THE LOST PURITY

Por ACEPanda

23.8K 1.7K 218

Bir Model... Edison HUANG. Bir iş adamı... WU Yi Fan. Farklı kulvarlarda ilerleyen başarının sembolü iki adam... Más

TANITIM
GİRİŞ
BÖLÜM 2
BÖLÜM 3
BÖLÜM 4
BÖLÜM 5
BÖLÜM 6
BÖLÜM 7
BÖLÜM 8
BÖLÜM 9
BÖLÜM 10
BÖLÜM 11
BÖLÜM 12
BÖLÜM 13
BÖLÜM 14
BÖLÜM 15
NOT -Geçmiş bölümlerle ilgili ara açıklama-
BÖLÜM 16
BÖLÜM 17
BÖLÜM 18
BÖLÜM 19
BÖLÜM 20
ARA VERİLDİ
BÖLÜM 21
BÖLÜM 22
BÖLÜM 23
BÖLÜM 24
BÖLÜM 25
BÖLÜM 26 - FİNAL

BÖLÜM 1

1.3K 106 6
Por ACEPanda

Asistan elindeki kağıtları düzenleyip gereken proje planının yazdığı kağıdı bulduğunda diğer kağıtların üzerine koydu. Gözleri yazılar üzerinde gezinirken fark ettiği bilgiyi yöneticiye iletti.

“Çekimler yarım saat önce başlamış olmalı Bay Wu. Şuan otelin balo salonu çekimlere tahsis edilmiş durumda. Üç saatlik çekim süresi ayrılmış.” Kız duraksadı.

“Bay Wu. Holding binasına ne zaman geçilecek?”

Gözleri tekrar yöneticiye döndüğünde genç adam bileğindeki Maurice Lacroix marka saatine gözlerini odaklamıştı. Bileğindeki duruşunu düzeltip yerinden kalktı. Bakışları her zamanki gibi sertti.

“Reklam çekimleri süresince otelde olacağız. Gelecek toplantılar için yer değişimini bildirmeyi unutma Mi Hee. Toplantı için hala vakit var. Bu sürede balo salonunda olacağım.”

Asistan anladığını belirtip masanın üzerindeki, toplantı için hazırlanmış iki dosyayı aldı. Eğilerek odadan çıktı. Yönetici masadaki telefonunu da alarak adımlarını bir alt kattaki koridorun sonundaki balo salonuna yönlendirdi.

Görevliler balo salonuna yaklaşan yöneticiyi gördüklerinde derhal büyük kapıyı açıp kenara çekilerek eğildiler. Yönetici dik duruşunu koruyarak kapıdan içeri adımını attığında gözleri dans pistine kaydı. Işık ayarlaması yapılıyordu. Cebinden çıkardığı sol elini havaya kaldırdığında görevliler verilen emri anlayarak dev kapıları kapattılar.

Çekim alanına ilerlerken gözleri modeli arıyordu. Genç modelin geçmişteki işlerine göz atmıştı. Model gerçekten iyi görünüyordu. Fazla çekik gözlerinin altındaki koyuluk çocuğu daha çekici bir havaya sokuyordu. Bakışlarının makyajsız nasıl göründüğünü dahi düşünmüştü.

Ve sert kıvrımlı dudaklarının hafif makyajla çekici göründüğünü kesinlikle ilk bakışta fark etmişti!

Fotoğrafçının yanına ulaştığında etraftaki çalışanların o ana kadar dikkatini çekmemişti. Herkes bir koşuşturmaca içindeydi.

Lu Han yöneticinin yanında durduğunu fark ettiğinde ayaklanıp gülümsedi.

“Bay Wu. Çekimleri izlemek istediniz sanırım.”

Yönetici gözlerini çekim alanına çevirdi.

“Çekimlere ne zaman başlayacaksınız?”

“Aslına bakarsanız başladık bile. İkinci çekimlere hazırlık yapılıyor. Arka plan değiştirildi ve ışıklandırma arka plana uygun ayarlanıyor.”

Şaşkınlık yöneticinin gözlerinden anlaşılıyordu.

“Daha uzun süreceğini düşünmüştüm.”

