Asansörde 90 Gün

By esenklcc

830K 40.9K 12.4K

İnsan hiç dokunamadığı birine aşık olabilir miydi? Ben oldum. Hem de her an onu düşünecek kadar aşık oldum. R... More

Gün 1
Gün 2
Gün 3
Gün 4
Gün 5
Gün 6
Gün 7
Gün 8
Gün 9
Gün 10
Gün 11
Gün 12
Gün 13
Gün 14
Gün 15
Gün 16
Gün 17
Gün 18
Gün 19
Gün 20
Gün 21
Gün 22
Gün 23
Gün 24
Gün 25
Gün 26
Minik Bir Duyuru
Gün 27
Gün 28
Minik Bir Duyuru Daha
Gün 29
Gün 30
Gün 31
Gün 32
Gün 33
Gün 34
Gün 35
Gün 36
Duyuru
Gün 38
Gün 39
Gün 40
Gün 41
Duyuru
Gün 42

Gün 37

12.6K 654 509
By esenklcc

Bir şeylerin bu kadar hızlı gelişmesi normal miydi, yoksa değil miydi hiç bilmiyordum. Tek bildiğim şu an sahip olduğum bu şeyin beni fazlasıyla mutlu ettiğiydi.

Mesela mutluluktan gece uyuyamamış olabilirim.

Ya da heyecandan uyuyamamışta olabilirim.

Bilemiyorum, muhtemelen her ikiside.

Sabah gece çok uyumamış olmama rağmen erkenden uyandım. Tek erken uyanan ben değildim. Uyandığımda telefonumda ondan gelen 'Günaydıınn' mesajını gördüğümde sanki mümkünmüş gibi gece boyunca var olan heyecanım katlanarak artmıştı.

Bu duygu inanılmazdı.

Mesajına boş boş gülümseyerek bakmayı bırakıp 'Günaydııın' yanıtını verdim ve hızla yataktan kalktım.

Aynanın karşısına geçip kendime bakarken telefonum öttü. Evet evet onun zil sesiyle.

Egehan: Dayanamayıp yemek yiyeceğim diye korkuyordum

Egehan: Uyandın şükür

Beril: Ney

Egehan: Dışarıda kahvaltı edicez diyorum

Egehan: Hazırlan da çıkalım

Egehan: Kurt gibi açım

Beril: Ay timam hemen hazırlanıyorum

Egehan: Çabuk güzelim

Güzelim demeseydi belki daha erken hazırlanabilirdim. Kendime gelmem biraz zaman alıyor çünkü.

Elimden geldiğince hızlıca hazırlandım ve evden çıktığım asansörün yanında duvarı yaslanmış onu gördüm.

Binanın altında bekliyor olur diye düşündüğüm için hazırlıksız onu görmem iyice heyecanlandırmıştı beni.

"Günaydın"
Diyerek gülümsedim ve yanına doğru adımladım.
"Günaydın"
Deyip o da gülümsedi ve asansörün kapısını açtı.

İçeri adımladım ve yanıma gelmesini izledim.

Asansörün düğmesine basıp bana döndü ve gülümsedi.

Kimin aklına gelirdiki merhaba deyip telefona bakan çocuğun aynı asansörde gülümseyerek beni izleyeceği.

Lan.

Gülümseyerek beni izliyordu.

Kalbim bu kadarını kaldırabilecek miydi?

Dudaklarım yukarı doğru kırıldı ve gözlerimi kaçırdım.

Güzeldi ama bir o kadarda zordu.

Ne denirdi buna?

Asansör zemin katta durdu ve kapıyı açtım. Binanın dışına çıktığımızda bizi kapıda bir taksi bekliyordu. Egehanın arkasından ilerleyerek bende taksiye bindim. Taksiciye söylediği yer hakkında bir fikrim yoktu. Açıkçası merak ediyordum.

Ama o an bunu düşünmek yerine yanımda oturan Egehanı düşündüm. Çünkü yanımda oturmasının bana hissettirdiği heyecan merakımdan bile ağırdı.

"Nasıl geçti tatilin"
Dediğinde bakışlarımı kucağımdaki ellerimden ona çevirdim.
"Güzeldi, hava değişikliği oldu"
Gülümsedi.
"Evet iyi olmuştur"
Dediğinde bende gülümsedim.
"Özellikle son günler bomba gibiydi"
Dediğimde güldü. Bende güldüm.
"Severim bomba atmayı"
Dediğinde gülümseyerek kaşlarımı kaldırdım ve
"Bir gün kalpten gitmim aman"
Dedim. Ve çok güzel bir şekilde güldü.

Böyle güzel gülünür mü?

Daha sonra bir sessizlik oldu ve sonrasında ise taksi durdu. Gelmiştik. Ağaçların arasında bir yerdi ve etraf boştu. Güzel bir restauranttı.

Egehan taksi parasını öderken ben dışarı çıktım ve restauranta doğru adımladım.

