusunu bir kenara bıraktı ve"O zaman ben de sana hediyeni vereyim," diyip üzerindeki takım elbisenin iç cebine uzandı. Gözlerim şaşkınlıkla aralandı. İşte bunu kesinlikle beklemiyordum.

Beyaz, küçük bir kadife kutu çıkarıp açtı. Pahalı olduğunu rahatlıkla anlayabileceğim kolyeyi eline alırken şaşkınlıktan öylece donup kalmıştım. Kolyenin ucunda kalp şeklinde elmas vardı ve çevresi de ufak pırlantalarla çevriliydi. Göz kamaştırıcıydı.

Arkama geçip kolyeyi boynuma taktıktan sonra saçlarımı düzeltti. Elim istemsizce boynumdaki kolyeyi buldu. Nick karşımda tekrardan yerini alırken "Ben... ne diyeceğimi bilmiyorum. Bu kadar pahalı bir hediyeye gerek yoktu," dedim.

Yalan söylüyorum, gerek vardı. Hatta gözlerimin sevinçten parladığına emindim.

"İlk fotoğrafımızı çekilmek ister misin?" dedi elindeki makineyi kurarken. Anında başımla onayladım onu. Bugün aramız ayrı bir güzeldi ve birbirimize ilk defa hediye almanın mutluluğunu iliklerime kadar yaşıyordum.

Nick fotoğraf makinesini yukarı kaldırınca ona iyice yanaşıp poz verdim. Fotoğrafımızı çektiği anda ise makinenin üst kısmından çıkmıştı fotoğrafımız. Nick çıkan fotoğrafı sağa sola sallayıp iyice belirmesini sağlarken gülümsedim.

Bugünü kesinlikle hafızalarımdan silmek istemiyordum. Kavgalı olmamıza rağmen hediye alması, sahte olsa bile doğum günüme gelmesi, beraber fotoğraf çekilmek istemesi...

Bash ile Kol'u buradan çıktıktan sonra alnından öpecektim. Bunu kesinlikle yapacaktım!

Nick çekildiğimiz fotoğrafı incelerken birden bana çevirdi mavilerini. Gözlerindeki uzaktan bile belli olacak bir mutlulukla "Teşekkür ederim," dedi. Öylece ona bakarken "Neden?" diye bir soru yönelttim ona.

"Beni daha önce kimse senin gibi sevmemişti. Bunun için çok teşekkür ederim."

Nick'in aldığı hediye:

Nina'nın aldığı hediye:

Continue Reading

You'll Also Like

1.5M 52.8K 52
Tutsak olan bir kız. Neden esir olduğunu bilmeden yaşadığı dar bir odada, hayatı alt üst olur. Gizemli adamın eşsiz cekimine kapılmadan kurtulmanın y...
2.3K 260 18
Cinler ve insanlar aleminin arasında sıkışıp kalan iki kardeşin hikayesi... @VocantDiabolum
78.6K 4.9K 26
Savcı ve asker hikayesidir aynı zamanda bir gerçek aile hikayesidir kitabıma bir şans verin lütfen
1M 28.7K 83
Cinsel içerik, şiddet vb olaylar içeriyor çok sık olmamak kaydıyla lütfen bunu bilerek okuyun!! Kendini bulunduğu durumdan kurtarmakla beraber ona...