“Edison Huang gerçekten doğru seçimdi. O işinde en iyisi!” Lu Han keyif ve heyecanını belli ederek masanın diğer köşesine ilerlemeye başladı. Peşinde yöneticiyi de sürüklüyordu.

Çekilen fotoğraflardan birinin göründüğü ekranın önünde durdu. Elindeki makine ile fotoğrafları gezmeye başladı.

“Bir anda bu kadar tanınması tesadüf değil! Gerçekten mimikleri duyguyu mükemmel yansıtıyor. Masum ama çekici! Kesinlikle o, bu koleksiyonu parlatacak!

Edison Huang bu iş için yaratılmış!”

Lu Han çektiği fotoğrafları tek tek gösterirken; Yi Fan koleksiyonun bu aşamasında kullanılmak için seçilen 'masum' serinin hazırlanan kataloglarda bu kadar çekici görünmediğine kanaat getirdi!

Gözleri modelin hafif belirgin, düzgün şekilli kaslarından yukarı çıkıp yüzünü buldu. Dudakları, keskin bakışları ve saçları…

Modelin tanıtımı için kendisine sunulan dosyalarda çocuğun saçları siyahtı.

Bu yeni çekilmiş fotoğraflarda ise altın gibi parlak sarı saçları ile daha çekici görünüyordu. Kenarları kısa alınmış ve uzun olan üst kısımlar ise dikkatle havalandırılmıştı.

“Böyle daha çekici.”

Yönetici parmağını monitör üzerinde modelin saçlarında gezdirdi.

“Kesinlikle. Menajeri ile daha önce iletişime geçtik. Bir araya geldiğimizde bu konsepte özel olarak saçlarında değişiklik yapılmasında karar kıldık. Böylesi daha iyi.”

İkisi de memnun görünüyordu.

“Bay Wu.”

Yönetici başını eğerek soluğu yanında almış asistanına baktı.

“Sorun ne?”

“Ortaklarınız otele giriş yaptı. Odalarına yerleştirildiler ve şuan toplantı salonuna alındılar.”

Wu gözüyle onaylayıp fotoğrafçıya döndü.

“Mi Hee. Lu Han için sorun olmayacaksa çekimler bittiğinde fotoğrafları görmek istediğimi not et.”

Fotoğrafçı samimiyetle gülümsedi. Bu asistan için yeterli cevaptı.

Kapıya ilerlerken kalabalık ekipten yükselen fısıldaşmalar ile yönetici tekrar bakışlarını çekim alanına çevirdi. Model hazırlandığı küçük odadan alana girmişti ve bütün gözler üzerinde toplanmıştı.

Yönetici Wu da bedenini döndürerek çekim alanındaki heyecanın rahatlıkla hissedildiği havaya kaptırdı kendini. Gözlerini odaktan çekip, ona hayranlıkla bakan yüzleri inceledi. Modelin hafif tebessümü ile ekip -istisnasız- enerjiyle dolmuştu. Hoş bir aura modelin alana girişi ile geniş salona yayılmıştı. Yönetici bu etkinin sahibini izlemeye başladı.

Yüzünün ışık altında parlamaması için son kez makyajının üzerinden geçildiğinde genç model teşekkür ederek kıza gülüşünü göstermişti.

Edison, kız yanından uzaklaştığında çıplak sayılacak bedeninin örtüsünü omuzlarından indirerek yardımcısına uzattı.

Yönetici örtüden sıyrılan gösterişli bedeni süzerken istemsizce bakışları keskinleşmişti.

Asistan boğazını seslice temizlediğinde Wu’nun dikkatini ancak çekebilmişti.

Bakışlarının merkezini değiştirmeden net bir şekilde belirtti.

“Toplantıya biraz sonra katılacağımı duyurun.”

Asistan yanlış duyduğunu düşündü.

Bu ilkti!

“B-bay Wu.”

Yönetici yüzünü asistanından yana çevirdiğinde kızın ne yapması gerektiği konusunda endişeli olduğunu sezdi.

“Mi Hee. Birazdan yanlarında olacağımı ilet ve bir şeyler ikram edip edemeyeceğini sor.

Bunu yapabilirsin. Değil mi?”

Kız yapması gerekeni anlayarak başını salladı.

“Emredersiniz efendim.”