Egehan yanıma geldiğinde ise şaşırmış bir şekilde konuştum.
"Böyle bir yerin varlığından haberdar bile değildim Egehan"
Suratımı incelerken güldü ve
"Bu şaşırmaların daha başlangıç"
Dedi.

Kalpten gitmemi mi istiyordu?

Aniden
"Seni seviyorum"
Dediğimde şaşırma sırası ona geçmişti.
"Senin içinde öyle"
Diyip göz kırptım.
"Manyaksın"
Diyerek güldüğü sırada restauranta adımlıyorduk. İçeri girdiğimizde ise birden kulağıma eğilip
"Bende seni"
Diye fısıldadı ve yanımıza gelen garsonun yönlendirdiği yere doğru ilerlemeye başladı.

Bense aptal aptal gülümseyerek onu takip ediyordum.

Şu durumdan kendimden başka hiçbir şey beklemezdim zaten.

Göl ve yeşillik manzarası eşliğinde kahvaltı ettik. Kahvaltı boyunca güldük ve havadan sudan konuştuk.

Kalp krizi geçireceğim bir şey yaşanmaması beni iyice rahatlatmıştı. 2 yakın arkadaş gibi sohbet etmiştik ve bu tüm gerginliğimi almıştı.

Onunla birlikte gülmek ve onu güldürmek harikaydı.

Kahvaltı hesap ödeme konusunda tartışma yaşamıştık.

O asla bana ödetmeyeceğini söylüyordu.

Bense paylaşmaktan yanaydım.

Ortada buluştuk ve ben de para verebildim.

Şükür.

Restauranttan çıktığımız sırada ise sırf bu yüzden somurtuyordu.
"Egehan kendine gel"
Dediğimde derin bir nefes aldı ve bakışlarını gözlerime kitledi.
"Sırf daha fazla tartışmak istemediğim için izin verdim"
Dedi ve konuşmama izin vermeden devam etti.
"Bir daha böyle olmayacak Berilcim"

Şu an ona el hareketi çekmemek için kendimi çok zor tutuyordum.

"Aynen evet kesin öyledir"
Dediğimde gözlerini kıstı. Şu an bunu konuşmanın manası yoktu. Sonra tartışırdık. O yüzden konuyu değiştirmem en mantıklı seçenekti.

"Şimdi napıcaz"
Gülümsedi ve yürümeye başladı. Ben onu takip ettiğim sırada
"Biraz yürüyeceğiz"
Dedi. Hiçbir şey demedim ve yanına geçip yürümeye başladım. İlerde ne olduğu hakkında pek fikrim yoktu. Çünkü tek gördüğüm ağaçlar, göl ve tek bir yol idi.

5-10 dakika geçti ve Egehan birden beni durdurup kendine çevirdi.

Ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu ama kalbim deli gibi atıyordu.

Bakışlarıma gülümsediği sırada elini cebine attı.

Evlenme teklifi mi edecekti lan!

Çok erken değil miydi?

Daha küçüğüz, daha birkaç gündür sevgiliyiz!

Ben saçma düşüncelerimle heyecan içinde boğulurken beni dürtüp adımı seslenmesiyle kendime geldim.

Elinde ince uzun fular tarzı bir şey sallıyordu.

"Şimdi gözlerini kapatacağım"
Dediğinde tek kaşımı havaya kaldırdım. Noluyordu?
"Niye?"
Derken yüzümün hizasında tuttuğu fuları inceliyordum.
"Çünkü"
Dedi ve kocaman gülümseyip devam etti.
"Sıra sürprizime geldi"

Sürpriz.

Dün bahsettiği ve yaptığımız kahvaltı yeri sandığım sürpriz.

Kalbim mümkünmüş gibi daha da hızlanırken
"Tamam"
Diye mırıldandım.

İçim kıpır kıpırdı.

Fularla gözlerimi kapatıp arkadan bağlarken ellerini tutup defalarca öpmemek için kendimi çok zor tutuyordum.

Neyseki o işlem çabucak bitti.

Birden elimi kavradığında nefesimi tuttum.

Eli elimi tutarken bunu göremiyordum ama sadece hissetmek bile inanılmazdı.

Gerçekten inanılmaz.

Acaba heyecandan bayılır mıydım?

Bayılmak istemiyordum.

Elini hissetmeye devam etmek istiyordum.

"2 3 dakika içinde sürprize varmış olacağız"
Dedi ve yürümeye başladı. Sımsıkı tuttuğu elimle benide peşinden ilerletiyordu.

Gözü kapalı güvenmek bu olsa gerekti.

"Çok heyecanlıyım"
Dediğimde hafifçe güldü ve
"Biliyorum"
Dedi. Sonrasında ise konuşmadık. Zaten dediği gibi 2 3 dakika içinde durmuştuk.