Asistan adımlarını balo salonunun dışına doğru hızlandırdığında yönetici kendisini çekim alanındaki modele verebilmişti.

Lu Han küçüğe istediği duyguyu söylüyordu ve model kusursuz şekilde bakışlarını olması gereken maske ile değiştiriyordu. Anlık beyaz ışık patlamaları ile model pozunda hafif değişiklikler sunuyordu.

İzleyenler için böylesine güçlü bir fiziğin ışıklar altında bu bakışlarla sunulması tam anlamıyla bir ziyafetti!

Yönetici de bu ziyafetin onur konuğu olmayı seçmişti. Tabi -model de dahil- onur konuğu fark edilmemişti.

Wu bakışlarını bir an sahneden ayıramıyordu. Sadece birkaç dakikalık bir ziyafetti! Bunun dahi kar olduğu konusunda şüphesi yoktu!

“Edison HUANG…”

Bilinçsizce mırıldandı.

Saf duyguyu gözlerinden süzdü. Berrak bir yüzü vardı. Pembe dudakları şeklini kapatacak bir makyajla kaplanmıştı.

Mesafe uzaktı… Yine de gözlerine ulaşmak istedi. Konsept gereği makyajsız gibi duruyordu. Yine de makyaj olduğundan emindi!

Bu sade yüzde sarı saçların dağınık duruşu hala yönetici için seksi bir görüntü verebiliyordu!

Çekimlerinin ilk ayağının ‘masumluk’ olduğunu anımsadı.

Masum…

Evet!

Bu çocuk masum görünüyordu. Yine de yönetici, kendisine bu denli çekici gelmesine şaşırdı.

Hayır! Yanlış bir şey yoktu!

Kesinlikle bu istenen konseptti!

Yine de bu kadar etkileyici olabileceğini düşünmemişti.

Modelin vücudunda son kez göz gezdirdi. Belirgin kol ve bacak kasları fazlasıyla iyi görünüyordu!

Bir süre modelden gözlerini çekerek kendisine uzakta duran monitörden çekilen fotoğrafları inceledi.

Uzaktan izlediği birkaç dakikanın ardından toplantıya gitmesi gerektiğini hatırladı. Siyah kravatını boyun kısmına yakın bir yerden tutarak düzeltti.

Aynı ismi mırıldandı.

“Edison HUANG…”

Modelin bakışları bir anlığına bakışlarına değdi. Sanki onu duymuş gibi...

Yüzündeki saf maskeyi atmadan yöneticinin gözlerine bakmaya devam etti.

Yönetici kendisininki ile birleşen gözlerle sadece birkaç saniye daha toplantıya geç kalmaya karar verdi!

Model kısa bir an sonunda gözlerinin odağını değiştirmişti.

Yönetici gülümsedi. Birbirine kilitlenen gözler uzun mesafeye rağmen tatlı bir heyecan yaratmıştı.

Wu, balo salonundan ayrılmadan önce modeli özel olarak görmesi gerektiğini aklına not etti.

Dev kapılardan geçip toplantı salonuna ilerlerken aklını uzun süre kurcalayacağına emin olduğu bu çocuğu düşünüyordu.

Bileğini kaldırarak tekrar saatini kontrol etti. İlk kez bir toplantıya geç katılacaktı. İlginç bir deneyimi yaşıyordu…

Genç modelin kendisini oldukça heyecanlandıracağını daha şimdiden hissediyordu!

'Edison HUANG'

Unutulmayacak bir isim olması için sadece birkaç saniye yetmişti!

Seguir leyendo

También te gustarán

223K 20.8K 27
010 ***: hamileyim jungkook: sen kimsin
6.7K 533 20
"Bir kere..." Chanyeol en sonunda konuştu. Boğazını temizledi ve devam etti. "Bir kere sarılabilir miyim?" titreyen sesiyle zar zor konuştu. Baekhyun...
2.1K 161 11
David Judesie Heyworth Law'a dair ıvır zıvırlar. "Nothing is above the law."
24.8K 1.9K 8
İki yabancı, tamamen ayrı iki hayat. Paylaşılmış bir hayal. Mutluluk için tek şans. "Bana gerçekten yardım edecek misin?" "Elbette, Baek." Hayat nar...