"Şimdi"
Dedi ve beni farklı bir yöne elleriyle çevirip devam etti
"Buradan gideceğiz"
Sadece 'tamam' diye mırıldanmıştım. İçimde zerre korku yoktu. Ama hissettiğim heyecanı tarif edemezdim.

Tekrar elimi sımsıkı tuttu ve ilerlemeye başladık.

Acaba elini ödünç alıp tüm günümü elini tutarak geçirmem mümkün müydü?

Evet bu denli saçmalayacak kadar,

Aşıktım.

Ve şu an aşık olduğum adam tarafından bir sürprize gidiyordum.

Çığlık atıp olduğum yerde zıplamamak için kendimi daha ne kadar tutabilirdim ki?

Ben içimdeki düşüncelere dalmışken durduk.
"Geldik mi?"
Dedim. Elimi bıraktı ve
"Evet"
Dedi. Sesi mutluydu.
"Gözlerimi açmayacak mısın?"
Dediğimde güldü ama bir yere doğru ilerlediğini ayak seslerinden anlıyordum.
"Açacağım bir dakika daha sabret Beril"
Dedi. Ufak tefek sesler geliyordu ama ne yaptığı hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Derken birden ellerini omzumda hissettim.
"Hazır mısın?"
Diye mırıldandığında her şeyimle omzumdaki ellerine odaklanmıştım.

Yutkundum ve 'hazırım' dedim.

Sonra fular gözlerimin önünden kalktı ama benim gözlerim hala sımsıkı kapalıydı. Bunu görmüş olmalı ki güldü ve
"Açmayacak mısın gözlerini?"
Diye sordu.

Açmaya cesaretim yoktu.

Kendimde o gücü bulamıyordum.

Tüm bunlar rüya gibi geliyordu ve uyanmaktan korkuyordum.

Ben hiçbir şey demeyince
"Hadi açsana gözlerini"
Diye devam etti ve yavaşça gözlerimi açtım.

Açıkçası karşımda ne olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu ama böyle bir şey olacağını asla tahmin etmezdim.

Gölün, ağaçların, yeşilliğin, rengarenk çiçeklerin ve eşsiz manzaranın tam ortasında bomboş, bembeyaz, kocaman bir dönmedolap vardı.

En sevdiğim.

"Beril neden ağlıyorsun?"
Diye seslenişiyle kendime geldim. Ağlıyor muydum?
"Ağlıyor muyum?"
Diye mırıldanıp burnumu çektim. Evet ağlıyordum ama bunun farkına bile varmamıştım.

Bakışlarımı dönmedolaptan alıp Egehana çevirdim. Şaşkın ve tedirgin bir şekilde bana bakıyordu.

Birden kollarımı boynuna doladım ve sımsıkı sarıldım.

Ağlamam neden bilmem ama devam ediyordu.

Kokusu ve belime sarılı olan kolları güvende hissettiriyordu.

Ve onu çok seviyordum. İyiki yıllarımı ona vermiştim.

"Seni seviyorum"
Diye mırıldandığımda yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu.

Şu an hissettiğimi nasıl tarif edebilirdim ki?

Edemezdim.

Çünkü bu hissin adı yoktu.

Yüzünü yüzüme hizaladı ve gözlerimin içine bakarak
"Beni bunca zaman sevdiğin için teşekkür ederim"
Dedi ve parmaklarıyla gözyaşlarımı silip devam etti.
"Seni bunca zaman fark edemediğim için özür dilerim ama bunu telafi edeceğim"
"Egehan"
Diye mırıldandım. Konuşmama izin vermeden alnıma ufacık bir öpücük kondurup devam etti.
"Seni çok seviyorum ve bu hep böyle olacak"

Verdiğim tarihten biraz geç geldi kusura bakmayın. Memlekete tatile geldiğim için anca yazabildim. Sizleri seviyorum. Bunca zaman sizde Beril gibi karşılıksız bu hikayeyi beklediniz. Teşekkür ederim. Sizler sayesinde tekrar yazmaya başladım. Yoğun isteğiniz içinde teşekkürler. İyi okumalar, yeni bölümde görüşmek üzere arkadaşlar :)



Continue Reading

You'll Also Like

16.7K 992 41
Herkese Merhaba Arkadaşlar Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları VIP katından selam ve sevgi ile...
51.6K 2.7K 18
Siz:SELAAAMMM Siz:Pışt baksana cinsiyetinin ne olduğunu bilmediğim için seslenemediğim kişiii. Siz:BAKSANA LAAAN. Siz:Mal mısın lan sen? Siz:Nuğlar b...
17.6K 2K 42
Boksla alakalı herşeyden korkan Alin,anonim biriyle tanışır...Peki ya anonim biri onu korkutanlardansa?
472K 6K 11
tamamlandı. acar arslan dünyaca ünlü bir futbolcudur. bir gün eski hattını geri takar ve instagram'dan 'bebeğim kişisi instagramda, ona merhaba demek...